Örneğin; fiziksel olarak hareketsiz, fazla kilolu, fazla miktarda alkol tüketen, öğünleri çok işlenmiş kırmızı et, tahıl ve hayvansal yağ ağırlıklı olan bireylerde, kolon kanseri gelişme riski artış gösterdiği tespit edilmiş.
Bu konudaki iyi haber ise hayat tarzı değişikliklerinin kolorektal kansere karşı korunmaya yardım etmesidir. British Journal of Cancer Dergisi’nde yakın zamanda yayınlanan bir çalışmada, daha önceden kolon kanseri ve egzersiz arasındaki ilişkiyi araştıran 52 çalışma analiz edilmiştir. Bu analiz sonucunda, en çok egzersizi yapan kişilerde, en az egzersiz yapan kişilere oranla, %24 daha az kolon kanseri gelişme riski olduğu görülmüştür. Bu çalışmada bireylerin yaptıkları egzersiz türünün önem taşımadığı belirtiliyor. Yapılan bilimsel çalışmalarda egzersiz konusu aerobik yapmaktan, işe yürüyerek gitmeye, fiziksel aktivite içeren işlerde çalışmaya kadar çok çeşitli bir yelpazede değerlendiriliyor. Egzersiz yapmanın kolon kanseri gelişme riskini nasıl azalttığını henüz tam olarak bilinmiyor. Ancak kanser gelişim riskini azalttığı bilinen vücutta iltihaplanmanın önlemesi ve bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi fiziksel aktivitenin sağladığı faydalar arasında yer alıyor. Bu nedenle de belirtilen faydaların kolon kanserinin önlemesinde de etkili olduğu düşünülüyor. Ayrıca yapılan outdoor aktivitelerinin, yüksek oranda D vitamini depolanmasına veya barsaklarda yiyeceklerin daha hızlı hareket etmesine yardımcı olmasından dolayı kanser gelişiminin engellenmesi konusunda önemli rol oynadığını biliniyor. Hangi egzersiz türünün en uygun olduğu ya da daha fazla işe yaradığını düşünmeden, egzersiz yapmaya devam etmeliyiz. Sağlıklı bir yaşam için egzersiz yapmayı günlük hayatımızın vazgeçilmez bir parçası haline getirmeliyiz. Bunun için birçok nedenimiz var. Kolon kanseri gelişim riskini azaltması ise bu nedenlerden sadece biri.