Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. İlhami Çelik: "Bu sene okulların son raddeye kadar açık kalmasını istiyoruz"
"mRNA aşılarda antikor üretimi daha yüksek"
KAYSERİ - Kayseri Sağlık Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı ve Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. İlhami Çelik, Özel Tekden Anadolu ve Fen Lisesi tarafından düzenlenen "1 Usta 1000 Çırak" etkinliğine katıldı. Etkinlikte öğrencilerin sorularını yanıtlayan Çelik, yerli aşı TÜRKOVAC'ın faz-3 çalışmalarının yakında tamamlanacağını söyleyerek, "Bu sene okulların son raddeye kadar açık kalmasını istiyoruz" dedi
Özel Tekden Anadolu ve Fen Lisesi Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen soru-cevap etkinliğine Kayseri Sağlık Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı ve Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. İlhami Çelik, okul yönetimi ve öğrenciler katıldı.
"TÜRKOVAC'ın faz-3 çalışmaları yakında tamamlanacak"
Pandemi şartlarında aşının kullanılabilirliği için uzun süre beklenemeyeceğini ve bu sebeple TÜRKOVAC için acil kullanım endikasyonu uyguladıklarını söyleyen Prof. Dr. İlhami Çelik, "Aşıların geliştirilmesi biliyorsunuz ki 15 seneden önce olmaz fakat pandemi dönemlerinde mecbur olarak çok hızlı şekilde faz çalışması demeyelim ama doğrusu acil kullanım onayı veriliyor faz-3 bittikten sonra. Şu anda üretilen ve insanlarda kullanılan tüm aşıların faz-3 çalışmaları tamamlanmış durumda. Türkovac'ın faz-3 çalışmasını biz kendi hastanemizde de yapıyoruz ve kısa süre içinde bitecek. Sonuçlarına göre de acil kullanım onayı verilecek. Bu mecburi olan bir durum. Pandemi döneminde aşı için 15 sene beklemek mümkün değil. Dolayısıyla faz-1 ve 2'de güvenlik çok önemlidir. Önce küçük gruplarda ve daha sonra da binlerce insanda uygulanıyor ve bu binlerce insanda gerçekleştirdiğiniz zaman hem yan etkilerini görüyorsunuz hem de kimliği ve güvenilirliğini görebiliyorsunuz. Bunu hızlı yapıyoruz. Şimdiye kadar dünyada bu kadar hızlı aşı çalışmaları olmadı. Sinovac'ın faz-3'ünü kendi hastanemizde de çalıştık biz. Ondan sonra farklı ülkelerde de faz-3 verileri ortaya çıktı. Biz de acil kullanım endikasyonu kullanmaya başladık. Bunun tam endikasyonu alabilmesi için faz-4 yani toplumda milyonlarca insanda kullanılması gerekiyor. Bizim bunu beklemeye zamanımız yok maalesef ve o yüzden de acil kullanım endikasyonu ile kullanıyoruz" dedi.
"mRNA aşılar daha yüksek antikor üretiyor"
Çelik, mRNA yönteminin henüz yeni olduğunu fakat inaktif aşılara göre daha fazla antikor ürettiklerini söyleyerek, sözlerine şu şekilde devam etti:
"Sizlerin de koronavirüs aşısı yaptırmanız lazım. Hangisini isterseniz o aşıyı yaptırabilirsiniz ama şunu da açıklıkla söyleyebilirim mRNA aşılarının antikor düzeyleri daha iyi seyrediyor. Bunu inkar edemeyiz. Bu aşılar daha iyi antikor cevabı veriyor. İnaktif aşılarda da virüsü hastalık çıkarmayacak hale getiriyorsunuz. Bu ya ısıyla ya da bir takım kimyasal maddeler var bunlarla inaktif yani hastalık oluşmayacak hale getirirsiniz ve bunu verirsiniz. Mesela Sinovac ve ya Türkovac bu aşı türüdür. mRNA teknolojisi çok yeni bir yöntem. Virüsün spike antikorunu uyaracak bölümünü izole ediyor ve bunu vücuda enjekte ettiğimiz zaman, virüse karşı vücudu koruyacak bir spike antikoru gelişiyor. Bu aşılar çok daha kolay üretilebilir, daha fazla ve daha ucuza üretilebilir inaktif aşıya göre. Aşılara yarar-zarar yönünden bakmak lazım. Çok daha yararlıysa bunu kullanmak gerekir. Fark olarak da mRNA aşıları bağışıklık yanıtını çok daha fazla uyarır. Çok daha uzun süre ve çok yüksek miktarda antikor ortaya çıkarır."
"Okulların son raddeye kadar açık kalmasını istiyoruz"
Öğrencilerin online eğitimde daha az verimli olduklarını ve bu sebepten okulları son raddeye kadar açık tutmak istediklerini söyleyen Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. İlhami Çelik, "Burada bu kadar insan varsak ve özellikle maskemiz de yoksa virüsün bulaşmaması neredeyse imkansız. Lütfen sınıflarınızda maskelerinizi takın. Dünyanın en güzel şeyi çocuklar ve dolayısıyla bu okulların açık kalması lazım. Çocukların iyi gelişmesi gerekiyor. Ben kendi çocuklarımda da şunu gördüm, çocuklar okula gitmeyince online da o tadı alamıyorlar. Konsantre olamıyorlar eğitime. Online eğitim o kadar relax ve lakayit oluyor ki yüz yüze olan heyecan orada olmuyor. Yüz yüze eğitimde de karşınızdaki canlı insana konsantre oluyorsunuz. Bu gerekiyor zaten ve arkadaşlıklar da çok önemli. Çocuğa çocuk gerekiyor. Arkadaşları olmadığı zaman bu iş olmuyor. Kendilerini motive edemiyorlar, çalışamıyorlar ve yalnız hissediyorlar kendilerini. O yüzden de bu sene hem Bilim Kurulu'nun hem de Sağlık Bakanı'nın açıkladığı gibi, en son radde kadar okulların açık kalmasını istiyoruz" ifadelerini kullandı.