Türkiye'de son bir haftada biri çocuk iki kişinin mantardan zehirlenerek karaciğer nakli olması, doğadan toplanan ve bilinmeyen zehirli mantarların yenildiğinde nasıl önemli bir sağlık sorunu ortaya çıkardığını bir kez daha gösterdi. Balıkesir'de arkadaşlarıyla yol kenarında bulduğu mantarı yiyen 7 yaşındaki Davut Ünal ile Karabük'te kayınvalidesinin topladığı mantarlardan yemek yaparak yiyen 3 çocuk annesi Ayşegül Aydemir'in karaciğerlerinin iflas etmesi nedeni ile nakil olması doğadaki binlerce mantar türünden bazı türlerin insan hayatını tehdit ettiğini yeniden ortaya koydu.
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Hastanesi Gastroenteroloji, Beslenme ve Hepatoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Funda Özgenç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de doğadaki binlerce mantardan 100 tanesinin zehirli olduğunu, özellikle yağmurların çok olduğu ilkbahar ve sonbahar aylarında mantarların yaygınlaştığını anlattı. Bilinmeyen cins mantarların toplanması ve yenmesi nedeniyle zehirlenmelerin geliştiğini, zehirli mantarlardaki bir toksidin karaciğer hücrelerine zararlı olduğunu ifade eden Özgenç, şöyle konuştu: "Bu zehirlenme karaciğer yetmezliğine sebep olabiliyor. Onun için vahşi mantar diye tanımladığımız mantar cinsinin yenmesi karaciğer hasarına neden olacağı gibi hayati tehdit arzetmektedir. Karaciğer yetmezliği geliştiği takdirde uygulanan destek tedavileri yanıt vermezse tek tedavi metodu karaciğer naklidir. Bu mevsimlerde yaygınlaşan mantarları aileler çok tüketiyorlar. Bu konuda çok dikkatli olunmalı. Doğada toplanan mantarlardan ziyade kültür mantarları tüketilmeli. Aileler, çocuklarını kendi başlarına mantarları toplamamaları ve yememeleri konusunda uyarmalı."
Prof. Dr. Özgenç, zehirli mantarların yenilmesini takiben 6 saatte mide ve bağırsak sisteminde sorun başladığını, bulantı, kusma şikayetlerinin başgösterdiğini, karaciğer hücrelerindeki hasara bağlı bulguların ortaya çıktığını, bu tür durumlarda hemen bir sağlık kurumuna başvurulması gerektiğini kaydetti. "Zehirli ve yenilebileni ayırt etmek çok zor" İzmir Halk Sağlığı Müdürü Mehmet Nil Hıdır ise doğal alanlarda yetişen ve yapısında zehirli madde bulunan şapkalı mantarların taze, kurutulmuş ya da konserve halinde çiğ veya pişirilerek yenilmesi sonucunda zehirlenme ve ölümlerin sonuçlanabildiğini belirtti. Zehirli ve yenebilen mantar türlerini birbirinden ayırt etmenin çok zor olduğuna ve yabani mantarların toplanıp yenilmemesi gerektiğine işaret eden Hıdır, "Ellendiğinde sararan çayır mantarlarından, DDT, turp kokusu olan orman mantarlarından özellikle uzak durulmalıdır" dedi. Hıdır, zehirlenmenin göğüs ağrısı, uykuya meyil, tansiyon düşüklüğü, bulanık görme, yüz ve boyunda kızarma, nabızda artış, karın ağrısı olarak kendisini gösterdiğini, zehirlenmelerden korunmanın tek yönteminin "doğal alanlarda yetişen mantarların değil kültür mantarlarının yenilmesi" olduğunu ifade etti.