İşitme kayıplarının doğumdan kaynaklanabildiği gibi hastalık, travma ya da yaş gibi sonradan oluşabilecek nedenlerden ötürü ortaya çıkabildiğini ifade eden Yeditepe Üniversitesi Hastanesi Bağdat Caddesi Polikliniği’nde Uzman Odyolog Ayşenur Küçük Ceyhan, odyologların hastanın işitme seviyesini en iyi hale getirebilmek için çeşitli rahabilitasyon yöntemleri uyguladığını belirtiyor.
“İşitme kaybının nereden kaynaklandığını ve derecesini belirlemek için odyoloji bölümü olarak çeşitli testler yapıyoruz. Bunu belirledikten sonra tedavi şekline karar verilir. Tedavi medikal ya da cerrahi çözümler gerektirebiliyor. Medikal ve cerrahi tedavinin cevap vermediği vakalarda, gerekli olduğunda işitme cihazı kullanılmasnıı öneriyoruz” diyen Odyolog Ceyhan, işitme kaybının sosyal ve psikolojik sıkıntılara neden olabilecek ciddi bir rahatsızlık olduğunun altını çiziyor.
İşitme kaybı sadece duymamak değil, sesleri ayırt edememektir.
“Belirli derecelerde işitme kaybı olan kişilerin en büyük problemi ses duyamamak değil, birden fazla sesin olduğu gürültülü ortamlarda sesi ayırt edememektir” diyen Odyolog Ceyhan, hastaların çoğunun duyduğunu düşünerek, işitme cihazına ihtiyacı olmadığını dile getirdiğini söylüyor ve ekliyor: “Oysa problem duymamak değil, sesleri ayırt edememektir. Hastaya ilk önce bu farkındalığın kazandırılması gerekir. İşitme cihazları, sesin beynin ilgili merkezlerine gürültüden ayrılarak daha temiz bir şekilde ulaşmasını sağlar.”
İşitme cihazlarının artık teknolojik olarak oldukça gelişmiş durumda olduğuna dikkat çeken Odyolog Ceyhan, özellikle ileri yaştaki hastalarda cihaza uyum sağlamak konusunda sorunlar ortaya çıkabildiğini belirtiyor. Odyolog Ceyhan cihazın takılmasından sonra bu grup hastalarda ortaya çıkan yaygın şikayetleri şöyle özetliyor: “Beyin bir süre sonra duyulmayan sesleri unutuyor. Unutulan sesler işitme cihazıyla hastaya ulaştığında, hasta kulağındaki duymaya alışık olmadığı seslerden şikayet edebiliyor. Hastanın çoğu kez cihazdan geldiğini sandığı bu sesler zamanla unuttuğu ortam sesleri olabiliyor.”
İşitme cihazı takıldıktan sonra hastaya rehberlik verilmeli
İşitme cihazının takılmasından sonra hastaya aşama aşama cihazı kabullendirme programı verilmesi gerektiğini söyleyen Odyolog Ceyhan, bu noktada hekimin ve odyoloğun rehberliğinin çok önemli olduğunu ve yeni seslere alışmanın zaman gerektirdiğinin altını çiziyor. “İşitme cihazı uzun zamandır ses gitmeyen ve fonksiyonlarını unutmaya başlamış bir kulağa ses gönderiyor. Bu nedenle asıl gereken cihazın takılmasından sonra doğru dinleme davranışı kazanmak” diyen Odyolog Ceyhan, hastanın cihazla duymayı öğrenmesinin önemli bir aşama olduğunu vurguluyor.
İşitme cihazının işitme kaybını yok etmediğine de dikkat çeken Odyolog Ceyhan hastaların cihazı taktıktan sonra hekimlerinden ve odyologlarından işitme eğitimi almayı talep etmesi gerektiğini söylüyor ve sözlerini şöyle sürdürüyor: “işitme cihazı takmak yeterli değil. Cihazın takılmasından sonraki sürecin kontrol edilmesi ve hastanın bu süreçte tek başına bırakılmaması lazım. Biz odyologların görevi kişiye sesi iletişimde nasıl kullanacağını öğretmek. İşitme cihazı takmak bir araç, amaç değil. Hedef, hastanın işitme yeteneğini iletişimde tekrar nasıl kullanacağını öğrenmesi.”
Herkesin kendine özgü bir işitme deneyimi var
İşitme cihazı kullanımı konusunda bir diğer sıkıntının da önyargılar olduğunu belirten Odyolog Ceyhan, “Kişiler çevrelerinde işitme cihazı kullanan diğer kişilerin tecrübelerini kendilerine rehber kabul ediyorlar. Oysa bu fazlasıyla kişiye özel bir rehabilitasyon şekli. Herkesin kendine özgü bir işitme deneyimi var” diyerek önemli bir noktaya parmak basıyor.
Cihazların tipinin de bir diğer önemli husus olduğunu söyleyen Odyolog Ceyhan bu konuda ise şunları söylüyor: “İster istemez estetik kaygılar olduğu için çoğunlukla kulak içine yerleştirilen küçük cihazlar tercih ediliyor. Ancak bazı işitme kayıplarında daha büyük cihazları kullanmak gerekiyor. Her işitme cihazı her kişiye uymuyor.”