Güneşe tapanlar, uyanın. Cilt kanseri korkutucu bir gerçek ve güneşe aşırı maruz kalmak ve yanmak, vücudunuzun erken yaşlanmasına yol açıyor. Güneşte yanma biçiminizi değiştirin ve zararlı UV ışınlarından kaçının ve güneşte ne kadar vakit geçirdiğinize dikkat edin.
Adım 1: Bronzlaşmanızı Yeniden Ele Alın Eğer sık sık solaryuma giriyorsanız hemen vazgeçin. Solaryum makinesini kanserojen, ve doğrudan fazla dozda UV ışını yüklü bir yatak olarak düşünün. Hasar görmüş derinizi düzeltin. Vitamin A içeren tropik tedavi uygulayın. Böyle yanmaktan vazgeçemiyorsanız, alternatifleri deneyin. Bronzlaştırıcıları deneyerek, kanser riskinden uzakta kalır ve hemen hemen aynı görüntüyü elde edersiniz. Bronzlaştırıcı makyaj ürünleri güvenli bir tercihtir çünkü deri tarafından emilmek yerine, derinin üstünde kalır. Sprey solaryuma girmeyin. Spreyin içindeki mikropartiküller solunabilir ve akciğerlere zarar verebilir. Bronzlaştırıcı losyon kullanmayın çünkü losyonun içindeki bazı aktif bronzlaştırıcı içerikler deri hücrelerinin DNA’sına zarar verebilir. Adım 2: Günlük Korunmasız Güneşlenme Sürenizi 20 Dakikayla Sınırlandırın İnsanların, birçok Amerikalı’nın çok az miktarda aldığı, günlük D vitamini ihtiyacını almak için güneşe ihtiyaçları vardır. Ancak güneşe aşırı maruz kalmak zarara yol açar. Koruyucu krem olmadan güneşte günlük 20 dakika kalabilirsiniz. 20 dakikadan sonra koruyucu sürmeniz gerekir. Cömert olun ve her sudan çıktığınızda veya terlediğinizde bolca tekrar sürün. SPF 30’un üzerindeki güneş koruyuculara para harcamayın. Bu seviyenin üstündeki ürünlerde ek olarak bir koruyucu olduğu kanıtlanmamıştır. Son söz: Güneşin altında fazla vakit geçirmeyin. Adım 3: Güneş Koruyucu Her güneş kremi eşit yapılmamıştır. Güneş koruyuculardaki tek en iyi içerik çinko oksit, ikincisi ise titanyum dioksittir. UV bilekliği deneyin. Bu, koruyucunuzu ne sıklıkla tekrarlamanız gerektiğini göstermenin ucuz bir yoludur. Bileklik, zamanı geldiğinde renk değiştirir. Dr. Mehmet Öz