Sigara, kağıda sarılmış tütün içeren ve genellikle 85-100 mm uzunluk ve 4-8 mm genişliklerinde üretilen keyif verici madde. Öfori etkisi için içilen sigara bir süre sonra fiziksel bağımlılık ortaya çıkarır.
Sigara içindeki nikotin'in bağlandığı doğuştan vicutta olan nikotinik reseptörler sigara içildikçe artar ve zamanla bunları rahatlatmak için içilen miktarda artmaya başlar. Sigara bırakılınca bu reseptörler rahatsız olur ve bir süre yoksunluk sendromu belirtileri görülür. Ancak zaman ile bu reseptörlerin sayısı azalmaya başlar ve yoksunluk sendromu belirtileri azalır.
Sigara'nın kullanan kişiye ve çevresine verdiği zarar bir çok kanıtla sabittir. Ancak fiziksel bağımlılık bırakmayı zorlaştırır. Yardımcı yöntemler olsa da en etkili bırakma yöntemi kişinin birden bire iradesi ile sigarayı terk etmesidir.
Sigaranın İçerisindeki Zehirli Maddeler:
Bunlar kanserojen maddelerdir ve en tehlikelileri arsenik, benzin, kadmiyum, hidrojen siyanid, toluen, amonyak ve propilen glikoldur. Örneğin; siyanid kesinlikle öldürücü bir zehirdir. Genel olarak bilinen maddelerden birkaçı;
Sonuç olarak ciğerlerde oluşan Katran (asfalt)'dır.
Sigaranın Vücuda Zararları
Sigara kullanımı ölümle sonuçlanabilir, ayrıca birçok organ üzerinde ve genel olarak tüm insan vücudunda sistemli zararlara yol açar.
Pasif İçicilik
Sigara kullanan kişilerin bulunduğu ortamlarda bulunan kişiler edilgen (pasif) içici olarak adlandırılır ve sigaranın zararlarından bazen içen kişiden daha çok etkilenirler. Bu durumu biraz olsun engellemek için toplu olarak bulunulan yerlerde içen ve içmeyen kişileri ayrı ortamlarda tutmaya yönelik çalışmalar vardır. Örneğin birçok restoranda sigara içilen ve içilmeyen bölümler ayrılır. Toplu taşım araçları ve bazı kapalı mekanlarda hiç içilmez. Ancak bu önlemlere rağmen sigara açık havada bile içmeyenlere zarar vermekte ve rahatsız etmektedir.