Diyetisyen Dilara Yıldız, Ramazan ayının başlaması ile birlikte oruç tutmanın vücut için faydalarını anlattı. 11 ay boyunca aralıksız çalışan sindirim sisteminin rahatlayacağını belirten Yıldız, “Bedenimizde depo edilen zararlı yağlar bu dönemde erimeye başlar. Vücudumuzda yenilenme gerçekleşir. Kısacası sağlıklı kişiler için oruç tutarak bedeni dinlendirmek oldukça yararlı ve sağlık için ihtiyaçtır da denilebilir” ifadelerine yer verdi. Yıldız, özellikle tansiyon, böbrek ve diyabet hastalarının sadece uzman kontrolünde, kullanmaları gereken ilaçların sahur ve iftar saatlerine uygun olarak ayarlandıktan sonra oruç tutabileceklerini ifade etti.
Ramazan Ayında beslenmenin nasıl olması gerektiği konusunda da açıklayıcı bilgiler veren Yıldız, “Mutlaka sahur yapmalı ve sahurda kahvaltı tarzı beslenilmeli, en az 2-3 bardak su içilmelidir. Gece metabolizma hızı düşük olacağından, yediklerimizin yağa dönüşmemesi için midemizi yormayacak besinler tercih edilmelidir. Örneğin, glisemik indeksi düşük ve ayni zamanda tokluk hissi sağlayacak kepek ekmeği, peynir, domates, salatalık, haşlanmış yumurta, yeşillikler, ayran ya da süt tüketilebilir. Ek olarak abartıya kaçmadan 1 porsiyon meyve de olabilir” dedi.
İftarda aniden çok ve aşırı yemekten kaçınılması gerektiğini da vurgulayan Diyetisyen Dilara Yıldız, “Orucumuzu açarken 1 bardak ılık su ve 1 hurma ile başlayabiliriz. Sonrasında 1 kase çorba ile devam edip, mümkünse 10 dakika kadar beklemeye çalışmalıyız. Gün boyu uzun süre açlık dönemi ardından metabolizmamızın yavaşlaması sebebiyle sindirim de yavaş olacaktır. O nedenle birdenbire mideye besin yüklemesi yapmak, tansiyon yükselmesine, şişkinliğe, mide-barsak rahatsızlıklarına neden olabilir” diye konuştu.
Kızartma gibi yağlı, ağırlık oluşturan yiyeceklerden kesinlikle uzak durulması gerektiğini dile getiren Yıldız, şu önerilerde bulundu:
“Ana yemeğin yanında salata olmasına özen gösterilmeli. Yemekler etli ise aşırıya kaçmadan ölçülü tüketilmeli. Yavaş yavaş iyice çiğneyerek yemeli ve Ramazan’da gaz şikayetini azaltmak için gıdalar çok sıcak veya çok soğuk tüketilmemelidir. Yemekler az sulu tüketilirse daha az yağ alınmış olur. Ödeme yol açacağından tuza dikkat edilmelidir. İftardan sonra hemen oturulmamalı, mutlaka kısa mesafeli yürüyüş yapılmalı, en azından hareket edilmelidir. Kabızlık problemine karşı lifli gıdalar tüketilmeli. İftardan yaklaşık 2 saat sonra ilk ara öğünde meyve veya sütlü tatlılar tercih edilebilir. Yine iftardan sonra ikinci ara öğün olarak yoğurt veya süt tüketilebilir. İftardan sahura kadar en az 10 bardak su tüketmeye özen gösterilmelidir.”