Kalitesiz Uyku Beyine Zarar Veriyor!

Ömrümüzün üçte birini geçirdiğimiz uyku sanıldığı gibi sadece dinlenme demek değil, daha çok beynin yenilenme süreci...

Bayındır Hastanesi Nöroloji Bölüm Başkanı ve Uyku Bozuklukları Merkezi Koordinatörü Uzman Dr. İ. Özcan Ertürk, uykunun, sağlıktaki yerinin her geçen gün daha iyi anlaşıldığını ifade ederek, “yeni bir bilim dalı olan ‘Somnoloji’ yani Uyku Bilimi, uykuyu sadece dinlenme süreci değil, beynin yenilenme süreci olarak da tanımlıyor” dedi. 
 

Uykunun aslında tıbbın tam da çözemediği, beynin keşfedilememiş gizemli bir alanı olduğunu da vurgulayan Dr. Ertürk, şunları kaydetti;

“Erişkin bir insan ortalama olarak günde 7-8 saat uyuduğuna göre, ömrümüzün üçte biri uykuda geçmektedir. Bundan da anlaşılabileceği üzere uyku, organizma için yemek, su, nefes almak gibi vazgeçilmez bir gereksinim olup çok önemli işlevleri vardır.

Uyumadan yaşamak mümkün değildir. Dolayısıyla yeterli miktarda ve kaliteli uyku, hem sağlığımızı korumamız hem de günlük işlevlerimizi yerine getirebilmemiz için vazgeçilmezdir.”

Canlıların yaşamında en önemli üç olgunun; su içmek, yemek yemek ve uyumak olduğunu vurgulayan Dr. Ertürk, uykunun bozulması halinde neler olabileceğini şöyle anlattı:
“Uykunun kalite, süre, zamanlama olarak bozulmasının ne gibi bir maliyeti olduğunu genel olarak bilmiyoruz.

Ancak, uyku sanıldığı gibi sadece dinlenme demek değildir. Uyku beyin için şart olan bir süreçtir.

Bütün canlıların uyku sürecinde kendini yenilemesi, beynin işlevlerini düzenlemesi, bellekle ilgili çalışmaları yapması, gün içinde gelen bilgileri değerlendirip çeşitli şekilde belleğe atması, o bellekten lüzumsuz ayrıntıların çıkartılması, beynin değişik yerlerindeki bilgilerin birbirleriyle ilintilendirilmesi, alınan bilgilerin günlük hayat için önem sırasının belirlenmesi, kısa süreli bellek uzun süreli bellek arasındaki geçişlerin yapılması açısından uyku olmazsa olmazdır.

Uyurken çekilen EEG’ye ya da fonksiyonel MR’a bakıldığında özellikle rüya görürken beynin kan akımının, uyanıkken olduğundan daha fazla ve metabolizmasının daha yüksek olduğunu da belirten Dr. Ertürk, “Yani biz uyurken beynimiz harıl harıl çalışıyor” dedi.

Herkesin beyninin 8 saat uykuya ihtiyaç duymayabildiğini de ifade eden Dr. Ertürk, “Kimileri için 4-5 saat de yeterli gelebiliyor. Bir insanın uyuması için gerekli zaman; ‘ertesi gün kendisini dinlenmiş, dinç, keyifli ve mutlu hissettiği süre’ olarak tanımlanıyor” şeklinde konuştu.

Bazen kişilerin saatlerce ya da günlerce uyumak istediğini de anımsatan Dr. Ertürk, şunları söyledi:
“Son 50 yılda uykunun biyolojik mekanizmaları, yapısı, işlevleri, hastalıkları ve bu hastalıkların tedavisi hakkında önemli bilgiler elde edilmiştir. Böylece beynin bu önemli işlevi hakkındaki bilgilerimiz hızla artmaktadır. Bugün için 85 ayrı uyku bozukluğu veya uykuyla ilişkili hastalık tanımlanmış durumdadır.”

  •  Uyandığında kendini dinlenmiş hissetmeme
  •  Unutkanlık, yorgunluk, konsantrasyon bozukluğundan yakınma
  •  Gün içinde uyuklama,
  •  Horlama veya uykuda solunum duraklaması,
  •  Uykuya dalarken bacaklarda huzursuzluk ve hareket ettirme ihtiyacı duyma,
  •  Araba kullanırken dikkat azalması, kısa sürede yorulma ve uyuklama yaşama,
  •  Son zamanlarda daha çabuk sinirlenmee,
  •  Kolay kilo verememe,
  •  Tansiyonun kolaylıkla düzenlenememesi.

Bayındır Hastanesi Uyku Bozuklukları Merkezi’ne gelenlerin şikayetlerini değerlendirdiklerini ifade eden Dr. Ertürk; Nöroloji, Göğüs Hastalıkları, Kulak Burun Boğaz ve Psikiyatri uzmanları ile birlikte gerektiğinde Diş Hekimliği, Kardiyoloji, Endokrinoloji, Beslenme ve Diyet bölümlerinin desteğini alarak hastaların uyku ile ilişkili tüm sorunlarına çözüm yolları bulmaya çalıştıklarını vurguladı.

İlgili Sağlık Konuları