Iraklı bebek, ambulans uçakla getirildiği İstanbul'da şifa buldu

Irak'tan Türkiye'ye göçüp Amasya'ya yerleşen Iraklı Newal Jamal Ahmad (29) ve Hardan Taha çiftinin kalp damarlarından biri kapalı dünyaya gelen bebeği, Sağlık Bakanlığı 112 Ambulans uçağı ile İstanbul'daki Sağlık Bilimleri Üniversitesi İstanbul Mehmet Akif Ersoy Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne getirildi.

Özcan bebeğin tıkalı damarı 3 günlükken Pediatrik Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Alper Güzeltaş tarafından anjiyo yapılarak açıldı. Diğer damarına da stent takıldı. 4 Kasım'da taburcu edilen Özcan bebek, sağlıklı hayat sürebilecek.  

Iraklı Newal Jamal Ahmad (29) ve Hardan Taha çifti, 2 yıl önce Türkiye'ye göç etti. Amasya'ya yerleşen çiftin 22 Ekim günü Özcan adını verdikleri 3'ncü çocukları dünyaya geldi. Ancak Amasya Üniversitesi Sabuncuoğlu Şerefeddin Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde doğan bebeğin kalp damarlarından birinin kapalı olduğu tespit edildi. Bunun üzerine Özcan bebek, aynı günün akşamında, Sağlık Bakanlığı 112 Ambulans uçağı ile İstanbul'daki Sağlık Bilimleri Üniversitesi İstanbul Mehmet Akif Ersoy Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne getirildi. Bebeğe, doğumundan 3 gün sonra, Pediatrik Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Alper Güzeltaş tarafından anjiyo yapıldı. Kapalı olan damarı açılan bebeğin diğer damarına da stent takıldı.  Minik Özcan, 4 Kasım günü taburcu edilerek evine gönderildi.

DOĞDUKTAN BİRKAÇ SAAT SONRA UÇAKLA İSTANBUL'A GETİRİLDİ   

 

Özcan'ın annesi Newal Jamal Ahmad, "Irak'ta çok zor durumdaydık, çok karışıklık var. O yüzden iki yıl önce Türkiye'ye geldik. Doğduğu gün hemşireler bebeğimde bir rahatsızlık olduğunu fark ettiler. Emmiyordu, şekeri çok düşmüştü. Hemşire uyarınca tahliller yapıldı ve acilen operasyon geçirmesi gerektiği ortaya çıktı. Amasya'daki doktorun sevkiyle acil bir şekilde uçakla akşam saatlerinde hemen İstanbul'a gönderildi. Eşim otobüsle yola çıktı ve ertesi sabah 6'da hastaneye ulaştı. Ben gelene kadar ameliyata alınmıştı zaten burada. Ben ameliyattan sonra üçüncü gün gelebildim. 8 yaşında bir kızım, 4 yaşında bir oğlum daha var. Onlar Irak'ta doğdu. Onlar Amasya'da şu an. Özcan'ın burada tedavi görebilmesi büyük şans" dedi.

 

'BİZE ULAŞTIRILDIĞINDA ANNE BABASI BİLE GELMEMİŞTİ'

 

Prof. Dr. Alper Güzeltaş da Özcan için kendilerine 112 aracılığı ile başvurulduğunu anlatarak "Bir günlükken uçak ambulansla Amasya'dan bize gönderildi. Anne ve babası bile henüz gelmemişti. Yoğun bakım takiplerinde yaptığımız değerlendirmelerde 'intakt ventriküler septumlu pulmoner atrezi' dediğimiz bir hastalığı olduğu anlaşıldı. Yani kalpten çıkan ve akciğere gidip kanın temizlenmesini sağlayan damarı kapalıydı ve anne karnında açık olan bir köprü damar vasıtasıyla yaşama tutunmuştu. Bize geldikten üç gün sonra kasıktan anjiyo işlemi uyguladık ve kapalı olan damarını açtık. Köprü damar dediğimiz damara da stent koyarak, hastanın morarma derecesinin iyileştirilmesine yardımcı olduk" diye konuştu.

