12 Ekim Dünya Artrit Günü, 1996’dan bu yana pek çok ülkede romatizma hastalarının kısıtlılıklarını duyurmak için farkındalık oluşturma günü olarak kabul ediliyor. Romatoid artrit (RA) ve ankilozan spondilit (AS) hastalarının gündelik hayatlarında karşılaştıkları zorluklar ve engellerle mücadelesini konu alan “Romatizmaya İnat Durmasın Hayat” fotoğraf yarışması sonuçları, 12 Ekim Dünya Artrit Günü’nde Türkiye Romatoloji Derneği (TRD) tarafından açıklandı. TRD Genel Sekreteri Prof. Dr. Vedat Hamuryudan hastalıklarla ilgili ülkemize ve dünyaya dair önemli verileri ve tedavi konusundaki son gelişmeleri paylaştı.
“Romatizmaya İnat Durmasın Hayat” fotoğraf yarışması, hastaların sağlıklarını olduğu kadar sosyal hayatlarını ve yaşam kalitelerini de önemli ölçüde etkileyen romatoid artrit (RA) ve ankilozan spondilit (AS) hastalıklarına dikkat çekmeyi hedefledi. Yarışmada dereceye giren çalışmaları TRD Genel Sekreteri Prof. Dr. Vedat Hamuryudan ve Mustafa Altıoklar, Koray Peközkay, Mehmet Turgut, Muammer Yanmaz gibi sinema, basın ve fotoğraf dünyasının profesyonelleri seçti.
Türkiye Romatoloji Derneği (TRD) tarafından Pfizer’in katkılarıyla düzenlenen fotoğraf yarışması, uzmanlık alanı hareket olan “Romatoloji”, “Ortopedi ve Travmatoloji” ve “Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon” hekimlerinin ve hemşirelerin katılımına açık gerçekleşti. Hastaların verdikleri mücadelenin ve tüm sıkıntılara rağmen hayatlarına devam etme çabalarının en yakın tanığı olan hekim ve hemşireler, hastaların mücadelesini kendi objektiflerinden yansıttı.
Zaman içinde hastaları hayattan çekip alan ve başkalarına bağımlı kılan romatizmal eklem hastalıklarının tedavisinde son 10 yılda önemli gelişmeler kaydedildi. İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Romatoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Türkiye Romatoloji Derneği (TRD) Genel Sekreteri Prof. Dr. Vedat Hamuryudan’ın önderliğinde yapılan basın toplantısında, Prof. Hamuryudan hastalıkların dünyada ve ülkemizde görülme sıklıklarını ve tedaviler konusundaki son gelişmeleri anlattı.
Erken tanı sayesinde, şekil bozuklukları olmadan ve sakatlık meydana gelmeden hastalığın ilerlemesinin durdurulabileceğini söyleyen Hamuryudan, bu hastalıklarda bağışıklık sistemindeki bozukluk nedeniyle vücudun kendi eklemlerini düşman olarak gördüğünü ifade ederek şöyle devam etti: “Romatoid artrit hastalığının görülme sıklığı Türkiye’de de dünyada da binde 5 civarında. Romatoid artritte iki türlü tedavi yöntemi var. Birincisi hastanın şikayetlerini gidermeye yönelik, yani ‘bugünü iyi yaşasın, ağrısı geçsin’ demek. İkincisiyse zamanla iltihap nedeniyle eklemlerde yapısal zarara yol açmadan hastalığı tamamen kontrol altına almak.
Bir diğer önemli unsur, hastaların kendilerini topluma ve aile bireylerine ifade etmekte güçlük çekmeleri. Hastaların en çok dile getirdikleri ifade ‘Aile üyelerimin beni anlamasını istiyorum’ oluyor. Çünkü onlar kronik hastalar. Ama bu hastalık, tansiyon veya şeker gibi koruyucu tedavi uygulanan bir kronik hastalık değil. RA hastaları çok fazla ağrı çekiyor. Bazıları hareket edemiyor, giyinemiyor, işe gidemiyor. Tüm bunlar da insan ilişkilerini bozabiliyor. Sosyal izolasyon, depresyon gibi sıkıntılar ortaya çıkabiliyor. Evde sürekli hasta birinin olması aile bireyleri için de zor olabiliyor. Tüm bu sıkıntıları hekimler ve hastalar olarak bizler biliyoruz ama toplum bilmiyor.“
Türkiye’de yaklaşık 200 bin Ankilozan spondilit (AS) hastasının bulunduğunu, ama bunların yüzde 40’ının hasta olduğunu bilmediğini bildiren Prof Dr. Vedat Hamuryudan, “Hastalığın en önemli belirtisi bel/sırt ağrısı olmakla birlikte, çevresel eklem (kalça) ve diğer organların (gözde üveit, inflamatuar barsak hastalığı) tutulumu da gözlenebilmekte. AS hastaları için geçerli olan en önemli risklerden biri, hastalığın seyri sırasında omurgada hareket kısıtlılığı ve şekil bozukluğu (kamburluk) gelişmesi. AS hastalığı, en üretken çağ olan çalışma çağındaki erkekleri daha sık olarak etkiliyor” diyerek daha çok 45 yaş altı erkeklerde görülen hastalığın, bel fıtığıyla karıştırıldığı için teşhisinin geciktiği ve kamburlaşmaya neden olduğunu ifade ederek herkesi uyardı.
Hamuryudan, “Romatizmaya İnat Durmasın Hayat” fotoğraf yarışmamızla toplumun bu konuya dikkatini çekmek istedik. Bunu da en iyi anlatabilecek kişiler arasında hastaların mücadelesinin en yakın tanığı olan hekimler ve hemşireler başta geliyor. Yarışmaya başvuran tüm katılımcıların hastaları en iyi şekilde anladıklarını ve anlattıklarını düşünüyorum” dedi.
Yarışmaya katılan 97 fotoğraf arasından jüri tarafından seçilerek dereceye giren eserler ve sahipleri şöyle sıralandı:
Hekimler & Hemşireler Kategorisinde İlk Üç:
1.’lik Ödülü: M. Gamze Demir / Eserin Adı: Eller