Yaşlılarda Baldır Çapının 31 Santimetreden Az Olması Kas Kaybının Belirtisi Olabilir"

AKADEMİK Geriatri Derneği tarafından Nestle Health Science'ın katkılarıyla 4'üncüsü düzenlenen "Yaşlılarda beslenme geriatrik bireyleri bilinçlendirme ve farkındalık kampanyası" kapsamında İstanbul Sultangazi Huzurevi'nde 65 yaş üstü yaşlılar için yeterli beslenme toplantısı düzenlendi.

AKADEMİK Geriatri Derneği tarafından Nestle Health Science'ın katkılarıyla 4'üncüsü düzenlenen "Yaşlılarda beslenme geriatrik bireyleri bilinçlendirme ve farkındalık kampanyası" kapsamında İstanbul Sultangazi Huzurevi'nde 65 yaş üstü yaşlılar için yeterli beslenme toplantısı düzenlendi.

Toplantıda konuşan Akademik Geriatri Derneği Başkanı Prof. Dr. Deniz Suna Erdinçler, her 2 yaşlıdan 1'inin yetersiz beslendiğini açıkladı. Akademik Geriatri Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Gülistan Bahat Öztürk ise baldır çapının 31 santimetreden az olmasının kas kaybını düşündürdüğüne dikkat çekti. 

Prof. Dr. Erdinçler yaşlıların pilav, makarna gibi besinlerle daha sık beslendiğini, öğün atladıklarını ve günde 2 öğün beslendiklerini söylerken bunun kas kaybına neden olabileceğinin de altını çizdi. 

TÜRKİYE'DE YAŞLI NÜFUSU ARTIYOR

Prof. Dr. Erdinçler daha önce Akademik Geriatri Derneği tarafından Ankara'daki huzurevlerinde yapılan araştırmada yetersiz beslenmenin yüzde 12 oranında olduğunu, malnütrisyon denilen yetersiz beslenmeye yakın olma durumunun ise daha yüksek olduğunu belirtti. Huzurevi dışında yaşayanlarda oranın yüzde 5 oranında olduğunu söyleyen Prof. Dr. Erdinçler, bu oranın bakımevleri ve huzurevleri gibi yerlerde çok daha yüksek olduğunu söyledi ve "Yaşın ilerlemesiyle birlikte beslenmeyi etkileyen çok faktör var. Vücuttaki değişiklikler nedeniyle iştah azalıyor ve yaşlılar öğün atlıyor. Genellikle 2 öğün beslenmeye başlıyorlar. Sabah geç uyanıyorlar ve 11: 00'de kahvaltı yaptıktan sonra akşam saatlerinde de yemek yiyorlar ve bu nedenle beslenme yetersizliği artıyor. Türkiye'de şu an için beslenme yetersizliği ciddi boyutta değil ama hızla artacak. TÜİK'in 2016 verilerine göre Türkiye'de 65 yaş üstü nüfus yüzde 8.3 iken, 1 sene içinde yüzde 8.5 oldu. Biz de artık yaşlı bir toplumuz. Yaşlı sayısı arttıkça ve ileri yaşlara ulaşanlar arttıkça yetersiz beslenme ile ilgili sorun da artacak" dedi. 

"YAŞLILARA SOSYAL DESTEK VERİLMESİ GEREKİYOR"

Obezitenin 80 yaşın üstüne çıkıldıkça daha az görüldüğünü de söyleyen Prof. Dr. Erdinçler, yaş ilerledikçe yetersiz beslenmenin arttığına dikkat çekti ve şunları söyledi: "Yaşlılarımızın çoğunda yeterli ve dengeli beslenme konusunda bilgi eksikliği var. Sadece karınlarının doymuş olmasını bir beslenme olarak düşünüyorlar. Aslında karnı doyurmak değil de yeterli besin öğelerini almak gerekiyor. Bunda da önemli yaşlının, gençlere göre protein ihtiyaçlarının daha fazla artmış olması. Bu kas gücü, fonksiyonellik ve yaşlının bağımsız olabilmesi için çok önemli. Yaşla beraber protein ihtiyacı artıyor ve bu proteinin de her öğün alınması gerekiyor. Sadece bir öğünde alınması kas gelişmesi için yetmiyor. O yüzden de yaşlılar her besini tüketmeli ama gereksiz kalori veren ve besleyici değeri olmayan şeker, un gibi olan şeylerden uzak durmak gerekiyor. Karbonhidratlar beslenmemiz de önemli, öğünlerde ekmek de olmalı ancak tam buğday, çavdar, kepek gibi ekmekler öneriyoruz. Her besin öğesinden protein içeren, yumurta, et, süt gibi besinler alınması gerekiyor. Ancak tabii ki insanlar emekli olduklarında gelir düzeyleri de düşüyor. Bu nedenle sosyal destek yoksa beslenmeyi olumsuz etkiliyor. Bu tür durumlarda olan yaşlılar pilav, makarna gibi kolay tokluk hissi veren besinlerle beslenmeyi tercih ediyor. Bu nedenle yaşlıları hem bilinçlendirmemiz hem de ekonomik ve sosyal olarak destek olmamız gerekiyor."

"BALDIR ÇAPI 31 SANTİMETREDEN AZ OLANLARDA KAS KAYBINDAN ŞÜPHELENİYORUZ"

Toplantıda konuşan ve yaş aldıkça kilo verilmese dahi kas kaybı olduğunu söyleyen Akademik Geriatri Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Gülistan Bahat Öztürk, kişinin hareket edebilmesini sağlayan dokunun kas ile kemik olduğunu, bu nedenle de çok önemli olduğunu belirtti ve şunları söyledi: "Baldır çapını ölçmek bize çok hızlı ve objektif bir fikir verebiliyor. Özellikle sağ baldırımızın en kalın yerinden ölçtüğümüz zaman 31 veya 33 santimetrenin altında olması kas kaybı olduğunu düşündürebiliyor. Kas kütlesi kadar kas fonksiyonu da önemli. Bunu anlamanın yolu ise el sıkışmak. Yeterince kuvvetli el sıkamıyorsa güçsüzleşme var demektir. Yürüme hızı da fikir verebiliyor. Yürürken de yavaş yürüyen, baston ihtiyacı olan yaşlılar da kas işlevselliğini büyük ihtimalle yitirmiş kişiler." 

Kas sağlığını korumak için egzersiz yapıldığını da söyleyen Doç. Dr. Öztürk, yürüyüş gibi egzersizlerin yanı sıra duvarı itmeye çalışmak, su şişesi indirip kaldırmak gibi basit direnç egzersizleri yapılması gerektiğini de açıkladı.

Huzurevinde hayatını sürdüren 68 yaşındaki Ali Haydar Avgörür ise toplantının çok faydalı olduğunu ve huzurevlerinde çok iyi beslendiklerini söyledi. 72 yaşındaki Şenay Akyürek ise yaş ilerlemesiyle iştahının kapandığını ancak yemek yemeye daha çok özen göstereceğini belirtti. Yine huzurevinde kalan 77 yaşındaki Turan Eroğlu da toplantının çok faydalı ve bilgilendirici olduğunu açıkladı. 



GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-Prof. Dr. Deniz Suna Erdinçler ile röp

-Doç. Dr. Gülistan Bahat Öztürk ile röp

-Huzurevi sakinleri ile röp

-Toplantıdan detaylar - İstanbul