Bu nedenle bulgularının toplum tarafından tanınması tedavide zaman kaybını önler, büyük önem taşır.
İnmenin gelip geçici görme bozuklukları, tek taraflı ani görme kaybı, konuşamama, konuşmada bozukluk, anlamsız konuşma, vücudun bir yarısında kuvvet kaybı gibi belirtileri olur.
Eksik belirtileri ise yüzde güçsüzlük, kolda güçsüzlük ve konuşma bozukluğudur. Yutma güçlüğü, bulanık görme, baş dönmesi ve dengesizlik de inme belirtisi olabilir.
Acil yaklaşım gerektirir
İnme tedavisini koruyucu tedavi, akut tedavi, risk faktörlerinin tedavisi (hipertansiyon, diyabet, obezite tedavisiyle sigara ve alkol tüketilmemesi), atrial fibrikasyon olarak sıralayabiliriz. Akut tedavi kan basıncı kontrolü; özellikle 170-180 tansiyona akut müdahale edilmesi, ateşin kontrol altına alınmasıdır. Akut inme acil yaklaşım gerektirir. İlk 3-4 saatlik vakalarda trombolitik tedavi uygulanır.
İnmede hastaların yanı sıra normal ve risk altındaki kişileri de korumaya yönelik tedbirler alınmalıdır. İnme hastalarında risk faktörlerini azaltmak, yaşam tarzı konusunda bilgilendirilmelerini sağlamak da medikal tedavi ile eşdeğer önemdedir.
Doğru beslenme alışkanlığı, fiziksel aktivitenin artırılması, hipertansiyon ve kalp hastalığının düzenli kontrolü ile obeziteyi önleyecek stratejiler geliştirmek gereklidir. Bol bol su içilmesi önerilir. Devam eden bir hastalık mevcut ise hergün kontrol edilmelidir. Aritmisi olan hastalarda inme riski yüksek olduğu için farkındalık ve önlem çok önem taşır.
İnme tedavisi günümüzde etkin olarak uygulanabilmektedir. Ancak bu tedavilerin daha yaygın ve etkin olarak uygulanabilmesi için inme konusunda özel ünitelerin sayısı artırılmalıdır. İnme sonrası hastaların yeterli ve uygun rehabilitasyon tedavisi alması da çok önemlidir. İnme tekrarlayabilir bir hastalık olduğu için önlemlerin artırılması ve sürdürülmesi çok önemlidir.