İnsan yavrusu dünyanın en hassas canlısıdır. Gün gelecek koca insanlar olacaklar ama onları yetişkinliğe hazırlamak, korumak, kollamak hepimizin en önemli görevidir. Bu yolculukta ufak veya büyük bazı sorunlarla karşılaşmamız kaçınılmazdır.
En değerli varlığımız olan çocuğumuzun sağlık sorunlarını her zaman en doğru şekilde çözümlememiz gereklidir. Hata yapmak ya da onun sağlığını riske atmak gibi bir şansımız yok. Amacım bu bilinçle çocuklarımızın sağlık sorunlarına yaklaşmak ve modern tıp bilimini en iyi şekilde takip ederek tüm yeniliklerden yararlanmaktır.
Doğumdan yetişkinliğe çocuklarımızın sağlıklı gelişim izlemleri ve tüm sağlık sorunlarında güvenilir sağlık hizmeti vermektir.
Anne Sütüyle Beslenen Bebeğin Suya İhtiyacı Var mı?
İlk 6 ay sadece anne sütüyle beslenen bebeğin, çok sıcak günlerde bile suya ihtiyacı yoktur. Çünkü tüm gıda ve sıvı gereksinimini anne sütünden karşılar. Ayrıca, anne sütü dışında herhangi bir sıvıyla midesini gereksiz yere işgal etmek, ne kadar hijyene dikkat edilse de mikrop kapmasına neden olmak istemeyiz. Elbette, emziren anne kendisi bol bol sıvı almaya dikkat etmelidir
Yürüteç Yararlı mı, Zararlı mı?
Anne babalar, bazen bebeğin yürümesini kolaylaştıracağına inanarak, bazen de onun hoşça vakit geçirip eğlenmesi için yürüteç alıyorlar. Evet, gerçekten de bebekler yürüteçte hoş zaman geçirebilirler, fakat doktorunuza danıştığında bunu onaylamadığını göreceksiniz.
Yürütecin, sanılanın aksine, yürümeyi kolaylaştırıcı değil engelleyici etkisi vardır. Çünkü kolayca hareket kabiliyeti kazanan bebek, kendisi çaba harcamaya gerek duymayacak, yürüme denemelerinden vazgeçebilecektir.
Üstelik yürüteçte; yürüme için özellikle önemli olan kalça ve üst bacak kasları değil, alt bacak kasları çalışmaktadır. Ayrıca, bebeğin takılıp düşme, önceden ulaşamadığı tehlikelere ulaşma riski vardır. Bebeğin emeklemesi, yerde yuvarlanması onun gelişimi açısından daha yararlıdır, hazır olduğunda nasılsa yürüyecektir
Diş Çıkaran Bebekte Ne Gibi Belirtiler Görülür?
Eğer bebeğiniz diş çıkarması beklenen aylarda ise ( genellikle ilk diş 4–7 ay arası gelir), çoğu yakınmasını diş çıkarmasına bağlayabilirsiniz. Ama bunların bazen dişle ilgili olmayabileceğini de bilmelisiniz. Diş çıkarmakta olan bir bebek ağrıdan dolayı keyifsiz, huzursuz olabilir, uykuya dalmakta güçlük çekebilir.
Uykularından ağlayarak uyanabilir. Artmış tükürük salgısı, her bulduğunu ağza götürüp dişetlerini kaşımak istemesi dikkat çekicidir. Diş etleri şiş görünebilir. Bebeğinizin normal iştahı azalacak, belki sadece emmek veya sıvı gıdalar almak isteyecektir.
Barsak hareketlerinde normale göre hafif artış, 38 dereceyi geçmeyen hafif bir ateş görülebilir. Fakat ısrarla devam eden bir ishal, daha yüksek seyreden bir ateş varsa doktorunuzla görüşmelisiniz.
Bebeğim Düztaban Olabilir mi?
Bütün bebeklerde o, tombik sevimli ayaklar düztaban gibi görünür. Çünkü ayak tabanındaki kavisin gelişmesi için yürümesi ve buradaki kasların çalışması gerekmektedir. Ayrıca bu bölgedeki yağ yastıkçıkları da ayak tabanına düz bir görünüm verir. Bebek büyüyüp yürüdükçe, ayak tabanı normal kavisine ulaşacaktır.
Bebeğimi Pişikten Nasıl Koruyabilirim?
Bebek cildi çok hassas olduğundan pişik, bebeklerde sık görülen bir problemdir. Özellikle antibiyotik tedavisi alırken, ek gıdalara geçiş sürecinde, sık kaka yapan bebeklerde, allerjik cilt özellikleri olan bebeklerde sıklık artmaktadır. Bebeği pişikten korumak için altının kuru tutulması çok önemlidir. Islanan veya kirlenen bezi hemen değiştirin. Kullandığınız bez, ıslak mendil ve banyo ürünlerini bir sorun olmadıkça değiştirmeyin.
Bazı ürünler bazı bebeklerin cildini tahriş edebilmektedir. Alkol içeren ıslak mendiller kullanmayın. Islak mendil kullanırken pişik olursa, bebeğin altını sadece suyla yıkayarak temizleyin.
