Ünlü isimlerin katılımıyla kalp yetersizliği farkındalık etkinliği düzenlendi

Türk Kardiyoloji Derneği, ünlü oyuncu Sarp Apak ve eski basketbol oyuncusu Serdar Çağlan'ın da katılımı ile 'Kalp Yetersizliğine Blok, Hayata 3 Sayı!' etkinliğini düzenledi. Etkinlikte kalp yetersizliği hakkında önemli açıklamalar yapıldı ve basketbol oynanarak farkındalık yaratıldı. Kalp yetersizliği, hastaneye başvuran her 2 hastadan 1'inin sonraki 5 yıl içinde yaşamını yitirdiği bir hastalık. Türk Kardiyoloji Derneği her yıl Mayıs ayının ilk haftasında 'Kalp Yetersizliği Haftası' kapsamında etkinlikler düzenliyor.

Türk Kardiyoloji Derneği, tüm dünyada artan kalp yetersizliğine dikkat çekmek için ünlü oyuncu Sarp Apak ve eski basketbol oyuncusu Serdar Çağlan'ın da katılımı ile 'Kalp Yetersizliğine Blok, Hayata 3 Sayı!' etkinliğini düzenledi. AstraZeneca Türkiye ve Roche Diagnostik Türkiye'nin destekleriyle yapılan etkinlikte Türk Kardiyoloji Derneği Kalp Yetersizliği Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Ahmet Çelik ve Türk Kardiyoloji Derneği Gelecek Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Değertekin hastalıkla ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Ardından basketbol oynanarak farkındalık yaratıldı.

Hastaneye başvuran her 2 hastadan 1'inin sonraki 5 yıl içinde yaşamını yitirdiği kalp yetersizliği; aynı zamanda 65 yaş üstü kişilerde en sık hastaneye yatış nedeni olarak saptanıyor. Bu gerçeğe dikkat çekmek amacıyla Türk Kardiyoloji Derneği (TKD) her yıl Türkiye'de Mayıs ayının ilk haftasında, 'Kalp Yetersizliği Haftası' kapsamında etkinlikler düzenliyor. Dernek bu etkinliklerde kalp yetersizliğinde farkındalık yaratmak adına hastalıkla ilgili güncel veri ve tedavi yöntemlerini kamuoyu ile paylaşıyor. Son olarak da İstanbul Ahmet Cömert Spor Salonu'nda 4 Mayıs'ta, Kalp Yetersizliği Haftası'na özel 'Kalp Yetersizliğine Blok, Hayata 3 Sayı!' sloganıyla basketbol temalı bir etkinlik düzenledi. Ünlü oyuncu Sarp Apak ve eski basketbol oyuncusu Serdar Çağlan'ın da katıldığı etkinlikte hastalıkla ilgili önemli bilgiler katılımcılar ile paylaşıldı.

APAK: BU KONUDA BEN DE ELİMDEN GELENİ YAPMAK İSTERİM

Sarp Apak, "Çok önemli bir organizasyondu. Hepimizin bir kalbi var ve kalp yetersizliği hepimiz için bir tehlike. Hem büyüklerimiz hem de bizim için. Tıp konusunda bir şey söyleyecek birisi değilim ama sadece bu olayın görünürlüğü için buradayım. Umarım kalp yetersizliğinin görünümünü artırmada biraz faydam olur. Bu konuda ben de elimden geleni yapmak isterim" dedi.

"41 YAŞINDAYIM VE YEDİKLERİME DAHA ÇOK DİKKAT EDİYORUM"

Sarp Apak sözlerini şöyle sürdürdü: "Ben de çocukluğumdan beri spor yapıyorum. Ama spor salonunda değil de daha çok koşmaya, kardiyo yapmaya çalışıyorum. Maç yapmayı, küçük koşuları seviyorum. Yemekle ilişkimi de biraz düzeltmeye çalıştım. Artık daha mantıklı yiyorum. Tabii artık 41 yaşındayım. Hem mesleğim için dış görünüşüme dikkat etmeliyim hem de çocuk sahibiyim. Çocuk olduktan sonra hayata daha da uzun tutunmak istiyorsunuz. Ailemde kalp yetersizliği olan kimse olmadı ancak babamda başka bir şekilde kalp problemi oldu. Çok şükür halloldu. Umarım bugünkü etkinliğin de birçok insana faydası olur."

"BASKETBOLU BIRAKINCA BESLENME ŞEKLİMİZİ DE SALIYORUZ"

Serdar Çağlan da "25 yıl çok ciddi şekilde spor yaptım. Boyum 2.06, kilom 123'tü. Şimdi 50 yaşına geldim. Kilo olarak 112-113'lere düştüm. Çünkü aslında kilonun ne kadar önemli olduğunu öğrendim. Ama maalesef kendi arkadaşlarım kilo vermek yerine çok daha kilo aldılar.

