Yiyeceklerde Bulunan 3 Tehlikeli Toksin!

Şaşırtıcı yeni bir araştırmaya göre her gün yediğimiz yiyeceklerin içinde yüksek oranda zararlı kimyasallar saklı. Peki bunları tabağınızdan nasıl uzak tutarsınız?

Çevre kirliliği, hepimizi belirli bir şekilde etileyen (yemek masasında)  küresel bir kriz. Yeni araştırmalar, ton balığı salatasında, güveçte yeşil fasulyede ve hatta elmalı tartda bile yüksek seviyede zehirli kimyasallar olduğunu gösteriyor. Bu kimyasallar çocuklarımızın gelişimini tehdit ederken bizim de kalp hastalıkları, diyabet ve kanser riskimizi arttırıyor.

İyi haber şu ki, hala sevdiğiniz yiyecekleri yiyebilir ve bu ölümcül zehirlerin etkisini azaltabilirsiniz. Aşağıdaki basit adımları izleyerek ailenizin yiyeceklerini zehirlerden arındırın.

Balıktaki Civa

Balığın az yağ içermesi, protein ve beyni geliştirici Omega-3 yağ asitleri açısından zengin olmasına baktığımızda, balık yemek yapabileceğiniz en sağlıklı yemek seçimlerinden biri gibi görünüyor. Ne yazık ki, evleri (okyanuslarımız, deniz ve göllerimiz) kirletici maddelerle dolu.

En etkililerden biri de, su yosunu tarafından emildiği anda bir zehirli akümülasyon zinciri başlatan metil civadır. Küçük balık su yosununu yer, daha büyük balık küçük balığı yer ve buna benzer şekilde bu zincir civa dolu balıklar marketinize gelene kadar devam eder.

Civa kan dolaşımınıza girdiğinde direk olarak beyne gider ve sinir sistemimize saldırır. Arıtılmadığında kalıcı nöropsikiyatrik beyin hasarına, çocuklarda öğrenme bozukluklarına, otoümmün hastalıklara ve hatta kalple ilgili problemlere yol açabilir.

Civa zehirlenmesinin belirtileri;

  • Düşünme ve/veya konsantre olmada güçlük
  • Tremor (titreme)
  • Yorgunluk
  • İnsomnia (uyuyamama hastalığı)
  • Saç dökülmesi
  • Kas ve eklem ağrıları
  • Yürüyüş bozukluğu
  • El ve ayak parmaklarında uyuşma
  • Korunma Yönteminiz


    Bu belirtiler sizde yoksa bile civa yine de size zarar verebilir. Civa, plütonyumdan sonra ikinci en zehirli madde bu yüzden uzmanlar bunu beslenmenizde olabildiğince azaltmanızı tavsiye ediyor.

    Genel kural olarak, daha geniş ve yaşlıyken yakalanmış balıklar en çok civayı içeriyor. Genellikle yaklaşık 3 yaşındayken yakalanan somon en az seviyede civa (ve en yüksek seviyede Omega-3leri) içererek kendisini harika bir seçim haline getiriyor.

    Diğer küçük, genç balıklar ringa ve sardalyadır.  Balıklar arasında en çok civa seviyesine sahip olanlar, ton balığı (özellikle akorkinoz), tilefish (bir çeşit levrek) , kılıçbalığı, kral uskumru ve köpek balığıdır. Amerikan Gıda ve İlaç İdaresi akorkinoz balığının en fazla haftada bir kez tüketilmesini ve ton balığını haftada iki kereden fazla yenilmemesini öneriyor. Hamile bayanlar (veya hamile kalmayı planlayanlar) olabildiğinde yüksek seviyede civa içeren balıklardan kaçınmalılar.

    Bisfenol-A

    Çoğunlukla BPA denilen bu kimyasal sert plastikten (yeniden kullanılabilir su şişeleri gibi) oluşur ve bizi zehirlenmeden korumak için metal konserveleri astarlamak için kullanılır. Ne yazık ki, hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalar, yüksek oranda BPA’nın obezite, doğurganlık problemleri, meme ve prostat kanserleri, diyabet ve kalp hastalıklarına yol açtığını gösterdi. Daha da kötüsü, insanlar üzerinde yapılan araştırmalar da aynı sonuçları göstermeye başladı.

    Son yapılan testler %90’dan daha fazlamızın kanında ölçülebilir oranda BPA olduğunu keşfetti ve uzmanlar günde birkaç konservelenmiş yiyecek (meyve suları, bebek mamaları, meyve ve sebzeler gibi) tüketen çocukların, hayvanlarda hasara yol açan seviyelerle aynı oranda BPA’ya maruz kalabileceklerini söylüyor.

  • 7 numaralı kaplar (üzerinde her hangi bir numara olmayan plastik şişelerin hepsi 7 numara olarak kabul edilir), PC ile başlayan (polikarbonat) ve sınıflandırılmamış herhangi sert plastik kaplardan uzak durun.
  • BPA içermeyen emzik ve biberonlar alın.
  • Paslanmaz çelik veya alüminyum su mataraları tercih edin.
  • Mikrodalga fırında yiyecekleri cam kaplarda ısıtın.
  • Konservelenmiş yiyecek, içecek ve bebek mamalarına alternatifler bulun. Taze veya dondurulmuş seçmeye çalışın.
  • Böcek İlaçları

    Sürekli organik besinlerin yararlarını duymamıza rağmen, satılan bütün meyve ve sebzelerin üçte biri hala tarımsal böcek ilaçlarıyla kaplı. Haşereleri öldürmek için kullanılan bu zehirler aynı zamanda bize de zarar verebilir.

    Araştırmalar, bunlardan bazılarının (nörotoksinler) beyin ve sinir sistemimize zarar verebileceğini gösteriyor. Son yapılan bir araştırma, çocuklarda bazı tarım ilaçlarının yüksek seviyede olmasının dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB) ve otizme benzer gelişim bozuklukları riskini artırdığını ortaya çıkardı.

    Hormon işlevlerini taklit eden diğer tarım ilaçları da doğurganlığı azaltabiliyor. Ve bilimadamları son yapılan araştırmalarla, en yaygın herbisitlerden (yabani ot ilaçları) birine maruz kalmanın hayvanlarda kilo alımını %10 artırdığını keşfetti.

    Dr. Mehmet Öz

    İlgili Sağlık Konuları

    İlgili Haberler