Yeni jenerasyon video kapsül kolonoskopilerin sonuçlarının oldukça başarılı olduğunu dile getiren Prof. Dr. Pata, “Söz konusu kapsüller hastalıklı dokuyu yüzde 90 oranında tanıyor” diyor.
Günümüzde ölüme sebep veren en sık görülen ikinci kanser olan kalın bağırsak kanserinin tespit edilmesinde en yaygın yöntem olan kolonoskopiye alternatif olarak, Türkiye'de ilk kez Yeditepe Üniversitesi Hastanesi Gastroenteroloji Kliniği'nde video kapsül kolonoskopi uygulanmaya başlandı. İlk olarak 2000 yılında ince bağırsak hastalıklarında kullanılmaya başlanılan ve artık kalınbağırsak hastalıklarında da kullanılan video kapsül endoskopi yöntemini anlatan Prof.Dr. Cengiz Pata süreci şöyle özetliyor: “Video kapsül endoskopi uygulamasında hasta tarafından içerisinde kamera olan bir kapsül yutuluyor. Yutulan kapsülün özelliğine göre ince bağırsak ya da kalın bağırsaklar görüntülebilmekte.Hastaya aynı zamanda bir bel çantası beraberinde kayıt cihazı verilen yöntemde, yutulan kapsül organın fotoğraflarını çekerek kayıt cihazına biz hekimlerin inceleyeceği binlerce fotoğraf yolluyor. Daha sonra kapsül dışkı ile atılıyor.” İnce bağırsak hastalıklarında endoskopik işlem yerine ilk seçenek olarak video kapsül endoskopi tercih edilmesine rağmen kolon kapsüllerine geçtiğimiz yıllarda yeterince güvenle bakılmadığını belirten Prof. Dr. Cengiz Pata, I Jenarasyon kalın bağırsak video kapsül kolonoskopilerinin teknolojik yetersizlikleri nedeniyle tanı değerinin ancak %60 olduğunu ve klinik kullanımda tercih edilmediğine dikkat çekti. Prof. Dr. Pata, yeni nesil kapsüllerde başarı oranının dikkate değer şekilde arttığını söylüyor; "2011'in ilk aylarında Yeditepe Üniversitesi Hastanesi'nde kullanılmaya başlanılan ikinci jenerasyon video kapsül kolonoskopilerin sonuçları oldukça başarılı. Söz konusu kapsüller hastalıklı dokuyu yüzde 90 oranında tanıyor. Ön ve arkasında bulunan geniş açılı kamera sistemi sayesinde adeta küre gibi kayıt alabilmesi, eş zamanlı olarak kayıt cihazında kapsülün bulunduğu alanın görülebilmesi, görülen farklı dokunun boyutunun ölçülebilmesi gibi yenilikler bu kapsüllerin başarısın altında yatan sırlar." Kapsüllerin hala kolonsokopi kadar başarılı olmadığını ve her şeyden önce biyopsi almak, polip çıkarmak gibi işlemlerin kapsüllerle yapılamadığının altını çizen Prof. Dr. Pata, "Ancak son derece kolay uygulanabilen ve yüksek oranlarda tanı konabilen kapsüllerin zamanla tarama amaçlı yapılan kolonoskopilerin yerini alması hayal değil" diyor ve ekliyor: "Daha önce birçok uygulamada ülkemizde öncülük yapan kliniğimiz bu konuda da en önde koşmayı görev bilmiştir. İleriki yıllarda biyopsi alacak ve dışarıdan yönlendirebilecek kapsüllerin geliştirilmesi ile kolonoskopi işleminin ancak çok özel durumlarda kullanılabileceğini düşünebiliriz