Amerikalı bilim insanlarınca, 0-17 yaş aralığında yaklaşık 18 bin ilaca dirençli epilepsi hastası üzerinde yapılan ve sonuçları Lancet'te yayımlanan araştırmayla, beyin cerrahisi olanlarda ölüm oranının yüzde 80 azaldığı ortaya kondu.
Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Ersin Erdoğan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, halk arasında "sara" olarak bilinen epilepsinin, anlık bayılmalarla kendini gösteren, herhangi bir zamanda ortaya çıkabilen bir sağlık sorunu olduğunu söyledi.
Epilepsinin iki türü olduğunu anlatan Erdoğan, birinin beynin tümünü etkileyen ve hastanın şuurunu bozduğunu, diğerinin ise istemsiz şekilde anlık olarak kol ve bacağını hareket ettirme gibi motor hareketlerle kendini gösterdiğini ifade etti.
Büyük epilepsi nöbetlerinde hastanın tam olarak kendine gelebilmesinin 10-20 dakikayı bulabildiğini aktaran Erdoğan, "Epilepsi, nörolojik olarak sık görülen hastalıklardan bir tanesi, 100 kişide bir karşımıza çıkıyor." dedi.
Erdoğan, çocukluk döneminde görülen epilepsinin büyük bir bölümünün belli bir yaştan sonra kaybolduğunu, erişkin döneminde ortaya çıkan epilepsinin ise beyinde lezyonlara bağlı görüldüğünü vurguladı.
Enfeksiyon, travma, tümör ya da beynin gelişimsel anomalisine bağlı yan bir enfeksiyona bağlı epilepsinin gelişebildiğini anlatan Erdoğan, kişinin 3-5 saniye donuk şekilde bir yere bakması, kol ve bacakların kasılması, ağızdan köpük gelmesi, ağzını şapırdatması, istemsiz şekilde ellerin hareket etmesiyle hastalığın belirti verdiğini söyledi.
Erdoğan, birden fazla bayılma hikayesinde mutlaka hekime başvurulması gerektiğinin altını çizerek, tedavide kullanılan ilaçlarla nöbet geçirilmesinin azaltılmaya çalışıldığını ve hastanın 2-5 yıl içinde nöbet geçirilmemesi durumunda ilaç tedavisinin sonlandırılabildiği bilgisini verdi.
Bazı hastaların ilaca dirençli olduğundan tedavinin sürekli olduğunu ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu:
"Yüzde 30'luk bir hasta grubunda ise ilaca direnç söz konusu olabiliyor. Eğer hasta ilaca direnç gösteriyorsa mutlaka ve mutlaka epilepsi cerrahisi açısından inceleme yapılması gerekiyor. Bu hasta grubunda da kimileri ameliyata uygun olmuyor. Bu kişiler için beyin pili yöntemi uygulanıyor. Beyin pili de nöbet sıklığını azaltıyor.
Bu nedenle yüzde 30'luk hasta grubundan yarısından azına cerrahi yapabiliyoruz. En sık yapılan beyin cerrahi ameliyatı, şakak lobunu ya da bunun içindeki bir bölümü çıkartmak şeklinde oluyor. Eğer hasta buna adaysa bu cerrahide başarı oranı yüzde 90'lara yakın. Önemli olan odağı belirlemek ve hastanın cerrahiye uygun olup olmadığını saptamak."
Cerrahide önemli gelişmeler olduğunun altını çizen Erdoğan, ameliyatın yapıldığı yerde bir kesi izi olduğunu ama bunun da zamanla geçtiğini söyledi.
Erdoğan, "Cerrahide, yaşla ilgili bir sınır yok, üç aylık hasta da ameliyat edilebilir. İlaca dirençli epilepsi hastalarının ve ailesinin mutlaka bu cerrahiyi yapan bir hekime başvurması ve cerrahi açısından değerlendirilmesi gerekiyor. Bu kişilerin sadece nöroloji uzmanı tarafından değerlendirilmesi yetmiyor. Bu nedenle ilaç kullanmasına rağmen nöbetleri devam eden hastaların, mutlaka epilepsi cerrahisi yapan merkezlere başvurması gerekiyor." önerisinde bulundu.
"Epilepsi tedavisi alanlarda ölüm oranları karşılaştırıldı"
Erdoğan, epilepside ilaç ve cerrahi tedavilerinin başarılarını ortaya koyan yeni bir bilimsel araştırmanın sonuçlarının açıklandığını söyledi.
Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD) 0-17 yaş aralığında yaklaşık 18 bin ilaca dirençli epilepsi hastası üzerinde yapılan ve sonuçları dünyanın en yüksek etkili akademik dergisi olan Lancet'te yayımlanan araştırmada cerrahi başarısı üzerine önemli sonuçlar elde edildiğini aktaran Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bu araştırma, 2004-2020 yılları arasında gerçekleştirildi ve sonuçları yeni yayımlandı. Araştırma kapsamında hastalar, sadece ilaç tedavisi alan ve cerrahi uygulanan grup olmak üzere ikiye ayrıldı. Cerrahi yapılan grubun da bir kısmını sadece beyindeki lezyonu çıkartmak için ameliyat olanlar, diğer kısmını ise beyin pili takılanlar oluşturdu.
Araştırmayla epilepsi tedavisi alanlarda ölüm oranları karşılaştırıldı. Araştırma, ilaca dirençli hastalarda beyin cerrahi yapılmadığında bu hastaların ölüm oranlarının arttığını ortaya koydu. Beyin cerrahisi olan ilaca dirençli epilepsi hastalarında ölüm oranın yüzde 80 azaldığı belirlendi. İlaç tedavisi alanların 10 yıllık yaşam süresi yüzde 86 iken, beyin cerrahisi olanlarda bu oran yüzde 99'a yakın olarak belirlendi."