Çift cinsiyetli doğan vatandaş yardım bekliyor
Hermafrodit Bülent'in çilesi
Dışı erkek, içi kadın
29. kez ameliyat olan Bülent, hala sağlığına kavuşamadı
KOCAELİ - Düzce'de yaşayan 38 yaşındaki Bülent Coşkun, çift cinsiyetli olarak dünyaya geldi. Dışı erkek, içi kadın olarak yaşayan Bülent, 29. kez ameliyat olmasına rağmen hala sağlığına kavuşamadı. Toplum tarafından dışlandığını, tehditlere maruz kaldığını ileri sürdü.
Düzce'nin Çilimli ilçesinde oturan 38 yaşındaki Bülent Coşkun, hermafrodit (çift cinsiyetli) olarak dünyaya geldi. Aile, çocuklarının çift cinsiyetli olduğunu fark edince hemen tedavi sürecine başladı. Yaşı ilerleyen Bülent, hastalığının zorluklarını da yaşamaya başladı. Toplum tarafından sürekli dışlanan ve çocuklar tarafından alay konusu olan Çoşkun, bunun bir an önce son bulmasını ve toplumdaki insanların kendisini anlamasını istiyor. Bülent, şiddet ve hakarete maruz kaldığı gerekçesiyle savcılığa başvurup koruma da talep etti. Hakkında 'çağrılı koruma tedbiri' uygulanmasına karar verilen Coşkun, çalışmadığını ve yüzde 61 özürlü olduğunu ifade etti. Çift cinsiyetli Bülent Çoşkun sık sık Kocaeli Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde ameliyata giriyor.
"Tedavim ömür boyu sürecek"
Hastalığı ve sonrasında yaşadığı sıkıntıları anlatan Bülent Çoşkun, "Bu 29. ameliyatım. Her ay ameliyat oluyorum, tedavim ömür boyu devam edecek. Ben doğuştan çift cinsiyetliyim, doğuştan gelen bir şey. Hastalığım ömür boyu devam edecek. İdrar yollarım iki ayda bir tıkanıyor. Bu Allah'tan gelen, doğuştan gelen bir şeydir ve yanlış tedavi olduğum içinde şu an bu sıkıntıları yaşıyorum. Doktor hayatımı mahvetti bundan 15, 20 sene önce" dedi.
"Evimin kapısı yakıldı, dövüldüm, kafa gözüm yarıldı, hep yakın çevremden tehdit altındayım"
"Allah'tan gelen bir hastalıktır bu, toplumdaki inanlar neden anlamıyor, anlayamadım" ifadesini kullanan Çoşkun, "Bununla ilgili toplumun çok büyük tepkileri oluyor. Sağlık ocağından kovaladılar çift cinsiyetli olduğum için. Evimin kapısında otururken ya da balkona çıkarken çocuklar, top Metin, diye bağırarak benimle dalga geçiyorlar. Beş seneden beridir yaşadığım sorunları hiç kimse yaşamamıştır. Evimin kapısı yakıldı, dövüldüm, kafa gözüm yarıldı, hep yakın çevremden tehdit altındayım. Evimin kapısını yıktılar, beni öldürmeye çalıştılar. Benim ailemle hiçbir sorunum yok. Ailem de benim bu sorunumu kabullenmiştir, Allah'tan geldiğini biz kabullendik ve toplumun da kabullenmesini çok istiyorum. Özgürce hayatımı yaşamak istiyorum, Allah'ıma şükürler olsun ben düzgün bir insanım. Kimseyle uğraşmak istemiyorum" şeklinde konuştu.
"150 binde 1 görülüyor"
Cinsel kimlik bozukluğu ve çift cinsiyet hastalıkları hakkında bilgi veren Kocaeli Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Üroloji Anabilim Dalı Uzmanı Prof. Dr. Melih Çulha, "Cinsel kimlik bozukluğu çok az rastlanan bir durumdur. Kişi gerek kromozom gerek fiziksel yapı olarak doğduğu cinsiyeti taşır ancak kendi cinsiyetini kabul etmez. Bu genelde ruhsal bir bozukluktur, çocukluktan başlar. Bu sonradan oluşan bir şey değildir. Mesela erkek yapıda doğan kişi erkekliğini kabullenmez, kız yapıda doğan kişi kız yapısını kabullenmez ve mutlaka diğer cinsiyete geçiş yollarını arar. Cinsel kimlik bozukluğu olanların toplumdaki oranı 150 binde birdir, yani düşük oranda gözüken bir durumdur" dedi.
"Sistematik tedavi önemli
Cinsel kimlik bozukluğunun tedavi yöntemlerinin sistematik bir yöntemle tedavi edilmesini vurgulayan Prof. Dr. Melih Çulha, "Bu hastalar psikiyatri doktorları tarafından uzun bir incelemeye tabi tutulurlar. Psikiyatri doktorlar bu kişilerin gerçekten cinsiyet değişim sebeplerinin hastalıktan dolayı mı olduğunu araştırılar. Hatta bu kişilerin kendi kimliklerini kabullenmeleri yönünde uğraşırlar" ifadelerini kullandı.
Çift cinsiyet hastalığına da değinen Prof. Dr. Melih Çulha, "Çift cinsiyet de ayrı bir hastalık ve bunlar doğuştan cinsel bozukluğu olanlar gibi tek bir cinsel kimlikte doğmuyorlar. Bunların bazen gonadal dediğimiz iki tane genital organı olabiliyor. Hem kadın hem de yumurtalığı olabiliyor. Bu kişiler doğuştan itibaren hangi cinsel kimlikte devam ediyorsa o kimlikte devam etmesi öneriliyor. Çift cinsiyet dediğimiz durum çok yaygın bir hastalık değildir ama cinsel kimlik bozukluğu daha yaygındır" diye belirtti.