Peygamber Efendimizin Tıbbi Nebevi'de uyguladığı hacamat (kan aldırma) tedavisi günümüzde giderek yaygınlaşıyor. Alternatif tıp uygulamaları kapsamında bazı devlet hastanelerinde doktorların ve sağlık görevlilerinin de uygulamaya başladığı hacamat yılda en az iki kere ilk bahar ve son baharda aylarında yaptırılıyor. Ayrıca boyun fıtığı, ağır metal zehirlenmesi, romatizma, kireçlenme gibi bazı hastalıkların tedavisinde 3 ayda bir yaptırılarak da kullanılan hacamat yöntemi, zihin duruluğu içinde uygulanıyor. Dr Ender Saraç,
"Vücudun yenilenmesi, ağır metallerin gitmesi, toksinlerin giderilmesi için pratik ve ucuz, yan etkisiz bir yöntem. Ben çok sayıda hastamda, migren, sedef hastalığında, ödemde, yorgunlukta, cilt ile alakalı sıkıntılarda, ağır metal zehirlenmelerinde özellikle, romatizma ve kireçlenme de çok faydalarını gördüm. Dolunay'dan sonraki hicri ayın tek günlerinde hacamat yapılması tavsiye ediliyor. Muharrem ayındayız. Muharrem hacamatları da devam ediyor. Ben de bugün hacamat yaptırdım. Çok rahatladım, kendimi kuş gibi hafif hissediyorum" dedi.
Hacamat, vücudun belirlenen noktalarında bir neşter ucu vasıtası ile küçük çizikler atılarak, bunların kupa ile çekilmesi ile vücuttan kan alınması anlamında geliyor. Duasını bilenler okuyarak, manevi olarak da şifa için geleneksel olarak uyguluyor.