Pandemi ile birlikte kanser hastalarını korumaya yönelik ek tedbirlerin alındığı Eskişehir Şehir Hastanesi Tıbbi Onkoloji Kliniği'nde, kemoterapi tedavisi gören hasta sayısı, aylık 500'e ulaştı. Salgın nedeniyle onkoloji hastalarının giriş ve çıkışlarını diğer hastalardan ayıracak şekilde düzenlediklerini belirten Uzm. Dr. İsmail Beypınar, bu sayede hastaneye ulaşan hasta sayısının arttığını ve tedavilerin sürdüğünü kaydetti. Uzm. Dr. Beypınar, "Buradaki hasta portföyümüz solid kanser türlerinden oluşuyor. Türkiye'de ruhsatlı ve endikasyonu olan tüm ilaçlarımızı burada uygulayabilmekteyiz. Akıllı ilaç tedavilerini, normal kemoterapi tedavilerini günübirlik olarak kemoterapi ünitemizde uyguluyoruz. Pandemi ile beraber kanser hastalarımızı da korumaya yönelik ek tedbirler aldık. Polikliniğimizin yerini ve onkoloji hastalarının giriş ve çıkışlarını diğer hastalardan ayıracak şekilde düzenledik. Radyasyon onkolojisi ile beraber ayrı bir alanda hizmet vermekteyiz. Ayrıca kan alma hizmetleri ve diğer hizmetleri de hastalarımızın koronavirüs ile temasını azaltmak için ayırmış bulunmaktayız. 1 yıldır devam eden bu pandemi sürecinde de hastalarımıza hizmete devam ediyoruz. Aylık ortalama 100-120 olan kemoterapi sayılarımız şu anda aylık 500 sayılarını bulmuş seviyede. Yoğun hasta trafiğimiz var" dedi.
'4 HASTADAN 1'İ KEMOTERAPİYE GELMEDİ'
Koronavirüsün Türkiye'de ilk kez görülmesinin ardından ilk 3 ay içinde her 4 kanser hastasından 1'inin kemoterapi tedavisine gelmediğine dikkat çeken Uzm. Dr. Beypınar, "Genel olarak hastalarımızda şöyle bir kaygı oluşuyor. 'Acaba koronavirüs döneminde kemoterapi verilmez mi? Gelmesek mi, tedavimizi almasak mı?' gibi. Böyle bir öneri henüz kılavuzlarda yok. Koronavirüs her ne kadar ölümcül olsa da kanser de ölümcül bir hastalık. Kanserde eğer hastalarımız tedavisiz kalırsa sağkalım süreleri oldukça azalıyor. Özellikle pandemi Türkiye'de ilk ortaya çıktığında bununla ilgili bir çalışma yaptık. Çalışmamızda neredeyse her 4 hastadan 1'i pandeminin ilk 3 ayında sebepsiz yere kemoterapi tedavisine gelmedi. Tabii burada yetersiz bilgilendirme, hastaların hastaneden ve koronavirüsten korkması etkili oldu. İlerleyen dönemlerde bu hastalarda sağkalımın nasıl olduğu, hastalık durumunun nasıl olduğu konusunda da bir çalışma planlıyoruz" diye konuştu.
'AŞI İÇİN MUTLAKA DANIŞIN'
Kanser tedavisi gören hastaların özellikle koronavirüs aşısı konusunda kendilerine mutlaka danışması gerektiğini dile getiren Beypınar, "Hastalarımıza özellikle şunu söylemek istiyorum, koronavirüsten korkmayın ve tedaviniz için gelin. Biz tedavilerimizi yürütüyoruz. Takipli hastalarımızı da gerekli olmadığı müddetçe takibe çağırmıyoruz. Düzenlemelerini biz yapıyoruz. Lütfen telefonla veya polikliniğe gelerek bilgi almaktan çekinmeyin. Koronavirüs aşılaması ile ilgili olarak da kemoterapi gören hastalarda aşılamanın daha başarılı olabilmesi için kemoterapide belli bir süre geçmesi gerekiyor. Bu nedenle kemoterapi olan hastalarımızın bize danışmalarını rica ediyoruz. Kemoterapi almayan hastalarımızın koronavirüs aşısı olmalarında herhangi bir sakınca yok" dedi.
'KÜÇÜK FABRİKA GİBİ ÇALIŞIYORUZ'
Eskişehir Şehir Hastanesi Tıbbi Onkoloji Kliniği'nde görevli eczacı İlçim Ceyhun ise hastaların ilaçlarını yüksek kalite standartlarına uygun odada hazırladıklarını söyledi. İlaç ünitesinde küçük bir fabrika gibi çalıştıklarını anlatan Ceyhun, "Hastalarımızın ilaçlarını hekimlerin uygun gördüğü ve belirttiği şekilde serumlar içerisinde hazırlıyoruz. Hazırlama aşamasında iyi ilaç uygulamaları hazırlama rehberi kapsamında yer alan tüm altın standartları uyguluyoruz. Kurumumuzda yer alan kemoterapi ilaç hazırlama odamız tamamen yüksek kalite standartlarına uygun bir odadır. Teknoloji açısından da son teknoloji ile donatılmıştır. Her türlü güvenlik önlemi yüksek seviyede alınmış bulunmaktadır. Kurumumuza ortalama aylık 500 seanslık hasta müracaatı var. Hastalarımız da çalışanlarımız da bizim için çok önemli. O yüzden bu tarz güvenlik önlemlerini had safhada alarak, ilaçları uygulama rehberindeki tüm standartlara uygun olarak hazırlamaktayız" diye konuştu.