Uyku, şüphesiz ki her bireyin yaşamsal ihtiyaçlarından biridir. Ancak bazı kişiler horlama, nefes alamama gibi solunum bozuklukları sebebiyle uyku hijyenini kaybedebiliyor. Bilhassa horlama problemi kişinin sağlığını tehdit etmekle birlikte partnerini de rahatsız eden bir durum haline geliyor. Horlama ve nefes bozulması gibi sorunlar daha ileriki süreçlerde ise uyku apnesine dönüşebiliyor.
İyi bir yaşam sürdürülebilmenin sağlıklı bir uykudan geçtiği herkes tarafından bilinir. Ancak bazı insanlar uyku apnesi sendromu nedeniyle kalitesiz uykuya maruz kalabiliyor. Çünkü uyku sırasında soluksuz kalmak, mevcut uykunun bölünmesine ve tekrar uykuya dalamama gibi sorunların yaşanmasına yol açabiliyor. Yarım kalmış sağlıksız uyku ise kişinin sosyal yaşamını, insan ilişkilerini, hatta iş yaşamını olumsuz yönde etkileyebiliyor.
Cerrahi operasyondan çekinen hastalarda CPAP cihazı kullanılıyor
Uyku sırasında burun ve ağzından soluma sıkıntısı yaşayan hastalar üzerinde çeşitli tedavi yöntemleri uygulanıyor. Alt ve üst çenenin öne alındığı ameliyat da bu tedavi yöntemleri arasında. Çift çene ilerletme cerrahisi olarak adlandırılan bu ameliyat, plastik cerrahi, KBB, bazen de çene cerrahi uzmanları tarafından yapılabiliyor. Ancak ameliyat tedirginliği yaşayan hastalar nedeniyle uyku apnesi sendromunda daha çok CPAP isimli bir tür cihazın kullanımı tercih ediliyor.
Hastalar CPAP cihazını tolere edemiyor
Gece boyunca alınacak oksijeni arttırmak amacıyla yüze takılan CPAP cihazı, hastaya ağızdan ya da burundan birleşik basınçlı hava verme görevini üstleniyor. Fakat ağız ve burnu kaplayacak büyüklükteki bir maskeye sahip olan bu cihaz, her hasta tarafından tolere edilemiyor. Ayrıca maskeler hacimleri nedeniyle uzun süre kullanımlarda yüz kemiklerinde bozulmalara sebep olabiliyor. Bunların yanı sıra CPAP cihazı, gece boyunca hastaya hava basarken rahatsız edici sesler çıkarıyor. Bu ses yalnızca hastayı değil, başta eşi olmak üzere çevresindeki herkesi rahatsız ediyor. Bu nedenle hastaların büyük bir çoğunluğu bu cihazı kullanmak istemediklerini dile getiriyor.
Oral aparey, uyku sırasında solunum yolunu açıyor
CPAP cihazını tolere edemeyen hastalar için, diğer alanlarda olduğu gibi ortodonti uzmanlığı altında da çeşitli çalışmalar yapılıyor. Bu çalışmaların en önemlisi ağız içine takılmak üzere yapılan oral apareydir. Alt çeneyi üst çeneden önde tutabilen bu apareyin hazırlanması için hastanın ağız ölçüleri alınıyor. Bir damak türünde olan bu aygıt, alt çeneyi ve oraya bağlı dil dokusunu öne taşıyor ve arka kısımda olan solunum yolunun açılmasını sağlıyor. Uyku apnesi sendromunda oral aparey tedavisi olarak adlandırılan bu uygulama ise apne rahatsızlığında %80 oranında bir başarı imkanı sunuyor.
Oral aparey operasyonsuz bir şekilde takılıp çıkarılabiliyor
Oral aparey uygulaması için herhangi bir operasyon gerekmediği gibi genellikle hafif ve orta şiddetli apne gruplarında tercih edilir. Aygıtların birbirinden farklı tipleri ve farklı metodları olsa da hepsi oral aparey olarak adlandırılır. Apareylerin prefabrik seçenekleri mevcut olmakla birlikte özel olarak üretim olanları da bulunuyor. Ancak prefabrik olanlarında bir uyumlanma ihtiyacı olabiliyor.
Aparey hazırlanırken alt çene kalıbı alınıyor
Aparey hazırlanmadan önce hastanın çenesinin ne kadar öne alınacağı tespit ediliyor. Çene öne alınmış pozisyonda iken alt çenenin kalıpları alınıyor ve daha sonra aparey hazırlanıyor. Son olarak hazırlanan aparey hastanın ağzına takılıyor ve hasta ilerleyen süreçte takip ediliyor.
Apareyin sürekli kullanılması gerekiyor
İyileşme süreci için "Aparey şu kadar süre kullanılmalıdır" şeklinde bir şey söylemek mümkün değil. Ayrıca oral aparey takılıp çıkarılabilme özelliği taşıdığı için bir gözlük gibi düşünülmelidir ve sürekli kullanılması gerektiği unutulmamalıdır. Yalnızca bu aygıtın gece takılmasına, gündüz ise çıkarılmasına dikkat edilmelidir.