Mevsim değişti. Ancak yaz geldi mi gelmedi mi anlayamadık. Bir gün sağanak yağışlı fırtınalı olan hava durumu, ertesi gün yerini güneşe ve keskin sıcağa bırakabiliyor. Hal böyle olunca, vücut bu dengeye alışamıyor, gerek cildimiz gerek saçlarımız alarm vermeye başlıyor. Özellikle yaz aylarında saç problemlerinde artış yaşandığı biliniyor. Peki mevsim dönümlerinde dikkat etmemiz gerekenler neler?
Kullandığımız kozmetik ürünlerden yaşam tarzımıza, yemek alışkanlıklarımıza kadar pek çok konuda özenli olmak en ideali. Organicum’un kurucusu, herbalist Işık Kırgız, saç bakımındaki hassas dengeleri anlatıyor. Organik ürün tanımlaması, günümüzde artık iyice dile yerleşti. Ancak kozmetik dünyasındaki organik tanımlamasını ne kadar biliyoruz? Kırgız, organik bazlı, sertifikalı organik bitkiler kullanılarak üretilen kozmetik ürünlerin insan bedenine zarar vermeyen, uzun vadede erken yaşlanmaya ve bedenimizde toksik birikime yol açmayan, ekolojik çevrenin korunmasına duyarlı ürünler olduğunu söylüyor. Saçlı deride çok hassas dengeler söz konusu. Kırgız, “Özellikle silikon ve türevleri, parabenler, parafin ve sentetik hormonlar kısa dönemde sanki saça hacim kazandırıyor, canlı ve parlak yapıyor gibi görünseler de uzun vadede saç köklerinin incelmesine, saç gövdesinin donuklaşmasına, kırıklara ve çatallaşmaya yol açar” diyor. Saç sorunlarının en bilinenleri dökülme, kırılma ve kepeklenme ya da çabuk yağlanma. Ancak tek başına bu da değil. Kırgız, “Kadınlar hem gündüz hem gece toplantılara, davetlere katılıyor. Bunun bir etkisi olarak daha sık boya yaptırıyor, neredeyse her gün fön çektiriyor. Hal böyle olunca sentetik kozmetik ürün kullananlar için kaşıntı, egzama ve yaralar da çok sık rastlanan sorunlar olarak karşımıza çıkıyor” diyor.