Gülhane Askeri Tıp Akademisi (GATA) Tıbbi Farmakoloji Anabilim Dalı Başkanı Albay Prof. Dr. Tayfun Uzbay ve ekibi, şizofrenide yeni bir tedavi yönteminin kullanılabileceğini ortaya koydu. Türkiye’de patent alan buluş, yurt dışında önemli tıp dergilerinde yayımlanarak literatüre girdi.
Prof. Dr. Tayfun Uzbay ve ekibi, yüksek dozda agmatin verilen farelerde şizofreninin modellendiğini ve hastalığın tedavisinde kullanılan mevcut ilaçların bu modelde hiçbir şekilde iyileşmeyi sağlamadığını belirledi.
Araştırmacılar, ABD’de tarım alanında kullanılan 3 maddenin yeni bir tedavi yöntemi olarak şizofrenide kullanılabileceğini ortaya koydu.
Bilim adamları, tıp literatürüne giren ve patent alan araştırma kapsamında, şizofreniye neden olduğu saptanan maddenin kanda tahlil edilip edilemeyeceğine ilişkin yeni bir çalışmaya da imza attı.
GATA Ocak 2009 Haber Bülteni’nde, “çalışmanın TÜBİTAK destekli olduğu ve patent alınmasının ardından araştırma sonuçlarının ‘European Neuropsychopparmacology ve Journol of Psychopharmacology’ isimli dergilerde yayına kabul edildiği” belirtildi.
Uzmanlardan alınan bilgiye göre, hezeyanlar ve paranoid düşüncelerle kendini gösteren şizofreni, dışardan gelen uyarılar beyinde realize edilemediği ya da yanlış kodlandığı için, kişi konuya ilişkin doğru bir değerlendirme yapamıyor.
Sağlıklı kişilerde iletişim esnasında kurulan sözlü ya da davranışsal uyarılar, beynin içindeki duygu ve düşünceleri yönlendiren kısımda realize ediliyor ve sinir ağları aracılığıyla beyin kabuğuna iletilerek uygulamaya sokuluyor.
Sistem doğru işlemediğinde, uyarı dış katmana hatalı gidiyor ve realizasyon yapılamıyor. Bu nedenle şizofreni hastası “Bana bakıyor, benimle ilgili planları var ya da beni öldürmek istiyor...” gibi düşünceler içine giriyor. Bu durumun, ağırlaşması halinde de kişi gerçekte var olmayan kişilerle konuşmaya başlıyor, kendini çeşitli hayallere inandırıyor ve hezeyanlar içine giriyor.
Şizofreni tedavisinde günümüzde kullanılan ilaçlar ise bunları dengeliyor ancak kesin iyileşme sağlamıyor. Hepsinden önemlisi hastalığın nedeni tam olarak bilinmediğinden, kullanılan ilaçların etkisi kişiden kişiye değişebiliyor. Bilim adamlarının öngörüsüne göre, ilaçlar ya bu semptomları bastırıyor ya da onarıyor. Vakaların çoğunda ya ömür boyu ilaca bağımlılık ortaya çıkıyor ya da ilaca rağmen semptomlar devam ediyor. Özellikle hezeyan dönemlerinde intihar oranlarının oldukça yüksek olduğu belirlenen şizofreni hastaları, bu dönemde yakın çevresine de zarar verebiliyor.
Çalışmaya imza atan GATA Tıbbi Farmakoloji Anabilim Dalı Başkanı Albay Prof. Dr. Uzbay başkanlığında Doç. Dr. Gökhan Göktalay, uzman Dr. Hakan Kayır ile uzman Dr. Murat Yıldırım, alkol-nikotin-eroin gibi maddelerin etkilerini deney hayvanları üzerinde araştırıyor.
Araştırmacılar, yaptıkları çalışmalarla madde bağımlısı yapılan farelerle şizofreni hastalığı arasındaki ilişkiyi ele aldı ve “Alkol ve madde bağımlılığı ile şizofreninin nörobiyolojik temellerinin araştırılması” adlı projeyi başlattı.
Projede, araştırmacılar madde bağımlısı yapılan hayvanlarla, şizofreni modellenen hayvanların beyinlerindeki ortaklıkları ve ilaçların madde bağımlılığı tedavisinde kullanılıp kullanılamayacağını, madde bağımlılığı yapan bazı maddelerin de şizofreniyi tedavi edip edemediğini inceledi.
Proje kapsamında GATA’lı araştırmacılar, 5 yıl süren araştırmaları sonunda şizofreni modellenen fareler üzerinde yaptıkları incelemelerde önemli bulgulara ulaştı.
Çalışmada laboratuvar ortamında alkolik yapılan farelere ayrı ayrı deneylerde şizofreni tedavisinde kullanılan ilaçlar ve beyinden salgılanan “agmatin” isimli kimyasal bir madde veriliyor.
Araştırmacılar, deneylerde yüksek dozda agmatin verilen hayvanlarda, şiddetli şizofreni belirtilerini saptadı. Farelerde, şizofreni ilaçları verildiğinde de iyileşme sağlanamadığını ortaya koyan araştırmacılar, agmatinin şizofreni yapabilecek önemli bir etken olduğunu saptadı.
Türk araştırmacılar, bu durumun kullanılan şizofreni ilaçlarında tam başarı elde edilememesinin nedeni olabileceğini de ortaya koydu.
Prof. Dr. Uzbay ve arkadaşları ayrıca agmatin oluşumunu engelleyen ve halen ABD’de tarımda parazit ve mantar öldürücü olarak kullanılan üç kimyasal maddenin veya buna benzer kimyasalların toksisite değerlendirmeleri yapıldıktan sonra şizofreninin tedavi edilmesinde denenebileceğini de öngördü.
Bu kapsamda Uludağ Üniversitesinde yürütülen “Kan analizi ile agmatin tayini yapılabilir mi?” çalışmasının sonuçlanmasıyla da hezeyan dönemlerindeki şizofreni hastalarında agmatinin artıp artmadığı araştırılabilecek.
Öte yandan, şizofreni tanı ve tedavisinde çığır açacak olan buluşa ilaç firmalarının da ilgi göstererek klinik araştırmalar için kaynak aktarması, altyapısı uygun araştırma merkezlerinde klinik öncesi ve sonrası faz çalışmalarının yapılması gerekiyor.