Korona aşısının mucidi Prof. Dr. Uğur Şahin: 20 yıl içerisinde kanserle mücadelede devrim olacak

ABD'li ortağı Pfizer ile koronavirüs aşısı üreten Alman BioNTech'in CEO'su Prof. Dr. Uğur Şahin, "Önümüzdeki 20 yıl içinde kanserle mücadele konusunda bir devrim göreceğimizi düşünüyorum. Kanser tedavisinin kaderini önemli ölçüde değiştireceğiz" dedi.

Dünyayı etkisi altına alan koronavirüsün ortaya çıkmasından bu yana, geliştirilmesi beklenen koronavirüs aşı yarışında en önde ilerleyen ve yüzde 95 başarı oranı sağlayan Pfizer-Biontech aşısının geliştiricilerinden Türk doktor Uğur Şahin ve Özlem Türeci, umut veren açıklamalarda bulundu.

Koronavirüs ile mücadele için üçüncü faz sonuçlarını ilk olarak açıklayan ve muhtemelen ABD Gıda ve İlaç İdaresi'nden ilk onayı alacak Pfizer-Biontech'a 2 Aralık'ta İngiltere'de Ulusal İlaç ve Sağlık Ürünleri Denetleme Kurumu (MHRA), tarafından uygulanma izni verilmişti. Aşının İngiltere genelinde bu hafta içine dağıtılması bekleniyor.

"AŞI GELİŞTİRMEK HARİKA BİR DUYGU"

Bazı çevrelerde, Alexander Fleming'in 1928'de geliştirdiği penisilin aşısından bu yana bilim adına en önemli gelişmelerden kabul edilen koronavirüs aşısının geliştiricilerinden Türk bilim insanları doktor Uğur Şahin ve doktor Özlem Türeci, "Aşıyı geliştirmek harika bir duygu" ifadeleriyle hislerini belirtirken -70 derecede taşınmasıyla ilgili soruya Şahin, "Doğru planlama ile hiçbir zorluk olmaz" sözlerine yer verdi.

"20 YIL İÇİNDE KANSERLE MÜCADELEDE DEVRİM GÖRECEĞİZ"

Telegraph'a konuşan çiftten Uğur Şahin, "İnsan vücudu en basit anlatımla, hücrelerine belirli proteinleri üretmeleri talimatını vererek çalışır ve bu proteinler daha sonra bir antikor tepkisi oluşturur. Koronavirüs aşısında yer alan mRNA (mesajcı RNA) teknolojisi başlangıçta kanserle savaşmak için geliştirildi. Ben koronavirüs aşısının geliştirilmesiyle önümüzdeki 20 yıl içinde kanserle mücadele konusunda bir devrim göreceğimizi düşünüyorum" dedi.

"KANSER TEDAVİSİNİN KADERİ DEĞİŞECEK"

Uğur Şahin, "Ben kanseri yenmenin kanser hastası birinin vücudundaki belirli bir tümörü hedefleyecek kişiselleştirilmiş tedaviler geliştirmede yattığına inanıyorum. Bu geliştirilen bireysel tedavilerin kanser tedavisinin kaderini önemli ölçüde değiştirmemize yardımcı olabileceğine inanıyorum" ifadelerini kullandı.