Gıda İsrafına Dur Diyen Market

Aydın Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şükrü Karataş, Danimarkalıların, son kullanım tarihi yaklaşan, çöpe gitmek üzere olan gıda ürünlerin çok yararlı olabileceğini söyledi.

Bu yılın başlarında, Danimarka'nın başkenti Kopenhag'da ilk şubesini açan markette günlük taze ürünler değil, son kullanım tarihinin geçmesine çok az bir zaman kalmış, yanlış etiketlenmiş, zarar görmüş ya da çöpe atılmak üzere olan gıda ürünleri, yüzde 50'ye varan indirimli fiyatlarla satılıyor. Elde edilen gelir, açlıkla mücadele amacıyla dünyanın en fakir ülkelerindeki organizasyonlara aktarılıyor.

Wefood, ürünlerini süpermarket zincirlerinin de aralarında bulunduğu tedarikçilerden ücretsiz temin ediyor. Sebze, meyve, ekmek, içecek, şeker vb. birçok ürünün satıldığı markette, değişen gönderimlerden ötürü her gün aynı ürünleri bulmak pek mümkün olmuyor. WeFood'da gönüllüler çalışıyor ve bu da zaman zaman yeterli personel bulunamamasına neden oluyor.

GIDA ALANININ OUTLET'LERİ

Raf ömrü geçmiş ancak güvenirlik olarak yetkili kurumlar tarafından tüketimine onay verilmiş gıda ürünleri ucuz fiyatla tüketiciye sunulabileceğini ifade eden İstanbul Aydın Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Şükrü Karataş, "Tüketici özellikle gıda ürünlerinde son derece hassas. Ürün tercihini değiştirebileceği birçok kritere sahip. Gıda ürününde görülebilecek ekşime, doku değişikliği, nem kaybı, nem artması, bayatlama, aroma kaybı, ışıktan kaynaklanan değişiklikler, enzimik kararma, kimyasal kararama ve mikrobiyal bozulma gibi değişikliklere karşı çok hızlı tepki veriyor ve tercihini hemen değiştiriyor. Dolayısıyla o ürün de satıcı tarafından raflardan indiriliyor. Çoğunlukla da çöpe gidiyor. Oysa ürünün son satış gününde veya depolardan geri çekilme gününden sonra, gerekli güvenirlik analizleri yapılarak, sağlıklı olanları, belirli bir süre daha tüketiciler tarafından tüketilebilir. Bu süre içinde kullanma veya kullanmama kararının tüketiciye bırakılması için, "en iyi kullanma tarihi" (best if used by) veya "kullanma tarihi" (use by date) gibi tarihler de verilebilir. Bu tarz marketleri bir çeşit 'gıda outlet'i' şeklinde de değerlendirebiliriz."

"ÇÖPE GİDEN GIDANIN DÖRTTE BİRİNİ KURTARSAK…"

Prof. Dr. Karataş, "Bir gıdanın raf ömrünü belirlerken mikrobiyolojik, kimyasal, fiziksel, tat, renk, görsel gibi birçok testler yapılır bunların en hassas olanına göre karar verilir. Besin değeri açısından bir ürünün besin değeri genel olarak yüzde ellinin altına düştüğünde diğer koşullar normal de olsa o ürünün raf ömrü bitmiş olarak kabul edilmektedir. Bu nedenle raf ömrü bitmiş ürünler güvenirlik açısından yetkili kurumlar tarafından yeniden analizi yapılarak bir bozulma yoksa bu ürünlere ikinci bir raf ömrü belirlenerek daha çok ucuz fiyatlarla halkın arzına sunulabilir ve yeniden tüketilebilir" dedi.

Birleşmiş Milletler verilerine göre her yıl 1,3 milyar ton gıda maddesinin çöpe atıldığını, Kanada'da her yıl 31 milyar dolarlık gıdanın çöpe gittiğini hatırlatan Prof. Dr. Karataş, "Çok değil, bu çöpe giden gıda maddelerinin dörtte birini kurtarsak, dünyada açlık diye bir sorun kalmaz. Yetersiz beslenme ile, kronik açlıkla mücadele yollarının tartışıldığı, 805 milyon insanın kronik açlık sınırında yaşadığı bu günlerde uygulanacak böyle bir sistem, dünya genelinde açlıkla mücadele konusunda insanlığa katkı sağlayabilir" ifadelerini kullandı.



İlgili Sağlık Konuları

İlgili Haberler