 

ÇOK NADİR GÖRÜLEN BİR HASTALIK AMA ŞANSLI BEBEK

 

"İntakt ventriküler septumlu pulmoner atrezi (IVS-PA)" hastalığının doğumsal kalp hastalıkları arasında çok nadir görüldüğüne işaret eden Prof. Dr. Güzeltaş, şunları kaydetti:

 

"Yaklaşık 100 bin canlı doğumda 8 ila 10 bebekte görülür. Tedavisi mümkün olan bir hastalıktır. Tabii önemli olan ilk değerlendirmeyi düzgün yapmak, sevk edilene kadar hastayı uygun koşullarda muhafaza etmek ve sevkinin uygun şartlarda sağlanmasını gerçekleştirmektir. Bu bebeğin aslında prognoz dediğimiz gelecek beklentisi oldukça yüksekti. Doğru teşhis ve tedavileri yapıldığında belki bir ömür boyu sağlıklı yaşama kavuşabilecek bir hastalığa sahipti. Aslında çok kötü görünen ama tedavi edildiğinde bir ömür boyu problemsiz yaşama kapasitesine sahip olan bir hastalıktır bu."  

 

'ERKEN MÜDAHALE HAYATİ ÖNEM TAŞIYOR'

 

Bu hastalıkla doğan bebeklerde bazen erken müdahalenin hayati önem taşıdığını vurgulayan Prof. Dr. Güzeltaş, "Oranın şartlarına göre bir müdahale şansı yoktu merkezin. Sadece ilaçla köprü damarını açık tutmak gerekiyordu, onu da başarıyla yapmışlardı zaten. Dolayısıyla bebeği hemen buraya sevk etmiş olmaları Özcan için de bizim için de büyük bir şans oldu" dedi.

 

'ANNE KARNINDA TEŞHİS ÇOK DAHA ÖNEMLİ'

 

Doğumsal kalp hastalıklarında anne karnında teşhisin çok daha önemli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Alper Güzeltaş şu önemli uyarılarda bulundu:

 

"Bu bebeği biz daha önce görmüş olsaydık fetal ekokardiyografi dediğimiz anne karnında yapılan EKO ile tanısı konabilirdi ve bebeği uçak ambulansla değil, anneyi doğumdan önce İstanbul'a çağırır; doğumunu burada yaptırır ve bebeğe anında müdahale ederdik. Ancak her anne için bu söz konusu olamıyor. Anneler için önemli olan şey, fetal EKO dediğimiz anne karnında ultrasonografi ile bu hastalıkların teşhisinin mümkün olması. Böylece annenin doğumunu bebeğin müdahale yapılacak yerde gerçekleştirmesi sağlanıyor ve bebeğin başka bir merkeze 'anne karnındayken' transferi gerçekleştirilmiş oluyor. Doğumsal kalp hastalıkları 100 canlı doğumda bir görülür. Ancak son dönemlerde gerek teşhis imkanlarının artması ve ülkemizde hemen hemen her yerde bir çocuk kardiyoloji uzmanının olması, bu hastaların daha erken tanı konulup uygun merkezlere sevkinin gerçekleşmesine ve sanki daha sık görülüyormuş gibi algılanmasına sebep olabiliyor."

 

'ANNELERİN BESLENMESİNE ÇOK DİKKAT ETMESİ GEREKİYOR'

 

Doğumsal kalp hastalıklarının önüne geçilebilmesi için annelerin beslenmelerine çok dikkat etmesi gerektiğine de değinen Prof. Dr. Güzeltaş, sözlerini şöyle noktaladı:

 

"Hamilelikte en önemli şeylerden biri sigara kullanımı. Sigara kullanımı özellikle bebeklerde düşük doğum ağırlığı ve onun yanında bir sürü kalp ve diğer sistemleri etkileyen ciddi problemlere yol açabiliyor. Yine alkol kullanımı hamilelikte kesinlikle tavsiye etmediğimiz bir şey. Bunun dışında annenin geçirdiği bazı enfeksiyonlar, yine anne karnındaki bebeği olumsuz şekilde etkileyebilir. Annenin beslenmesi kötü olduğunda da bebekte kalp hastalıkları olma ihtimali yükselir. Ayrıca annenin taşıdığı kalp hastalığı dışında bazı diğer sistemik hastalıklar da, şeker hastalığı veya romatizmal bazı hastalıklar gibi, bebekte doğumsal kalp hastalığı riskini artırabilir."

 

 

 

İlgili Sağlık Konuları