Etiler Memorial Polikliniği İç Hastalıkları Bölümü'nden Uz. Dr. Murat Görgülü, kilo verirken yapılan hatalardan uzaklaşmak için dengeli ve sağlıklı beslenmenin bir yaşam biçimi olarak benimsenmesinin doğru olacağını belirterek konuyla ilgili ayrıntılı bilgi verdi.
İnsanlar dengeli ve sağlıklı beslenme konusunda artık daha bilinçli davranmaya başladı. Bu konuda doğru hareket etmek isteyen herkes, öncelikle bu konularda dikkatli olmalı;
Alınan besinlerin içerik ve oranları fizyolojik olmalı
Alınan enerji miktarına dikkat edilmeli
Öğünler sık ve az olarak alınmalı
Protein ve karbonhidrat oranlarına dikkat edilmeli.
Yağ sınırlamasına önem vermeli
Taze meyve ve sebze tüketimi artırılmalı
Enerji kaynağı olarak dengeli tahıl ürünleri tüketilmeli
Şeker ve tatlı tüketimi azaltılmalı
Su ve sıvı besin alımına dikkat edilmeli
Besinler, uygun saklanmalı ve uygun pişirilmeli
Düzenli egzersiz yapılmalı
Alınan besinlerin içerik ve oranları: Beslenirken fizyolojik besin piramidine mümkün olduğunca uymak gerekmektedir. Kalp ve beyin gibi yaşamsal organların ve kasların ana enerji kaynağı glikoz olduğu için, normal sağlıklı beslemede de, diyabetik durumda da, diğer metabolik rahatsızlıklar da besin içeriğinin % 50-60 kadarı karbonhidratlardan alınmalıdır. Başlıca karbonhidrat kaynakları; baklagiller, tahıllar, meyveler, sebzeler ve şekerli besinlerdir.
Günlük kalori gereksinimimizin % 15 kadarını da proteinlerden alınmalıdır. Protein insan vücudunda birçok yapının temel taşıdır. Sağlıklı kas iskelet yapısı ve hormonal durum için mutlaka belli oranda tüketilmelidir. Et, balık, tavuk, yumurta ve baklagiller başlıca protein kaynağıdır. Günlük kalorinin %15 kadarı da yağlarda alınmalıdır, ancak bunun içinde doymuş katı yağ oranı mümkün olduğunca az olmalıdır. Hayvansal besinler zaten bir miktar yağ içerir, ek olarak 1-2 tatlı kaşığı zeytinyağı tüketimi önerilebilir. Sıvı yağlar e vitamini ve içerdikleri Omega 3 ve 6 yağları içinde önemlidir.
Alınan kalori miktarı önemlidir: Alınan her fazla kalori, yağa dönüşerek vücutta depolanır ve birçok metabolik hastalığın oluşmasına neden olur. Alınacak kalori vücut kitle indeksi ve günlük aktiviteye göre hesaplanmalıdır. Öğünler: Öğünler uygun içerikte sık sıkı az az alınmalıdır. 3 ana öğün yerine 6 kez ufak öğün şeklinde beslenilmeli, besinler iyice çiğnenerek ve yavaş yavaş yenmelidir.
Protein ve karbonhidratlar: Her öğünde karbonhidrat ve protein dengeli olarak alınmalıdır. Yağlar: Özellikle katı doymuş yağ oranları % 7’nin altına düşürülmelidir. Hayvansal besinlerde zaten bir miktar yağ olduğu için bu besinlere ekstra yağ konulmamalıdır.
Enerji kaynağı: Enerji olarak kullanılacak kalori alımında taze meyve ve sebze tüketimine dikkat edilmelidir. Böylece vitamin ve posa alımı da sağlanmış olur. Tahıl ürünleri de belli oranda öğünlerde yer almalıdır. Hem kan şekerinin düzenlenmesi hem de doyma hissi oluşması açısından önemlidirler. Özellikle kepekli ve az rafine tahıllar tüketilmelidir.
Şeker ve tatlı tüketimi: Basit şeker ve şekerli ürünler günlük kalori içinde mümkün olduğunca azaltılmalıdır. Basit şekerler hem kan şekerini hızla yükseltir, hem de fazla kalori nedeniyle şişmanlamaya neden olur.
Su ve sıvı besinler: Günlük su ve sıvı tüketimi hem sindirimin düzenli olması hem de fizyolojik olayların düzgün oluşması için önemlidir. İnsan vücudundaki bir çok biyokimyasal reaksiyon su ile gerçekleşir.
Besinleri saklama ve pişirme yöntemleri: Besin maddelerinin tazeliklerini, lezzetini korumak için saklama ve pişirme tekniklerine dikkat etmek gerekmektedir. Ayrıca uygun pişirilmeyen besinlerin vitamin ve protein değerleri de azalır.
Egzersiz:İnsan vücudunun sağlam kalması ve ideal kilo için düzenli egzersiz çok önemlidir. Özellikle yürüyüş, yüzme, bisiklete binme gibi izotonik karakterde ve birden fazla kas grubunun çalıştığı egzersizler hem enerji harcama hem de vücudun direnç kazanması yönünden önemlidir.
Unutulmamalıdır ki; hem egzersiz programları hem de düzgün beslenme açısından doktor ve diyetisyen desteği almak uygun bir program yapmak açısından her zaman faydalıdır.