Karaciğer, beyin ölümü gelişmiş (tıbben ölü kabul edilen) kişilerden, yani kadavralardan temin edilir. Buna kadaverik karaciğer nakli diyoruz. Ölen bir kişiden organ alınması için, o kişinin sağlığında organ bağışında bulunmuş olması veya ölüm halinde organlarının yakınları tarafından bağışlanması gerekir.
Organ, hiçbir şekilde para ile alınıp satılamaz. Bu kanunen yasaktır. Her ölüden (kadavradan) karaciğer alınamaz. Bir kişiden organ alınabilmesi için, o kişinin ölüme neden olan hastalığı nedeni ile zaten hastanede tedavi görüyor olması ve her türlü yoğun destek halinde (suni solunum cihazına bağlı...) iken beyin ölümünün tespit edilmesi gerekir.
Bu sayede, beyin ölse bile, solunum ve dolaşım aletler ve ilaçlar ile devam ettirilebilir ve organlar bir müddet daha canlı tutulabilir. Bu süre birkaç güne kadar çıkarılabilir. Ancak bir müddet sonra ne yapılırsa yapılsın dolaşımı devam ettirmek mümkün olamaz ve bütün organlar da işe yaramaz hale gelir. İşte bu birkaç gün içerisinde eğer yakınlarından izin alınabilirse böyle bir kadavra ile birkaç kişinin hayatı kurtulabilir.
Organ bağışı sayısı yeterli olmadığı için, hastaların çoğu yeni bir karaciğer beklerken hayatlarını kaybetmektedirler. Buna çözüm olarak başka bir canlıdan (hastanın bir yakını) karaciğerinin bir parçası alınarak hastanın hayatını kurtarmak mümkündür.
Bu amaçla, hastanın kan grubundan bir yakını böyle bir ameliyata gönüllü olur.
Bu kişi, bulaşıcı bir hastalık olup olmaması, karaciğerin teknik olarak (büyüklük, damar yapısı...) böyle bir işleme müsaade edip etmediğinin anlaşılması açısından yoğun bir şekilde tetkik edilir. Eğer uygun ise hastanın kilosuna uygun olan karaciğer bölümü (sağ veya sol) usulünce gönüllüden alınır ve hastanın karaciğerinin yerine takılır.