Bel ağrılarının çoğu birkaç ay içinde iyileşmekle birlikte %10'u kronikleşir.
Konya Fizikon Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi'nden Dr. Ayşe Nur Tekin, Bel ağrısı ağır iş yapanlarda, uzun süre ayakta veya oturarak çalışanlarda, şişmanlarda, ileri yaşta, titreşime maruz kalanlarda (özellikle motorlu araç sürerken), uzun yol şoförlerinde, sigara içenlerde, hamilelerde, işini sevmeyerek yapanlarda daha sık görülür. Bel ağrılarının %90'ı mekanik kaynaklı ağrılardır. Mekanik kaynaklı ağrı beli oluşturan yapıların zorlanması ve deforme olması sonucu oluşur.
Tekin, Bel ağrısının en sık sebebi mekanik, bunun da en sık sebebi kas kaynaklı ağrılardır. Kaslardaki aşırı zorlanmaların zedelenmelere yol açması, aşırı kullanım sonucu gelişen kas yorgunluğu, bel kaslarının sürekli kasılması ve spazmı, kullanılmamaya bağlı kaslardaki kondisyon kaybı sonucu kas ağrısı oluşur. Bele destek vermeden öne eğilerek oturmak, aynı pozisyonda uzun süre kalmak, ani sıcaklık değişiklikleri, bele dikkat etmeden gelişigüzel ve aşırı iş yapmak kas kaynaklı ağrılara yol açabilir.
Omurların arasındaki disklerin görevi
Omurların arasındaki kıkırdağa disk adı verilir. Bu diskin içyapısında bozulma diskojenik ağrıya yol açar ve kronik bel ağrılarının önemli bir kısmını (%39) oluşturur. Diskin nispeten peltemsi olan iç kısmının taşmasına bel fıtığı denir. Taşan kısım bel ağrısı ve/veya bacaklara giden sinirlere baskı yaparak bacaklarda ağrıya yol açabilir. Ciddi vakalarda idrar ve bağırsaklara giden sinirler baskı atında kalarak idrar, gaita kaçırma şikayetleri görülebilir. Maalesef toplumumuzda bel ağrısıyla bel fıtığı neredeyse aynı tutulmaktadır. Gerçek bel ağrılarının sadece %5'i bel fıtığıdır. Bel fıtıklarının da çok az bir kısmı mutlaka cerrahi gerektirir.
Dr. Ayşe Nur Tekin, Belin faset dediğimiz omurların arka taraflarının birbirleriyle eklem yaptığı kısımların zorlanmasıyla belde ağrı olabildiği gibi kalça, kasık, uyluk ve dize kadar inen ağrı olabilir. Faset bozuklukları diskte, disk bozuklukları fasette rahatsızlık oluşturabilir.
Bel kayması zincir kemiklerinin birbirinden arkaya veya öne doğru uzaklaşması durumudur. Doğuştan, travma, yaşla beraber omurların yapısında bozulma ya da enfeksiyon veya kemik hastalıklarının sonucu oluşabilir.
Kanal darlığı özellikle 50 yaşından sonra görülür. Bacaklara giden sinirlerin geçtiği omurilik kanalındaki darlık sonucu sinirlerin sıkışmasıyla oluşur. Yürümekle bel ve bacaklara inen ağrı olup hastaların 15 dakikadan daha fazla yürüyememeleri tipiktir. Bu hastalar öne doğru eğilerek yürürler ya da yürürken sık sık oturup dinlenmek zorunda kalırlar.
Kemikte bir kırık oluncaya kadar sessiz bir hastalık olan osteoporoz yani kemik erimesi varlığında ani yüklenmeler sonucunda omurgaların birinde veya bir kaçında omurga alttan ve üstten sıkıştırılmışçasına çökme kırığı ile ani ağrı oluşabilir.
Nur Tekin, Ankilozan spondilit özellikle bel bölgesini tutan iltihaplı romatizmal bir hastalıktır. Ağrının dinlenmekle artması, hareketle azalması ve belde bir saatten fazla süren sabah tutukluğu hastalığın en belirgin özelliklerindendir. Bel ağrısıyla beraber boyun, kalça, diz, ayak bileği, topukta ağrılar olabilir. Erken dönemde tanısının konulması zor olsa da ilerleyici ve sakat bırakıcı bir hastalık olduğundan uygun tedaviye bir an önce başlanması bir o kadar önemlidir.
Sakroiliak eklem dediğimiz sağrı ve leğen kemiklerinin eklemleştiği yerdeki rahatsızlıklar da klinikte bel ağrısı şeklinde görülebilir.
Ruhi bakımdan gerilim, stres, korku ve pişmanlık halinde olanlarda bel kasları ve damarları devamlı kasılı halde tutup bel ağrısı yapabilir.
Bel fıtığı ameliyatı geçirmiş ama hastanın ağrısı devam ediyorsa veya bir süre sonra tekrar ağrısı oluşmuş ise bu durum ameliyatta fıtıklaşan kısmın yeterince çıkarılamaması, ağrının kaynağı olan fıtık bölgesine veya bölgelerinden birine müdahale edilmemiş olması, ameliyat yerinin mikrop kapması, ameliyat bölgesinde yara yerinin iyileşmesini sağlayacak dokuların gereğinden fazla çoğalıp etraftaki ağrılı yapılara baskı yapması sonucu oluşur. Ayrıca psikolojik yapısı bozuk olan kişilerde uygun yapılan ameliyatlardan sonra istenilen rahatlama sağlanamayabilir.
Bel ağrısına eşlik eden ateş, kilo kaybı, belli bir noktada kemik ağrısı, gece ve istirahattaki ağrı, sabah belde özellikle yarım saatten fazla süren tutukluğun olması, akciğer, prostat, meme kanseri kuşkusu ileri tetkik gerektirir.
Karın içindeki damar problemleri, idrar yollarındaki taş, tümör, enfeksiyonlar, kalın barsak, pankreas hastalıkları, mide ülseri iç organ kaynaklı bel ağrısı sebepleridir.
Bel ağrılı bir hastada bacakların arasındaki bölgede eğer tarzında his kusuru, önemli derecede ve tedricen artan kuvvet kaybı, idrar ve büyük abdest problemlerinin olması ciddi bir durumu gösterir.
Tekin, Beli ağrıyan bir kişi ağrısı nedeniyle işten izin alıyorsa, etrafındakilerden ağrısı var diye fazladan destek görüyorsa bu durum bilinçaltında ağrıya eğilimi arttırabilir.
Bel ağrılı bir hastada amaç kronik bir bel ağrısının önüne geçmektir. Bundan dolayı bel ağrısı başlar başlamaz nedeni araştırılıp bir an önce tedavisine başlanmalıdır. Tedavi edilmeyen durumlarda beyinde ağrı hafızası oluşabileceğinden ileride ağrıyı azaltmak daha zor olabilir, kronik bir ağrı beynin ağrı algılama sistemlerinde hassasiyet oluşturabilir.