Kanser nedeniyle göğsü alınan kadına 6 yıl sonra karın dokusundan yeni bir meme yapıldı.
Gaziantep'te yaşayan Ayşe Çetin, 6 yıl önce 30 yaşındayken göğsünde fark ettiği kitle nedeniyle başvurduğu hastanede meme kanseri olduğunu öğrendi. "Çocuklarım için hayata tutunmalıyım" diyerek hastalıkla mücadele eden Çetin'in, ameliyatla sağ memesi koltuk altı dokusuyla beraber tamamen alındı.
Kemoterapi ve ışın tedavisi ile kanseri yenen Çetin, zaman geçtikçe memesinin yokluğunun sıkıntısını hissetmeye başlayınca en son Gaziantep Üniversitesine (GAÜN) başvurdu.
GAÜN Tıp Fakültesi Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Mutaf ve ekibi, hastaya 7 saat süren cerrahi operasyonla, besleyici damarlarıyla birlikte karın bölgesinden aldıkları doku ile yeni bir meme yaptı.
Karnından alınan kendi dokusuyla yeniden memeye kavuşan Çetin, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde taburcu olmanın mutluluğunu yaşarken, "Dünyanın en mutlu kadını ben oldum" dedi.
İdeal Bir Görünüme de Kavuşuyorlar
Prof. Dr. Mutaf, düzenlediği basın toplantısında, "son derece titizlikle yapılması gereken ve mikro cerrahi deneyimi gerektiren bir girişim" olarak nitelendirdiği ameliyatla, hastaya silikon protez veya benzeri, yabancı malzeme kullanılmadan, sadece kendi dokularıyla vücuda meme yaptıklarını söyledi.
Yöntemin hastaların doku alınan karın bölgelerinin "karın germe" işlemiyle kapatılmasıyla karın derisindeki sarkma ve yağ fazlalıklarından kurtularak, ideal bir karın görünümüne de kavuştuğunu dile getiren Mutaf, şöyle devam etti:
"Meme kanseri sonrası en büyük problem hastanın alınan memelerinden dolayı yaşadığı eksiklik duygusudur. Bu 'yarım insan' olma hissiyatı hastanın tüm hayatını etkiliyor. Zira meme kadın için çok kıymetli ve kadın cinsiyetinin sembolü. Memesini kaybeden kadın, bir anlamda kadınlığının bir bölümünü de kaybetmiş gibi hissediyor. Özellikle genç hastalarda bu çok daha dayanılmaz bir durum. Dolayısıyla kendi dokularından normalini taklit eden bir meme oluşturmak için çok çaba harcıyoruz. Bu ameliyat sırasında hastaya aynı zamanda, yöntemin zorunlu bir parçası olarak estetik karın germe ameliyatı da yapılmış oluyor. Bu da hastalarımızı mutlu eden ayrı bir kazanım."
Operasyonda yer alan Yrd. Doç.Dr. Mustafa Nihat Koç da her 8 kadından birinin, hayatının bir döneminde meme kanserine yakalandığını belirterek, bu konuda erken teşhisin önemine dikkati çekti.
İhmal edildiğinde hastanın sadece memesini değil, hayatını da kaybedebildiğine işaret eden Koç, ameliyat hakkında bilgi verdi.
Hastanın 7 saat süren operasyonun ardından memesine kavuştuğunu vurgulayan Koç, "Hastamız tamamen devlet imkanlarıyla yapılan ameliyatla yeni bir memeye kavuştu. Biz toplumda kanser sebebiyle memesi alınan ve böyle bir tedavi arayışı içinde olan çok sayıda kadının olduğunu biliyoruz. Hastalarımız bu konuda çaresiz olmadıklarını bilsinler" diye konuştu.
"Eşime karşı mahcubiyet hissediyordum"
Yaklaşık 6 yıl sonra yeni memeye kavuşan Çetin, bir gün kendi kendine kontrol ederken göğsünde bir kitle fark ettiğine belirterek, yaşadığı şoku anlattı.
Tetkikler sonrası meme kanseri olduğunu öğrendiğinde dünyasının başına yıkıldığını belirten Çetin, "Ama 3 çocuğum vardı ve onlar için yaşamalıydım. Onları büyütüp, güzel günlerini görmeliydim. Böylece hastalıkla mücadelem başladı. Ameliyat masasına yatarken, çocuklarım ve eşim gözlerimin önüne geldi. Onların bana ihtiyaç duyduğunu biliyordum. Kendimden çok onları düşünerek, bu hastalıktan tamamen kurtulmam için dua ederek ameliyata girdim" dedi.
Ameliyatın ardından başlatılan zorlu bir tedavi sürecinden sonra kanseri yendiğine işaret eden Çetin, zaman geçtikçe alınan memesinin eksikliğini gerek fiziki, gerekse de psikolojik olarak sıkıntı vermeye başladığını vurguladı.
O günlerde kendisini eşine karşı mahcup hissettiğini dile getiren Çetin, şöyle konuştu:
"Kendimi yarım ve eksik hissediyor, sürekli bunun moral bozukluğunu yaşıyordum. Bu şekilde geçen 6 yıllık bekleyişin ardından yapılan operasyonla sağlığıma kavuştum. Tam da Dünya Kadınlar Günü'nde tedavim tamamlanarak taburcu olacağım. Dünyanın en mutlu kadını benim. Böyle bir günde dünyanın en anlamlı hediyesini aldım. Çok mutluyum. Desteği için sevgili eşime ve doktorlarıma teşekkür ediyorum."
Daima Eşinin Yanında Oldu
Hastanın eşi Bilal Çetin ise hastalık ve tedavi sürecinde daima eşinin yanında olduğunu söyledi.
Toplumda eşi gibi memesi alınan birçok kadın bulunduğunu ancak bunların sıkıntılarını dile getiremediğine işaret eden Çetin, "O insanların neler yaşadıklarını yakından bilen biri olarak, böyle bir ameliyatın mümkün olduğunun topluma duyurulmasının, eşimle aynı durumdaki insanlara umut ve cesaret vereceğine inandığım için konuşuyorum" dedi.
Böyle durumlarda eşlerin birbirine verdiği desteğin oldukça önemli olduğunu ifade eden Çetin, şunları kaydetti:
"Biz bu konuda çok zor günler geçirdik. Eşim 6 yıldan beri hep bu günün hayalini kuruyordu. Her ne kadar destek olmaya, moral vermeye çalışsam da yeni bir elbise alsam giymek , toplum içine çıkmak istemiyordu. Eskiden yaptığımız gibi denize, havuza gidemiyorduk. Çok üzüldüğünü ve sürekli bunun eksikliğini çektiğini biliyordum."
En son başvurdukları GAÜN Tıp Fakültesinde Prof. Dr. Mutaf ve ekibi sayesinde eşinin normal bir hayat sürecek sağlığa kavuştuğunu vurgulayan Çetin, "Allah'a çok şükür şimdi çocuklarım ve ben çok mutluyuz. Eşim de bu Dünya Kadınlar Günü'nde sağlığına kavuşmanın mutluluğunu yaşıyor" dedi.
Konuşmanın ardından Mutaf ve ekibi, sağlığına kavuşan hasta ve eşi ile bir araya geldi. Bilal Çetin ise Kadınlar Günü dolayısıyla eşine çiçek verdi.