Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Mahmudiye Atçılık Meslek Yüksekokulunun Hippoterapi Uygulama ve Araştırma Merkezi, artık uzman personeli ve sertifikalı hippoterapi uzmanlarıyla zihinsel ve bedensel engelliler ile ortopedik engelli gazilere de hizmet verecek.
Eskişehir 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı tarafından 1,9 milyon lira maliyetle inşa edilen ESOGÜ Mahmudiye Atçılık Meslek Yüksekokulunun Hippoterapi Uygulama ve Araştırma Merkezi, 2016 yılında faaliyete geçti.
Toplam alanı 90 bin metrekare olan merkezin 2 bin 800 metrekare kapalı alanı bulunuyor. 15 atın rahatlıkla bakılabileceği bir tavlaya da sahip merkezde engellilerin hazırlık yapacağı odalar, akademik ve idari personel için ofisler, bir kafeterya ile depolar yer alıyor. Hippoterapi konusunda uzman eğiticilere sahip merkez, Eskişehir Sağlık Müdürlüğü ve Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) iş birliğiyle yürütülen Bursa Eskişehir Bilecik Kalkınma Ajansının (BEBKA) Teknik Destek Programı kapsamında aralarında doktor ve psikologların da bulunduğu 17 sağlık personelini atlı terapi konusunda eğiterek, Türkiye'deki eğitimli, becerileri belgelendirilmiş uzman ihtiyacını karşılamaya çalışıyor. Merkezde, uzman personel ve eğitimci sağlık personeli tarafından kurulan özel parkurlarda atlarla bir araya getirilen zihinsel ve bedensel engelliler ile ortopedik engelli terör gazilerinin sosyal yaşama dahil olması amaçlanıyor.
"Atlar ve evcil hayvanlar iyileşmede önemli"
Türk Dünyası Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı ve AK Parti Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, atlı terapinin özellikle ortopedik ve zihinsel engellilerin vücut koordinasyon yeteneklerini geliştirmek ve sosyal ilişkilerini daha kolay yürütebilir hale gelmeleri için geliştirilmiş bir terapi yöntemi olduğunu kaydetti.
Tarih boyunca atlarla ve bütün evcil hayvanlarla insanların kurdukları münasebetlerin ne kadar sağaltıcı ve iyileştirici olduğunun bilindiğini ifade eden Avcı, "Bugün modern tıp artık, başta atlar olmak üzere bütün evcil hayvanların, kedilerin, köpeklerin insanlarla bir arada olmalarının, dostluk oluşturmalarının, arkadaş olmalarının, özellikle çocuklarımızın, zihinsel engelli ya da herhangi bir bakım sıkıntısı olan, ortopedik engelli çocuklarımızın sağaltımında, hayata tutunmalarında, hayattan zevk almalarında çok büyük katkılarının olduğunu bütün araştırmalarında gösteriyor." diye konuştu.
Avcı, Mahmudiye ilçesinin 2. Mahmud döneminde Osmanlı ordusuna süvari yetiştirilen bir yer olduğunu anlatarak, ilçenin ESOGÜ ve vakfın katkılarıyla Türkiye'deki atçılığın önemli merkezlerinden birisi haline geldiğini bildirdi.
Vakfın ESOGÜ ile 2013'de Türk Dünyası Kültür Başkenti Kalıcı Eserler Projeleri kapsamında atlı terapi merkezi oluşturduğunu aktaran Avcı, şöyle konuştu:
"Bunun için Sayın Cumhurbaşkanımıza, buranın altyapısının oluşmasında önemli katkıları olan merhum Maliye Bakanımız Kemal Unakıtan'a, dönemin valisi Güngör Azim Tuna'ya, dönemin ESOGÜ Rektörü Hasan Gönen'e, yüksekokul müdürümüz Hakan Çalışkan'a ve bütün bu çalışmalarda görev yapan eğitmenlere, programlara katılan uzmanlarımıza, çocuklarını buraya getiren velilerimize, buradan istifade eden çocuklarımıza ve buraya sahip çıkan Mahmudiyeli hemşehrilerimize teşekkür ediyorum. Bu merkez, bu araştırma verileriyle kuruldu. Burada özellikle ortopedik ve zihinsel engelli vatandaşlarımızın, eğitmenler gözetiminde yapılan program çerçevesinde atlarla kurdukları iş birliğinin onların vücutsal ve zihinsel sağaltımlarına nasıl katkıda bulunduğunu görüyoruz. Atlar da burada özel olarak rehabilitasyon için eğitildi. Binicilerin bütün hassasiyetlerini algılıyorlar. Bir süre sonra binicilerle bu atlar arasında duygusal ve çok derin bağlar oluşuyor. Atlı terapi konusunda sertifika alan sağlık çalışanları, terör mağduru ortopedik engelli gazilerimizin terapisinde de önemli rol oynayacak. Bu merkezimiz de bu konuda çok önemli olacak."
"Dünya standardında"
ESOGÜ Mahmudiye Atçılık Meslek Yüksekokulu Müdürü Doktor Öğretim Üyesi Hakan Çalışkan da merkezin dünya standardında olduğunu belirterek, şunları söyledi:
"İl Sağlık Müdürlüğümüzle yapacağımız protokol çerçevesinde sertifikalandırdığımız sağlık personelinin haftada iki gün merkezimizde görevlendirilmesini amaçlıyoruz. Merkezimize gelen engelliler, sağlık personeli tarafından raporlarına göre hazırlanan özel oyun parkurlarında atlarımız eşliğinde rehabilite ediliyor. Terör gazilerimizden oluşan bir binicilik milli takımı oluşturmayı hedefliyoruz."