Çünkü çok sıkı programlar, diyetler, gece erken yatmalar, seyahatler dolayısıyla çok doğru beslenmek zorundaydık. Basketbolu bırakınca da inanılmaz bir şekilde bu işi salmak durumunda kalıyoruz. 'O zaman yememiştim şimdi yiyelim, içelim' diyoruz. Ben de bundan on sene önce doktora gittiğimde kolesterolümün çok yüksek olduğunu öğrendim. Neden? Çok tatlı yediğim için. Şimdi gerçekten çok değerli şeyler öğrendim ve burada olmaktan çok mutluyum. Ben de 'Kalp Yetersizliğinde Blok, Hayata 3 Sayı' diyorum" şeklinde konuştu.

 

EGZERSİZLERLE KOMPLİKASYONLARIN GELİŞMESİ ÖNLENEBİLİR

Kalp yetersizliği ile ilgili çeşitli bilgilendirmelerde bulunan Prof. Dr. Muzaffer Değertekin, "Farkındalık için buradayız. Çünkü hem kalp yetersizliğinden korunma hem de kalp yetersizliği şikayetlerinin azaltılması açısından fiziksel aktivasyona önem veriyoruz. Bu aktivasyonun düzenli yapılması temelde, kişileri kalp hastalığından korur. Kişi hayatının bir döneminde kalp yetersizliği ile karşılaşmışsa kullandığı ilaçlar yanında doktorlarının önerdiği uygun egzersizleri yapabilir. Bu düzenli yürüyüş, fiziksel aktivasyonun el verdiği ölçüde aktivasyon ya da basit egzersiz olabilir. Ev içinde egzersiz de olabilir. Kişi bunları ne kadar yaparsa o kadar hem kalitesi artar hem de hastalığın ileri dönemlerindeki problemlerden biraz daha korunmuş olur. ve hastalığın komplikasyonlarının da gelişmesini önleyebiliriz" önerisinde bulundu.

"KALP YETERSİZLİĞİ YAŞAYANLARIN SAYISI GİDEREK ARTIYOR"

Kalp yetersizliğinin aniden çıkan bir durum olmadığının altını çizen Prof. Dr. Muzaffer Değertekin şunları söyledi:

"Genellikle bir kalp hastalığının uzamış süreci sonucunda ortaya çıkan durumdur. Bu yüzden yapılması gereken ilk şey kalp hastalığının oluşmasını engellemektir. Bunun için de temel risk faktörlerinden korunmamız lazım. Sigara içmekten, obeziteden kendimizi korumaya çalışacağız. Bunun dışında yüksek tansiyon veya şeker hastalığı varsa bununla ilgili önlemler alacağız. Yiyecek seçimine dikkat edeceğiz. Özellikle tuz tüketimini çok kontrollü yapmamız lazım. Doymuş yağlardan uzak durmak lazım. Kalp yetersizliği toplumda giderek artıyor ve 70 yaş üzerinde yüzde 1-2'lere ulaşan bir kalp yetersizliği var. Bu sayı da artıyor ve ciddi bir problem haline geliyor.

"AŞI İLE KALP YETERSİZLİĞİNDEKİ ANİ ÖLÜM ARTMADI"

Kalp yetersizliğiyle gerçekleşen ani ölümlerden de bahseden Prof. Dr. Değertekin, "Şu sıralarda bu ani ölümler aşıyla özdeşleştiriliyor. Yapılan çalışmalar şunu gösteriyor; bütün toplum aşılandığı için bu konularda farkındalığımız arttı. 'O da aşılanmıştı başına bu olay geldi' diye bir şey yok. Eskiden de bu olaylar oluyordu ama şimdi herkes aşılı olduğu için bu olay aşılı kişinin başına geliyor. Ama tek başına yarattığı bir hastalık yok. Bilakis aşılı olanların hastaneye herhangi bir sebeple yatışı, Kovid sonrası dönemlerde azalmış durumda" açıklamasını yaptı.

"TÜRKİYE'DE KADINLARDA DAHA FAZLA GÖRÜLÜYOR"

Prof. Dr. Ahmet Çelik de "Kalp yetersizliği Türkiye'de kadınlarda bir miktar daha fazla görülüyor. Çünkü kadınlarda; diyabet, hipertansiyon, obezite gibi risk faktörleri daha fazla. Kalp yetersizliğinin belirtileri arasında nefes darlığı, efor aktiviteleri yapamama, çabuk yorulmadır. Dolayısıyla hastaneye daha geç gelenlerde ise artık ödem gelişmiş olur. Bacaklarda, karında şişliği, nefes darlığı, gece uyuyamamak gibi şikayetler olur. Kalp yetersizliği yaşayanlar ilaçla tedavi edilebiliyor. Nakil cihaz tedavisi uygulayabiliyoruz" dedi.

İlgili Sağlık Konuları

İlgili Haberler