Her HİV Pozitif AIDS Değildir!

Üstün, HIV/AIDS hakkında 1980'li yılların başına kadar çok az şey bilindiğini, ancak hastalığın zaman içinde birçok ülkeyi etkileyen kronik ve tehlikeli bir hastalık olduğu anlaşıldı!

HIV/AIDS’in, vücudun savunma gücünü zayıflatarak yıkan kronik bir enfeksiyon hastalığı olduğunu ifade eden Bayındır Hastanesi Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji Uzm. Dr. Candan Üstün, “Erken tanı, tedavinin erken başlamasını ve tedavi başarısının yükselmesini sağlar” dedi.

HIV enfeksiyonunun tanısının sıklıkla virüse özgül antikorların gösterilmesine dayanan dolaylı testlerle konduğunu belirten Üstün, “Doğrudan HIV enfeksiyonu tanısı ancak enfeksiyon etkeni virüsün gösterilmesi ile mümkündür. Bu amaçla hücre kültürü, p24 antijeni saptanması ya da nükleik asit testleri (NAT) yöntemleri kullanılır” şeklinde konuştu. Üstün şöyle devam etti;

“Tarama testlerinin sonucu pozitif ise, bu durumda en az bir doğrulama testi uygulanır. Yalnız başına tarama testlerinin pozitif olması, HIV enfeksiyonu tanısı konulduğu anlamına gelmez. HIV enfeksiyonunun tanısında kullanılan laboratuvar testleri tanımı genellikle, HIV ‘e özgü antikorların gösterilmesi anlamına gelmektedir.

Bu en az iki aşamayı gerektiren bir süreçtir. Önce tarama testleri ile antikorlar araştırılır, sonra pozitif bulunması durumunda en az bir doğrulama testi yapılır. Çalışılan kan örneğinin yanlış kişiye ait olması olasılığını ortadan kaldırabilmek için aynı kişiden ikinci bir kan örneği alınarak test edilebilir” 

Dünyada, her gün 7 bin kişinin HIV enfeksiyonu aldığının tahmin edildiğini dile getiren Dr.Üstün, Türkiye’de AIDS virüsüne karşı toplum bilincinin yaratılması ve gerekli önlemlerin alınması gerektiğini söyledi.

İlgili Sağlık Konuları

İlgili Haberler