Tek veya her iki kulakta da olabilir ve kulağın içinden veya dışarıdan geliyormuş gibi tarif edilir.Bazı hastalıklarda işitme azlığı beraberinde ortaya çıkarken,hiç bir işitme sorunu olmadan da görülebilir.
Hemen herkes hayatının bir döneminde,hafif ve kısa süreli kulak çınlaması veya kulakta başka seslerden yakınmıştır. Gerçek anlamda kulak çınlaması da her üç kişiden birinde görülmektedir.Bunların sadece %10’unda, tedavi gerektiren uzun süreli şikayetler olmaktadır. Aynı ateş veya baş ağrısı gibi,kulak çınlamaları da bir başka hastalığa eşlik eden şikayetlerdir. Psikolojik sorunlarda da kulak çınlaması olabilir. Genellikle bir neden bulunamamaktadır. Başlamasına neden olan bir faktör veya olay bilinirse, ancak o zaman kesin sebebi söylenebilir. Kafaya alınan darbeler,kansızlık,yüksek tansiyon,stres,gürültüye maruz kalmak,yüksek dozda asprin alımı,kulak kirleri ve bazı tümörler kulak çınlamasının asıl sebebi olabilir. Nasıl oluştuğu ise bilinmemektedir,tek bilinen ise çınlamanın hayal ürünü olmadığıdır. Gündüzleri çevredeki aktiviteler ve sesler çınlamanın bir anlamda örtülmesine neden olurlar. Etraf sakinleştiğinde ise,çınlama daha yüksek ve yoğun hissedilecektir.Stresin kendisi de arttıran bir faktördür. Çınlama bir şikayet olduğundan önce neden olabilecek hastalıklar araştırılmalıdır. Bir nöroloji veya kulak burun boğaz uzmanı tarafından görülmelisiniz.İşitme düzeyiniz de bir odyolog tarafından ölçülecektir. En etkili yöntem altta yatan bir hastalık var ise onun tedavisidir. Ancak maalesef genellikle böyle bir neden bulunamadığından yapılacak şey çınlamayı tedavi etmek olacaktır. Hafif çınlamalarda tedaviye ihtiyaç yoktur. Bu kişilere ciddi bir hastalıklarının olmadığı veya sağır olmayacakları söylenmelidir. Böyle yapıldığında kolayca başa çıktıkları veya tamamen unutabildikleri görülmüştür. Diğerlerinde doktor tarafından verilecek bazı ilaçlar işe yarayacaktır.Vitaminler,hipnoz veya çınlama maskeleyiciler de kullanılabilir. Dr.Metin Okucu