Radyasyon, gebelik öncesi dönemde kadının hamile kalma sürecini olumsuz etkiliyor. Tekrarlayan ve uzun süreli radyasyon maruziyeti de anne karnındaki bebeklerin gelişimine olumsuz etki ediyor. Memorial Antalya Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Op. Dr. Zeki Salar, radyasyon ile genellikle 3 şekilde karşı karşıya kalındığını belirterek bunlardan nasıl korunulacağı hakkında bilgi verdi.
Salar, gebelik sürecinde günlük kullanılan araçların yaydığı radyasyon anne ve bebek sağlığı üzerinde olumsuz bir etkiye neden olmasa da 'her şeyin azı karar çoğu zarar' ilkesinden yola çıkarak cep telefonu ile uzun süre konuşulmaması, gece başucunda telefonla uyunmaması ve güvenlik kapılarından çok sık geçilmemesi konusunda anne adaylarının dikkatli olması gerektiğini ifade etti.
X Ray cihazlardan geçilmesi yerine klasik üst araması talep edilmelidir. Ayrıca güvenlik kapılarının ya da tomografi cihazının olduğu alanlarda çalışan gebelerin de bu dönemde başka alanlarda görev yapması daha uygun olacaktır.” diyen Zeki Salar, ”Gebeliğin ilk dönemi olan 6 ve 14’üncü haftalar arası radyasyona maruz kalma açısından en riskli dönemdir. Anne adayı gebeliğin 6’ncı hafta öncesi eğer yüksek dozda radyasyona maruz kalmışsa, 'ya hep ya hiç' kuralı işlemektedir. Bebek eğer radyasyondan etkilenmişse gebelik tutunamaz ve kanama ile sona erer. Eğer herhangi bir etkilenme olmamışsa gebelik sağlıklı bir şekilde devam eder. 6-14’üncü haftalar bebeğin organ gelişimi olduğu için adet düzeninde bir gecikme varsa ve film çekilmesi gerekiyorsa, öncesinde mutlaka kan alınarak gebelik testi yapılmalıdır.” dedi.
Zekiye Salar'ın verdiği bilgiye göre radyasyondan etkilenen bebekte;
• Kan kanseri adı verilen lösemilerde ve tiroid kanserlerinde artış görülür.
• Beyin yapısı etkilenen çocuklarda zeka geriliği, kafa çevresinde küçüklük, göz ve görme bozuklukları ortaya çıkabilir.
• Bazı bebeklerin radyasyon maruziyetine bağlı olarak karaciğer ve böbrek yapıları etkilenir. Bebekte gelişme geriliği, ileri yaşlarda her iki cinste de kısırlık görülebilir.