Memorial Kayseri Hastanesi İç Hastalıkları Bölümü'nden Uz. Dr. Haluk Mumcuoğlu, "Yanak, dudak mukozası ile dil ve dişetlerinde oluşan oval veya yuvarlak yaralar 'oral ülser' olarak da adlandırılır. Ağız içi ülserlerin tedavi edilebilmesi için altta yatan neden ya da hastalığın belirlenmesi gerekir" dedi.
AĞIZ İÇİ YARALAR BİRÇOK NEDENE BAĞLI
"Ağız içinde sıklıkla tekrarlayabilen ve çapları 5 milimetrenin altında, sayısı birden çok olan yaralar, 7-10 gün arasında iz bırakmadan iyileşir. Çapı 1-3 santimetre arasında olanlarda ise iyileşme süresi 6 haftayı bulmaktadır. Herpes yani uçuk virüsüne bağlı olarak ortaya çıkan dudaktaki yaraların sayısı ise 100 kadar olabilmekte ve çapı 1-3 milimetre olan bu yaralar, genellikle 7 gün içerisinde iyileşmektedir. Bazı oral ülserlerin altında yatan neden, sistemik yani tüm vücudu etkileyen hastalıklar ya da ağız içindeki bir sorundan kaynaklanmaktadır. Ancak yaraların çoğunun nedeni bilinmemektedir. Oral ülserlere; genetik özellikler, yiyecek ve içecekler, ilaç alerjisi, diş ve diş eti problemleri ağız içi mukozanın bütünlüğünün bozulması, vücut direncinde azalmaya yol açan hastalıklar, fiziksel ve emosyonel stres ile travma ülseri neden olabilir. Bunun yanında yanlışlıkla ısırma, çeşitli yiyecekler, hatalı bir şekilde dişleri fırçalama, kırık dişler, kötü protezler, ağız içerisinde yaralanmaya ve travmatik ülserler nedenleridir.
DEMİR VE B 12 EKSİKLİĞİ AFT NEDENİ OLABİLİR
Folik folik asit ve B12 gibi vitamin eksiklikleri ile demir eksikliği, aftların %20'sinde önemli bir nedendir. Bazı kemik iliği, mide-bağırsak ve romatizmal hastalıklarda da oral ülserler görülebilir. Türkiye'de, orta ve uzak doğu ülkelerinde sık görülen Behçet hastalığında da oral aftlara rastlanmaktadır. Behçet hastalığında yılda 3'ten fazla tekrarlayan oral aft ve genital bölgede iz bıraktıktan sonra iyileşen yaralar, göz ve ciltte özel bulgular görülür. Bazı enfeksiyon hastalıklarında da tekrarlayan ve tedaviye dirençli oral aftlar görülür. AIDS, sifilis, tüberküloz gibi sistemik enfeksiyonların yanı sıra ağız içinde etkili bakteriyel, viral ve mantar enfeksiyonları da ağız içi ülserlere neden olur. Oral ülser şikayeti olan hastalarda; ülserin süresi, ağrılı olup olmadığı ve ilaç kullanım öyküsü sorgulanmalıdır.
AFTA YOL AÇAN HASTALIKLAR ARAŞTIRILMALI
Bu tür ülserler genellikle yanak mukozası dil ve dudak çevresine yerleşir. Sık tekrarlanan aftlarda ve genital ülserlerde, ciltte döküntülü lezyonların varlığında, görme problemi bulunduğunda, mevcut ülserlerin kendi kendine iyileşmediği durumlarda, ağız içinde kötü koku ve akıntı gibi derin enfeksiyon belirtilerinde mutlaka doktora başvurulması gerekir. Ağız içi ülserlerin tedavisinde ilk basamak, nedeninin belirlenmesi ve altta yatan hastalığın teşhis edilmesidir. Ayrıca ağız içi hijyene dikkat edilmeli, dişler düzenli fırçalanmalı ve 6 ayda bir düzenli diş kontrolü yaptırılmalıdır. Antiseptik ve ağrı kesicili gargaralar ile kortizonlu kremler, ağız içi ülserlerin tedavisinde kullanılmaktadır."