YEŞİM SERT KARAASLAN - NASA ve Uluslararası Uzay İstasyonu'nda kullanılan ve sanal gerçeklik imkanı sunan Microsoft Hololens gözlüğü, dünyanın sayılı merkezlerinin ardından Türkiye'de ilk kez, Hacettepe Üniversitesi'nde (HÜ) anatomi eğitimlerinin ardından cerrahi alanında kullanılmaya başlanacak.
HÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Deniz Demiryürek tarafından yürütülen proje kapsamında, MR, tomografi, PET gibi radyolojik görüntüler üç boyutlu modellenerek, tanı ve cerrahi tedavi planlamalarında kullanılmak üzere dijital gözlüğe yüklenecek.
Cerrahi sırasında hekimin ameliyat ettiği organın radyolojik görüntülerini, tüm açılardan 3 boyutlu olarak görmesine olanak sağlayan dijital gözlük, başta beyin ve ortopedi cerrahi olmak üzere tespiti çok zor olan tümörlerin bulunduğu ameliyatların başarılı bir şekilde yapılmasına imkan sağlayacak.
HÜ Tıp Fakültesi'nde hizmete giren ve Rektör Prof. Dr. Haluk Özen tarafından açılışı yapılan "Karma Gerçeklik Laboratuvarı"nda öğrenciler, anatomi eğitimlerinde bu teknolojiyi kullanabilecek.
Projenin yürütücülüğünü üstlenen HÜ Tıp Fakültesi Anatomi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Deniz Demiryürek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu projenin, Türkiye'de bir ilk olduğunu ve dünyada da sayılı tıp fakültesinde kullanıldığını söyledi.
Hololens gözlüğünün yüksek bir teknoloji ürünü olduğunu ve tamamen dijital olarak sanal bir gerçeklik elde ettiğini ifade eden Demiryürek, projenin bir yazılım ortaklığı ve Microsoft Türkiye Ofisi'nin desteğiyle hayata geçirildiğini anlattı. Demiryürek, "Bu, çok pahalı olan ve yüksek teknolojiyi içinde barındıran Microsoft Hololens gözlüğü. Bununla sanal gerçeklik artırılarak bulunulan ortama adapte ediliyor ve hologrofik olarak görüntüyü kişinin önüne getiriyor." dedi.
Bu teknolojinin kullanılması için herhangi özel bir mekana ihtiyaç duyulmadığını, verilerin yüklü olduğu gözlüğün takılmasının ardından istenilen yerde kullanılabileceğini belirten Demiryürek, tamamen hastanın gerçek verileriyle çalışıldığını ifade etti.
Demiryürek, şunları kaydetti:
"Hasta verilerine ait modellemeler kullanılıyor. Dolayısıyla, herhangi bir ameliyat planlanmak istendiğinde, gözlük gözde olduğu sürece, ameliyat sırasında cerraha, ameliyatın planladığı gibi olup olmadığına ilişkin takip imkanı veriyor. Cerrahi işlemi yaparken, ihtiyaç duyduğunda daha önceden hastadan alınan radyolojik görüntüleri gözünün önüne getirebiliyor. Bu şekilde çok daha güvenli bir şekilde ameliyata devam edebiliyor."
Dijital gözlüğün, tüm cerrahi branşlarda kullanılabileceğini belirten Demiryürek, "Örneğin, riskli bir akciğer tümörü ameliyatında, hastanın ilk olarak radyolojik, bilgisayar tomografi ve MR'a ait görüntüleri alınacak. Bu görüntüler ışığında bir modelleme yapılacak ve söz konusu tümörün bulunduğu organ, bilgisayar ortamında sanal olarak yaratılacak. Yani, gerçek veri sanal olarak hazırlanacak. Bu bilgiler de söz konusu yüksek teknolojik gözlüğe aktarılacak." diye konuştu.
Demiryürek, şu bilgileri verdi:
"Hekim, öncelikle model üzerinde ameliyat planlamasını yapacak. Ameliyat sırasında ise cerrah bu gözlüğü takarak, ameliyatın planlanan şekilde ilerleyip ilerlemediğini değerlendirebilecek, yapılan işlemlerin doğruluğunu irdeleyebilecek, kontrol edebilecek. Tereddütte kalması halinde, hastanın gerçek radyolojik görüntüsünü gözlük ile gözünün önüne getirerek, ameliyatta nasıl ilerleyeceğine, komplikasyona fırsat vermeksizin, güvenli bir şekilde karar verebilecek."
"Ameliyat sırasında hastanın tüm verilerine ulaşılabiliyor"
Söz konusu dijital gözlüğün, cerrahide kullanılmasıyla önemli avantajlar elde edilebileceğini vurulayan Demiryürek, "Öncelikle hekime, ameliyat sırasında hastaya ait tüm verilere ulaşabilme imkanı sağlayacak. Planladığı süreci takip etme imkanı veriyor. Tedavi başarısını artırıyor." dedi.
Prof. Dr. Demiryürek, dijital gözlüğü, isteğe bağlı olarak, ya ameliyatı yapacak cerrahın ya da ameliyatta yer alan bir başka hekimin takmasıyla birlikte ilerlenebileceğini kaydetti.
Demiryürek, gözlüğün tıp eğitimine de önemli katkı sağlanacağını belirterek, sanal gerçeklik sayesinde aynı anda çok sayıda öğrencinin eğitim alabileceğini söyledi. Görüntüler, üç boyutlu olduğu için gözlüğü takan öğrencinin, ilgili organı dilediği gibi inceleyebildiğini, her açıdan bakabildiğini ve yaklaşabildiğini anlatan Demiryürek, öğrencilerin bunu birebir kullanabileceklerini aktardı.
Dijital gözlükte yer alan 3 boyutlu görüntülerin, aynı zamanda ortamdaki bilgisayara da eş zamanlı olarak 2 boyutlu yansıtılabildiğini de belirten Demiryürek, kullanıcının komutuyla görüntünün yakınlaştırılıp uzaklaştırılabildiğini, büyütülüp küçültülebildiğini söyledi.
Demiryürek, aynı zamanda bu teknikle gözlükte kayıtlı olan görüntüye ilişkin, ortamda istenilen yerde simülasyonun da yapılabildiğini dile getirdi.
Dünyada araç tasarımında da kullanılıyor
Microsoft Hololens gözlüğünü NASA, Uluslararası Uzay İstasyonu'nda kullanıyor. Bu şekilde, yeryüzündeki bilim insanları, üzerinde çalıştıkları şeyi astronotun gözünden görebiliyor.
Ford otomobil fabrikası da araç tasarımını Hololens gözlüklerle yapıyor.