Hastalanan İngiliz vatandaşının kızı ve damadı: "İngiliz sigorta şirketi ve konsolosluk bizi yüz üstü bıraktı"
MUĞLA - Bodrum'da tatil yapan 67 yaşındaki Carole Fleming rahatsızlandı ve hastaneye kaldırıldı. Fleming'in kızı ve damadı, annelerinin yurt dışı seyahat sigortası olmasına rağmen hem İngiliz sigorta şirketi hem de İngiltere konsoloslukları tarafından yüz üstü bırakıldığını söylerken, kendileriyle yakından ilgilenen Türk doktorlara ve yetkililere ise teşekkür etti.
İngiltere'nin Manchester kentinde yaşayan 67 yaşındaki Carole Fleming, 18 Ağustos'ta rahatsızlanarak Bodrum Devlet Hastanesine başvurdu. Ardından da Covid-19 şüphesi ile Muğla Sıtkı Koçman Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk edildi. Hastanede yapılan test sonucu İngiliz hastanın Covid-19 olmadığı, kanındaki trombosit oranının düştüğü tespit edildi.
Sigorta şirketi masrafları karşılamadı
Muğla'da tedavisi başlayan İngiliz hastanın 20 yıllık seyahat sigortası bulunması nedeniyle hastane masraflarının karşılanması yönünde yapılan görüşmede, önce onay verildiği, ardından ise İngiltere'de daha önce tedavi gördüğü meme kanserinin tekrar nüksettiği iddiasıyla masraflarının karşılanmayacağı bilgisinin verildiği kaydedildi.
Konsolosluklar da ilgilenmedi
İngiliz hastanın Türk damadı Alper Uyar ve eşi Stephanie, sigorta şirketinden aldıkları cevap sonrası Bodrum, İstanbul, Londra ve Manchester konsolosluklarını arayarak yardım talep etti. Konsolosluklardan aldıkları cevap karşısında hayal kırıklığına uğradıklarını belirten çift, Türkiye'de bulundukları süre içinde hem doktorların hem de hastanenin kendilerine ellerinden geldiği ölçüde yardımcı olduklarını açıkladı.
"Sigorta şirketi ve konsolosluklar ile ilgili girişim yapacağım"
Carole Fleming'in kızı Stephanie Uyar, "Bodrum'a tatile gelmişti. İki hafta durumu çok iyiydi. Bir rahatsızlığı yoktu. Denize gidebiliyordu. İkinci haftadan sonra kendini iyi hissetmedi. Gözünde kanlanma, dudağında uçuklama oldu. Biz de Bodrum Devlet Hastanesine götürdük. Burada Covid semptomları gösterdiği için Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk ettiler. Yapılan tetkiklerde Covid testi negatif çıktı. Kan değerlerinin düşük olduğu görününce hastaneye yatırdılar. İlk sigorta şirketi ile konuştuğumda sigorta şirketi masrafları karşılayacağını söyledi. Tedavileri başladıktan sonra sigorta şirketinin bu tedavileri karşılamayacağını, daha önceki rahatsızlığı olan meme kanseri teşhisinin tekrar tekerrür ettiğini ileri sürerek kapsam dışı olduğunu söylediler. Bodrum, İstanbul, Londra ve Manchester konsolosluklarını aradık. Onlar da bize 'tanıdık, eş ve dostun yardımcı olmaları' gibi cümleler kullandılar ve biz burada müşkül durumda kaldık. Öncelikle annemin sağlıklı bir şekilde İngiltere'ye dönmesini istiyorum. Sigorta şirketi ve konsolosluklar ile ilgili girişimlerimi daha sonra yapacağım" dedi.
"Türkiye'de herkes yardımcı oldu"
Türkiye'de başta Türk eşinin ailesinin ve hastanede herkesin elinden gelen yardımı yaptığını belirten Stephanie Uyar, "Yardım kampanyasından dolayı İngiliz vatandaşlarına teşekkür ediyorum. Onlara minnettarım. Türkiye'de olduğumuz süre içinde hastanede herkes bize yardımcı oldu. Herkes elinden geleni yapmak için çalıştı. Eşimin Türkiye'de olan ailesi de bize maddi ve manevi olarak destek oldu" dedi.
"Medeniyetin beşiği İngiltere vatandaşını çaresiz bıraktı"
İngiliz hasta Carole Fleming'in Türk damadı Alper Uyar, 'medeniyetin beşiği' denilen İngiltere gibi bir ülkenin kendi vatandaşını bu kadar çaresiz bırakmasını eleştirdi. Uyar, "Kayınvalidemin durumu halen kritik. Normal insanda bulunması gereken kan sayısı 150 bin olması gerekirken kayınvalidemde bin oranında. Bundan dolayı doktorlar her an beyin kanaması geçirebileceğini, mide kanaması, kalp krizi geçirebilir dedi. Çünkü vücudundaki trombosit oranı yetersiz olduğu için pıhtı yapmıyor. Şu an durumu kritik. Biz her şeyi denedik ve elimizden geleni yapıyoruz. Yardım kampanyası başlattık İngiltere'de. Şunu söyleyeyim. İngiltere gibi medeniyetin beşiği olarak tanımladığımız bir ülkenin kendi vatandaşını bu kadar çaresiz bırakması, abeste iştigal bilgiler vermesi, mesela Konsolosluğu aradığımızda bize 'Orada bir aileniz ve arkadaşlarınız varsa yardımcı olur' gibi cümleler bizi daha da üzdü. Sigorta şirketi hastanın masrafını karşılamıyor. Orada kanser tedavisi gördüğü için burada kanser yeniden nüksederse karşılamayacağını söylüyorlar. İngiliz vatandaşları kendi aralarında oluşturdukları bir fon ile bize yardımcı olmaya çalışıyorlar. Ben kendi adıma ve ülkem adına doktorumuz ve hastanemizin ellerinden geleni yaptıklarını düşünüyorum. Sadece sigorta şirketi ve konsolosluğun dışında herkesin ellerinden gelini yaptıklarını düşünüyorum" dedi.