Cildi kurutabileceği için her defasında sabun kullanmayın, günde 1 defa yeterlidir. Arada bezini açıp bekleterek, bez bölgesinin havalanmasını sağlayın. Cildin hava almasını engelleyecek kadar sıkı bezler kullanmayın. Pişik oluşmadan önce, doktorunuzun önereceği koruyucu kremlerle bebeğin cildinde bir tabaka oluşturarak tahrişi önleyebilirsiniz.
Bebeğin Parmak Emmesi Zararlı mıdır?
Hayır, bebeklerde parmak emme normal kabul edilir. Bebek, bu şekilde kendini güvende hissetmekte ve daha kolay uykuya dalmaktadır. Ayrıca, ultrason sayesinde anne karnındayken bile bebeklerin parmak emdiklerini biliyoruz. Çoğu bebek, 1 yaştan önce kendiliğinden bu alışkanlıktan vazgeçer. Bu şekilde, diş ve çene yapısında olumsuz bir etki görülmeyecektir. Ancak, 4–5 yaştan sonra da parmak emmeyi sürdüren bebekler için doktor ve diş hekiminin tavsiyesine gerek duyulacaktır. Çünkü bu yaşlardan sonra devam eden parmak emme dişler ve çene yapısında olumsuz etkilere neden olabilir.
Çocukların Kulağını Temizlemek Gerekir mi?
Hayır, aslında tam tersi çocukların kulağını temizlememek gerekir. Kulak kiri dediğimiz salgı, dış kulak yolunun normal bir salgısıdır. Bu salgı ve dış kulak yolunda bulunan minik tüyler yoluyla kulak kendi kendini temizler. Dışarıdan yapacağımız bir müdahale, örneğin kulağa pamuklu çubuk sokmak, kulağın normal temizleme mekanizmasını bozacağı için çocuklarda da büyüklerde de uygun değildir. Dış kulak yolunda görünür haldeki kiri almak yeterli olacaktır.
Yeni Doğan Bebeğe Neden Tarama Testleri Yaptırmalıyız?
Yeni doğan bebekte, topuktan birkaç damla kan alarak yapılan tarama testleri çok önemlidir. ( Bazen anne babalar, çok doğru olmayan bir terimle, bunları zekâ testi diye adlandırmaktadırlar ) Bu testlerle bebeğinizin zekâsı ölçülmez, zamanında tanınıp tedavi edilmezse bebekte zekâ geriliğine yol açabilecek iki önemli hastalığın olup olmadığına bakılır.
Sakın, 'Bebeğim iyi görünüyor, hasta olduğunu sanmam' diyerek bu testleri ihmal etmeyin! Zaten taraması yapılan hastalıklar belirti verdiğinde iş işten geçmiş olacaktır. Ülkemizde sık görülen bu iki hastalık ( fenilketonüri ve hipotiroidi ) erken saptanıp tedaviye başlanırsa, bebek sağlıklı olarak büyüyecek, zekâsı normal gelişecektir.
Topuğundan alınan bir damla kan ile belki de bebeğinizin hayatı kurtulacaktır. Bu testlerin zamanlaması da çok önemlidir. Fenilketonürinin saptanabilmesi için bebeğin birkaç gün proteinli gıda alması gerekmektedir. Henüz anne sütü gelmeden, yeterince beslenmeden kan alınırsa hastalık varsa bile normal sonuç alınabilir. Bu nedenle, çok erken alınan testlerin tekrarı gereklidir.
Anne Sütü Ne Kadar Süreyle Saklanabilir?
Özellikle çalışan anneler, sütlerini sağıp kendileri yokken de bebeklerini anne sütünden mahrum etmemek istiyorlar. Peki, sağılmış anne sütü ne kadar süreyle saklanabilir? Bu, sütün hangi koşulda saklandığına bağlıdır.
Anne sütü; 19–22 derecelik bir oda sıcaklığında 10 saate kadar, 25 derecelik oda sıcaklığında 4–6 saat, buzdolabında 8 güne kadar, buzlukta 3–4 ay, derin dondurucuda 6 ay güvenle saklanabilir.
Bebeği Kucaklamak Doğru mu?
Bazı aileler, her ağladığında kucağa alırlarsa bebeklerinin şımaracağına inanıyorlar ve bebeği kucaklamamayı tercih ediyorlar. Aslında yeni doğan bir bebeği şımartamazsınız. Eğer kucağınıza aldığınızda sakinleşiyorsa, demek ki sizin sıcaklığınıza, yakınlığınıza gereksinim duyuyordu.
Bebekler, çevrelerindekiler ağlamalarına karşılık verdikçe kendilerini iyi hisseder, temel bir güven duygusu geliştirirler. İlk 6 ayda ağlayan, bağıran bir bebek karşılık görmez, kucağa alınıp teselli edilmezse, bu güveni geliştiremez.
Ancak, ilk 6 aydan sonra kendinizi biraz geri çekip onun da kendi başına bazı şeyleri halledebileceğini görmesine fırsat verebilirsiniz.