Koltuk altında ele gelen sertlik, meme derisinde kalınlaşma ve kızarıklık… Kadınlarda en sık görülen kanser türü olan meme kanseri çeşitli belirtilerle kendini gösterirken bazen de sessizce ilerliyor. Görülme oranı, yaşla birlikte artan bu kanser türünde ailesel ve çevresel faktörler önemli rol oynuyor.
Memede ele gelen kitlelerin %90'ı kanser değildir
Öncelikle her tümörün kanser olmadığı iyi bilinmelidir. Tümörler iyi ya da kötü huylu olabilmektedirler. Kötü huylu tümörler, çoğunlukla operasyonla çıkarılabilir ve tedavi edilebilir. Kötü huylu tümör hücreleri yakın dokulara ve organlara sıçrayıp zarar verebilmektedir. Adet döneminden hemen önce ortaya çıkan, adetten sonra kaybolan veya boyutça küçülen yumrular ise genelde ciddi tablolara işaret etmez. Bu tür değişiklikler bazen "fibrokistik değişiklikler" olarak yorumlanmaktadır. Menopoz öncesi, kadın hormonları olan östrojen ve progesterona memenin anormal bir aşırı yanıtını yansıttığı düşünülmektedir.
Erken tanı için kendi kendine meme muayenesini ihmal etmeyin
Memede ele gelen kitlelerin %90'ı kanser olmasa da, bu durumda mutlaka bir doktora başvurulması gerekmektedir. Çünkü meme kanserinde erken tanı ve tedavi çok önemlidir. Meme kanseri kadınların dikkat etmesi gereken bazı değişiklikler yaratabilmektedir. Meme ve meme ucunda farklılık memenin yanında veya koltuk altında bir kitle veya kalınlık hissedilebilmektedir.
Koltuk altındaki lenf bezleri de memedeki, koldaki veya koltuk altındaki günlük değişikliklere yanıt verdiğinden, boyutlarında değişiklik meydana gelebilmektedir. Memede giderek büyüyen bir bölge veya yumru gibi belirtiler varsa, fizik muayene, ultrasonografi ile değerlendirilmesi ve hatta mamografi çekilmesi, ayrıca sıvı veya doku örneği alınarak incelenmesi önerilmektedir.
Aile öyküsü çok önemli
Aile hikayesinde meme kanseri olanlar hastalığın oluşması bakımından yüksek risk taşımaktadırlar. Fakat meme kanseri olan kadınların %85'inin ailesinde meme kanseri öyküsü yoktur. Aile hikayesi sadece anne, kız ve kız kardeşten oluşan yakın akrabaları kapsamaktadır. Eğer aile bireylerinden menopoza girmiş, 50 ve daha üstü yaşta meme kanseri teşhisi konmuş olan biri varsa hayat boyu risk sadece %5 artmaktadır. Eğer yakın aile bireylerinden menopoz öncesi ve iki taraflı meme kanseri olan varsa hayat boyu risk %50'dir. Meme kanseri yaygın olmamakla birlikte erkeklerde de ortaya çıkabilmektedir.
50 yaş üzeri kadınlarda daha sık görülür
Meme başındaki, çeşitli kremler kullanılmasına karşın ortadan kalkmayan, pullu, bazen kaşıntılı döküntüler iyi huylu olabilmektedir. Ancak bunların paget hastalığı adı verilen, nadir bir meme kanseri türüne bağlı olma olasılıkları da vardır. Memenin paget hastalığı genellikle bir döküntü ile başlamaktadır. Zamanla, meme başına akan süt kanalları boyunca büyüyebilmektedir. Bu durumda vakit kaybetmeden doktora başvurulmalıdır.
Yağlı ve işlenmiş gıdalardan kaçının
Kanser tedavisi sırasında ve sonrasında her gün 5 veya daha fazla porsiyon sebze ve meyve yenilmesi gerekmektedir. Beyaz un ve şeker yerine kepekli gıdalar tercih edilmelidir. Sosis, sucuk ve pastırma gibi işlenmiş etlerin tüketilmemesi gerekmektedir. İyi bir diyet ve düzenli egzersiz, sağlıklı kilonuzu korumanıza ve kendinizi daha enerjik hissetmenize yardımcı olacaktır.