63 yaşında kalbinin doğuştan delik olduğunu öğrendi

63 yaşında kalbinin doğuştan delik olduğunu öğrendiANKARA'da oturan Rifat Teceren (63), küçük yaşlardan itibaren yaşadığı yorgunluk hissinin son dönemde artmasıyla başvurduğu hastanede kalbinin delik olduğunu öğrendi. Teceren, ameliyatla sağlığına kavuştu.

Evli ve 3 çocuk babası emekli Rifat Teceren, küçüklüğünden bu yana yaşadığı yorgunluk hissi nedeniyle 2006 yılında hastaneye başvurdu. Hastanede yapılan kontrollerin ardından ilaç ve oksijen tüpü kullanmaya başlayan Teceren, yaklaşık 2 ay önce şikayetinin artması üzerine yeniden Medicana Ankara Hastanesi'ne başvurdu. Burada yapılan tetkiklerde Teceren'in kalbinin doğuştan delik olduğu tespit edildi. 63 yaşında kalbinin delik olduğunu öğrenen Teceren, hastanede yapılan ameliyatla sağlığına kavuştu.

'TUVALETİMİ BİLE YAPAMIYORDUM'

Rifat Teceren, ameliyat olmadan son 15 gün önce hiçbir ihtiyacını karşılayamadığını, başkasına bağımlı olarak yaşadığını söyleyerek, "Rahatsızlıklarım ilkokul çağlarımda vardı. O zamanlarda da yorgunluk hissederdim, oturur dinlenir yorgunluk hissi geçerdi. Koştuğumda, çalıştığımda yorgunluk hissi oluyordu. Bunu 50 sene boyunca yaşadım. 2006 yılından bu yana farklı zamanlarda birçok hastaneye gittim, tedavi aradım. 6 ayda bir kontrollere gidiyordum. En son Engin hocamla denk geldik. Çok perişandım. Yemek yiyemiyordum, oturduğum yerden kalkamıyordum. Oksijen tüpüyle yaşıyordum. Hiçbir ihtiyacımı karşılayamıyordum. Son 15 gün başkasına bağlı bir şekilde yaşadım. Son zamanlarda tamamen bitkin duruma gelmiştim. Tuvaletimi bile yapamıyordum. En son gittiğim hastanede 1 hafta kaldım. Şuan kendimi çok iyi hissediyorum. Şükürler olsun şimdi çok rahatım" diye konuştu.

'SAĞLIĞI MÜKEMMEL DURUMDA'

Rifat Teceren'in ameliyatını gerçekleştiren Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Engin Bozkurt, Teceren'in oksijen seviyesinin 60-70 arasında olan oksijene bağımlı bir hasta olduğunu belirtti. Hastanın uzun yıllar nefes darlığı yaşadığını ifade eden Bozkurt, "Yaptığımız incelemelerde kalbinde doğuştan bir delik olduğunu ve bu delikten kirli kanın temiz kana karıştığını, burada Rifat Bey'in oksijeninin sürekli olarak düşük seyrettiğini gördük. Hastamızın hastanede neredeyse entübe edilebilecek seviyeye kadar oksijeni düşmüştü. Hatta kendisi tuvalete gidip geldiğinde ya da yemek yediğinde oksijen seviyesi 50'lere kadar düştüğü olmuştu. Biz hastamızın birçok farklı tetkiklerini yaptırdık. Başka bir sebep bulamadık. Akciğerinde ya da kalpten gelen damarlarda problem yoktu. PFO (kalbin kulakçıkları arasındaki perdede doğumsal bir delik) olduğunu saptadık. Onun üzerine konseyimizle görüşerek bu deliği kapatmaya karar verdik. Kalpteki deliği kapattıktan sonra ameliyat esnasında bile hastanın oksijen seviyesi yaklaşık 70'lerdeydi. Cihazı yerleştirdikten sonra oksijen seviyesi 95 oldu. Ameliyatı tam 1 ay önce gerçekleştirdik. Hastamızı 2 gün hastanede yatırıp, takip ettik. Takiplerimiz sonucu oksijen seviyesi 95'in üzerinde seyretti. Şimdi hasta o dinlenme sürecini geçirdi. Sağlığı mükemmel durumda" ifadelerini kullandı. 

 

İlgili Sağlık Konuları