Depresyon Kalp Ritmini Bozmuyormuş!

Kardiyoloji uzmanı Doç. Dr. Ahmet Akyol, sanıldığının aksine ritm bozukluğunu depresyonla ilişkilendirmenin zor olduğunu öne sürerek, ''Yıllarca ritm bozukluğu yaşayanlar, hastalıklarının psikolojik kökenli olduğuna inandırılıyor, gereksiz yere uzun yıllar antidepresan tedavisi görüyorlar" dedi.

Kalbin dakikada 60-100 defa kasıldığını ifade eden Akyol, "Kalpteki ritm bozukluğu, çarpıntıya neden oluyor bu da depresyon ve panik atak belirtisi olarak görülüyor. Kalp ritmi bozulan kişiler bu nedenle yıllarca panik atak ve depresyon tedavisi görüyor" dedi.Çarpıntı şikayeti olanların kalp ritmlerinin incelenmesi gerektiğini vurgulayan Akyol, kalp hızının artmasının her zaman ritm bozukluğu olmadığını, eğer kişi kalp atışlarını hissediyorsa bunun çarpıntının oluşması anlamına geldiğini belirtti.

Akyol, hastaların başvurduğu başlıca şikayetler arasında çarpıntı, kalp atışlarında düzensizlik, nabız yavaşlığı, baş dönmesi, göğüs ağrısı, yürüdüğü zaman nefes darlığı oluşması gibi şikayetlerin yer aldığını söyledi.

Kalbin elektrik sistemini tutan hastalıkların, çarpıntı ataklarını kolaylaştırdığını belirten Doç. Dr. Akyol, "Sanıldığının aksine ritm bozukluğunu depresyonla ilişkilendirmek zor. Yıllarca ritm bozukluğu yaşayanlar, hastalıklarının psikolojik kökenli olduğuna inandırılıyor, gereksiz yere uzun yıllar antidepresan tedavisi görüyorlar.

Ancak bazı kişilerde, psikolojik faktörler, bazı tür ritm bozukluklarının ortaya çıkmasını kolaylaştırıyor.

Çarpıntı, taşikardi, ritm düzensizliği oluyorsa mutlaka ritm sorunu var mı, başka kalp hastalığı var mı araştırmak gerekiyor" diye konuştu.

Doğru tanının konulması için öncelikle hastanın hikayesinin düzgün bir şekilde alınması gerektiğini, bununla beraber eğer mümkünse ritm bozukluğu sırasında kişinin nabzını saymasının önemli olduğunu belirten Akyol, kişinin kalbinin ritminde bir düzensizlik olup olmadığını fark etmesinin de ipucu verdiğini söyledi.

Ayrıca kalp damar hastalığı, kalp kapak hastalığı, yüksek tansiyon, tiroit, kansızlık olup olmadığına bakılması gerektiğine dikkati çeken Akyol, ritm bozukluğu sırasındaki EKG kayıtlarının, çarpıntısı sık olup, uzun süre devam edenlerde faydalı olduğunu söyledi.

Ritm bozukluğunun EKG ile yakalanmasının her zaman mümkün olmayabileceğini anlatan Akyol, "Ritm bozukluğu uzun süre devam ediyorsa, elektro çekilmesi büyük faydalar sağlayabiliyor. Çarpıntı şikayetiyle ritm bozukluğu şüphesiyle gelen hastada çarpıntı olmasa da EKG’nin çekilmesi faydalı olabiliyor" dedi.

Ritm bozukluklarının tanısında "holter" cihazının kullanıldığını ifade eden Akyol, bu cihazın özelliğinin hastanın üzerinde 24-72 saat kalması, kalp ritmini kayıt altına alması olduğunu kaydetti.
 

İlgili Sağlık Konuları

İlgili Haberler