Giresun Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Farmakoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Selçuk Takır, kış dönemlerinde tüketimi artan bitkisel ilaçlar ve çayların mutlaka uzmanlara danışılarak kullanılması gerektiğini bildirdi.
Takır, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kış aylarında sık karşılaşılan grip, nezle ve soğuk algınlığı gibi üst solunum yolu hastalıkları nedeniyle çeşitli bitkisel ilaçlar ile çayların tüketiminde ciddi oranda artış yaşandığını belirtti.
Her ne kadar bitkisel ilaç ve çayların doğal ve doğanın mucizesi gibi ifade edilse de çok sayıda kimyasal etkin madde içerdiğinin unutulmaması gerektiğine dikkati çeken Takır, bu ürünlerin doktor veya eczacıya danışılmadan kullanılmaması gerektiğini dile getirdi.
Takır, bilinçsiz kullanımların insan sağlığı açısından ciddi tehditleri de beraberinde getirdiğine işaret ederek, şunları söyledi:
"Kullanan kişinin bitkiye veya içindeki çeşitli maddelere alerjisi olabilir. Kullanmakta olduğu ilaçlarla etkileşime girebilir, hastanın var olan başka hastalığını kötüleştirebilir. Tedavisinde aksamaya yol açabilir. Karaciğer, böbrek, kalp gibi organlarına zarar verebilir. Bu nedenle bitkisel ilaçların ve çayların rastgele, internet üzerinden elde edilen bilgiler, çeşitli kişilerin tavsiyeleri, televizyon veya diğer medya organları reklamları ile kullanılmaması gerekir. Üzerinde yeterli bilgi olan, etkisi tanımlanmış ve ispatlanmış, dozu, kullanım şekli, süresi bilinen eczanelerde satılan bitkisel ilaçların tercih edilmesi daha doğrudur."
Grip ve soğuk algınlığında kullanılabilecek bitkiler
Grip, soğuk algınlığı ve nezle gibi üst solunum yolu hastalıklarında kullanılacak bazı bitki çaylarıyla ilgili bilgi veren Takır, özellikle mürver çiçeği, ekinezya, çivit otu, papatya, zencefil ve melisa otu bitkilerinin fayda sağladığını dile getirdi.
Takır, mürver çiçeğinin, halk arasında grip, nezle, soğuk algınlığında kullanımı bulunduğunu ifade ederek, "Bitkinin gövde kabukları kuru ya da taze yapraklarıyla karıştırılıp parçalanır. Bu karışımdan 2-3 tatlı kaşığı alınıp 1 bardak suda kaynama noktasına kadar ısıtılır. Ateş kısılıp 10-15 dakika daha ısıtma işlemi sürdürülerek elde edilen dekoksiyon, günde iki kez birer bardak olarak içilir." diye konuştu.
Ekinezyanın da Avrupa ve Amerika'da üst solunum yolu enfeksiyonlarının önlenmesi ve tedavisinde kullanıldığını kaydederek, kökleri kullanılan çivit otunun da üst solunum yolu enfeksiyonları, soğuk algınlığı, tonsilit, stomatit, ateş gibi hastalıklara karşı faydaları bulunduğunu söyledi.
Takır, soğuk algınlığı ve grip hastaları için faydalı olan bir diğer bitkisinin de papatya olduğunu belirterek, 15 gram papatya çiçeğinin, yarım litre sıcak suda 15 dakika boyunca demlenerek hazırlanan çayın günde 1-2 bardak tüketilebileceğini ifade etti.
Kökleri kullanılan zencefil çayının ballı tüketiminin etkisinin artmasını sağladığına dikkati çekerek, "Zencefil çayı boğazı yumuşatır ve öksürüğü azaltır. Ayrıca mide bulantısı veya ağrısı gibi sorunlarınız varsa zencefil çayı içebilirsiniz. Evde zencefil çayı hazırlamak için 2-3 santimetre kalınlığında zencefilin kabuğunu soyduktan sonra ince ince dilimleyin ve kaynamış suya atarak 15 dakika demlenmesini bekleyin. Zencefili rendeleyerek de demleyebilirsiniz." ifadesini kullandı.
Takır, melisa otundan, kış dönemlerinde hazırlanacak çayın insan sağlığı açısından son derece yararları bulunduğunu dile getirerek, yarım litre kaynamış suda 10 gram kurutulmuş melisanın 10 dakika boyunca demlenerek çayının hazırlandığını ve günde bir kere tüketilebileceğini kaydetti.