Hayat kalitesini düşüren boyun ve kol ağrılarından korunmanın yolları aslında çok basit.
Boyun ağrısı sadece boyuna lokalize olabileceği gibi kol ağrısıyla birlikte de olabilir.
Konya Özel Fizik Tedavi Rehabilitasyon Merkezi Uzmanı Dr. Nagihan Yararoğlu, Boyun ve kol ağrıları hakkında bilgi veriyor.
Boyun ve kol ağrılarının üçte bir kadarı tekrarlar.
Bel ağrısına göre boyun ağrısının sıklığı daha az ve çok az sakat bırakıcıdır.
Çok sayıda bozukluk boyun ağrısına neden olur.
Başlıca boyun ağrısı sebepleri şunlardır:
Boyun zorlanması, doğumsal anomaliler, tümörler, travma, osteoporoz (kemik erimesi), dejeneratif (yıpranma) bozukluklar (kireçlenme, boyun fıtığı gibi), enfeksiyöz lezyonlar (tüberküloz, bruselloz gibi), yumuşak doku romatizmaları, torasik çıkış sendromları, iltihaplı romatizmalar (Romatoid Artrit, ankilozan spondilit gibi), psikolojik bozukluklar, iç organlardan yansıyan ağrılar (kalp, akciğer, safra kesesi hastalıkları sonucu). Bunların içinde en sık boyun ağrısı nedeni boyun zorlanmasıdır.
Boyun zorlanması
Travmalar ve kötü postür sonucu gelişen boyunda lokal ağrı ve tutuklukla karakterize bir klinik tablodur.
Alışılmamış bir hareket yapmak, sportif aktiviteler, bilgisayar kullanmak, kitap okurken yapıldığı gibi boyunu uzun süre sabit konumda tutmak, yatarak televizyon seyretmek, uygun olmayan yastık ve yatakta yatmak gibi nedenler zorlanmaya (servikal strain) yol açabilir.
Boyunun arkaya doğru normal eğriliği kas spazmı nedeniyle düzleşir. Hareketler ağrılı ve kısıtlıdır. Radyolojik tetkikler genellikle boyunda düzleşme dışında normaldir. Patolojinin yumuşak dokuda ve dejeneratif değişiklikler(kireçlenme)in başlangıç döneminde olduğu düşünülür.
Boyun zorlanması kısa süreli istirahatla düzelebilirse de ağrı kesici, iltihap giderici ilaçlar ve kas gevşeticiler vermeyi gerektirebilir. Yararoğlu, Ağrı ve kas spazmının azaltılmasında, fizik tedavi araçları oldukça yararlıdır. Tekrarların önlenmesi için kötü postür düzeltilmeli ve kas gücünü arttırıcı egzersizler verilmelidir.
Boyun kireçlenmesi
Boyun omurgasını meydana getiren yapıların dejenerasyonu (yıpranması) sonucu ortaya çıkan ve buna bağlı sinir ve damar bozukluklarını da içeren klinik tablodur.
Yaşlanma, boyun hareketleri ve pozisyonları, travmalar ve ruhsal gerginlikler yastıkçıkların yapısını ve beslenmesini bozar ve sonunda değişik derecelerde yastıkçıkları yıpratırlar. Belirtiler 18 yaşından itibaren görülebilir ve sıklığı yaşla artar. 50 yaşından sonra iyice belirginleşir. Başlıca belirti ve bulgular boyun ağrısı, tutukluk, kas spazmı, hassasiyet ve hareket kısıtlılığıdır.
Ağrı boyundan başa da yayılabilir. Spondiloza bağlı sabah tutukluğu kısa sürelidir. Çoğunlukla bir kaç dakikada geçer. Sinir kökü basısı olduğu zaman kola yayılan ağrı, uyuşma, karıncalanma, soğuk veya sıcak hissi, iğnelenme olur. Omurilik basısı olursa yürüme güçlüğü, ellerde beceriksizlik ve denge bozukluğu olabilir. Boyundan beyine giden damarların bası altında kalmasıyla baş dönmesi, kulak çınlaması, bulanık görme, baş ağrısı, bayılma nöbetleri, bulantı ortaya çıkar.
Boyun kireçlenmesinin tedavisinde başlangıç döneminde kısa süreli istirahat yapılmalı, ağrı kesici romatizmal ilaçlar ve kas gevşetici ilaçlar kullanılabilir. Bu dönemde boyun sıcak tutulmalı, gerekirse sıcak su torbaları kullanılabilir. Hastanın ağrısı geçmiyorsa fizik tedavi yöntemleri uygulanabilir. Hastanın postürü ve günlük yaşam aktiviteleri düzenmelidir.
Boyun ağrılarının tanısında görüntüleme yöntemleri (düz grafi, bilgisayarlı tomografi, MR, ultrasonografi), sintigrafi, elektrofizyolojik yöntemler (EMG) ve laboratuvar tetkiklerinden yararlanılır.
Boyun fıtığı
Sanıldığı kadar sık görülmez. Omurgada görülen fıtıkların %95'i belde, %3-4'ü boyunda, %1'i sırtta görülür.
Boyun fıtığı; omurlar arasında bulunan disk denilen yastıkçığın yırtılarak içindeki çekirdeğin dışarı taşıp sinir köklerine bası yapması ve boyun ağrısı ile birlikte kol ağrısının ortaya çıkmasıdır. Bazen de ağrı sırta, göğse yayılabilir.
Ağrı ile birlikte kolda uyuşma, karıncalanma ve kuvvetsizlik görülebilir. Ağrı öksürmekle, hapşırmakla artar, istirahatla azalır. Tanıda MR yardımcıdır. Tanı ayrıntılı bir hikaye, fizik muayene ve MR ile konabilir. Başlangıç döneminde kısa süreli istirahat yapılmalı, ağrı kesici romatizmal ilaçlar ve kas gevşetici ilaçlar kullanılabilir. Bu dönemde boyun sıcak tutulmalı, gerekirse sıcak su torbaları kullanılabilir. Hastanın ağrısı geçmiyorsa fizik tedavi yöntemleri uygulanabilir.
Fizik tedavi yöntemlerinden özellikle traksiyon fıtıklaşan kısmın yerine gelmesini sağlayabilir. Manüplasyon, lokal kortizonlu ilaç enjeksiyonu veya ozon enjeksiyonu uygulanabilir. Hastanın postürü ve günlük yaşam aktiviteleri düzenmelidir.
Boyun kaslarını kuvvetlendirici egzersizlere hemen başlanmalıdır.
Boyun ağrısından kurtulmak ve yakalanmamak için şu önerilere uyulması gereklidir:
• Otururken boynunuzu destekleyin. Çalışırken masaya ve tezgâha yakın oturarak başınızı eğmeden veya aşırı yukarıya kaldırmadan düz konumda tutun.
• Yatarak televizyon seyretmeyin.
• Bilgisayar monitörünü göz hizasına göre ayarlayın. Uzun süre bilgisayar başında kalmayın.
• Yastık çok yüksek veya çok alçak olmamalı. Sırt üstü yatarken boyun arkasındaki boşluğu yastıkla doldurun. Yan yatarken yastığı boyun köküne çekin.
• Boyun ve sırt kaslarını gevşek tutmaya çalışın, stresten uzak kalın.
• Boynunuzu uzun süre aynı pozisyonda tutmayın. 20-25 dakikada bir hafif boyun hareketleri yapın.
• Yüzüstü yatmayın.
• Düzenli egzersiz yapın.