Migren Tedavisinde ''Akupunktur'' Devri Başladı!

Yeditepe Üniversitesi Hastanesi Akupunktur ve Tamamlayıcı Doğal Tıp Tedavileri Merkezi Yöneticisi Dr. Berna Atay, toplumda çok sık rastlanan migren tedavisinde akupunkturun da önemli bir yeri olduğunu vurguluyor.

Dünyada pek çok üniversite hastanesinde artık bilim dalı olarak kabul gören akupunktur, migren tedavisinde de başarısını kanıtlamış bilimsel bir tedavi yöntemidir.  Yeditepe Üniversitesi Hastanesi Akupunktur ve Tamamlayıcı Doğal Tıp Tedavileri Merkezi Yöneticisi Dr. Berna Atay, migren hastalığında akupunktur tedavisinin nasıl uygulandığını şöyle anlatıyor.

Migren, periyodik olarak tekrarlayan bir baş ağrısıdır. Baş ağrısı olan yüz kişiden 60’ı gerilim tipi baş ağrısı, yüzde 35’i migren, yüzde 5’i de küme tipi baş ağrısıdır. Migren, auralı ve aurasız olmak üzere ikiye ayrılır. Migren, Dünya Sağlık Örgütü’nün akupunktur ile tedavi edilebilen hastalıklar listesinin başında gelir.

Öncelikle hastadan detaylı şikâyet öyküsünü alıyoruz. İçimize sinmeyen bir alan varsa o konuda araştırma yapıyoruz. Kişideki baş ağrısının nedenini anlamaya çalışıyoruz. Çünkü her baş ağrısı migren değildir. Doğru tedavi için teşhisin kesinleşmiş olması gerekir. Biz bir üniversite hastanesi olduğumuz için diğer disiplinlerden de destek alarak kişinin hastalığıyla ilgili her türlü tetkiki yaparak kesin sonuca ulaşıyoruz.

Teşhisten sonra da akupunktura özel muayeneyi yapıyoruz. Bu muayene kapsamında sağ ve sol el bileklerinde yer alan meridyenlerdeki nabza, göze ve dile bakarız. Dedektörle kulağı tararız. Dedektör, kulaktaki patolojik noktaları bulmamıza yardımcı olan bir alettir.

Akupunkturun her tedavisi kişiye özeldir. Ortalama haftada 2–3 akupunktur seansıyla tedaviye başlarız. Hastamızın geri bildirimleri süreci belirler.

Akupunktur tedavilerimizi; örneğin fitoterapi (bitkisel tedavi), osteopati (özellikle omurga, kas, eklem gibi dokuların fonksiyonel bozukluklarında elle nazikçe düzeltilmesi, dengelenmesi), tıbbi masaj, oksijen terapi ve kolonhidroterapi (bağırsak temizliği, lavman) gibi diğer tamamlayıcı-doğal tıp yöntemleriyle birlikte de uygulayabiliyoruz. Akupunkturun klasik iğnelerine alternatif olarak lazer de yapılabiliyor.

Örneğin, iğne korkusu olanlara, çocuk hastalara veya ağrı şikâyetiyle başvuran hastalarımıza lazer akupunkturla alan tedavisi de yapabiliyoruz veya belirli frekanslarda hiç acı duymadan, özel akupunktur noktalarından bir takım faydalı maddeler salgılatıyoruz. Hangi tanı ve şikâyetle bize başvurduysa kişi, amacımız ilişkili problemin vücutta zaten doğal olarak var olan gerekli fizyolojik maddelerle tedavisidir. 

Dünya Sağlık Örgütü’nün açıklamaları ve kişisel deneyimlerim ışığında migrenin akupunktur ile tedavi edilebilen bir hastalık olduğunu söyleyebilirim.
 

İlgili Sağlık Konuları

İlgili Haberler