Bazı duygular vardır şiirlere ilham olan… Bir şair der ki cümlesiyle başlayan ve 'hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil' mısrasıyla biten bazen…
Şiirlerin, şarkıların yegane ilham kaynağı olan, onu anlatmaya cesaret edemedikleri için sözcüklerin köşe bucak kaçtığı ve kalpte bir deprem yaratan duygu… Düşünmeden söyleyebiliriz ki bunun adı AŞK'tır. AŞK BİR DELİLİK HALİDİR…Önce kalp atışlarınız hızlanır. Avuçlarınız terlemeye, elleriniz titremeye başlar. Ya gözleriniz ona kitlenir ya da gözlerinin içine bakacak cesareti bile bulamazsınız. En sonunda da tüm bedeninizi o büyülü duygu sarar. Evet, aşk böyle başlar ve vücudun verdiği tüm bu tepkilerin aslında bilimsel bir zemini vardır. Aşk kimyasal bir tepkime olup insanların hormonlar tarafından yönetildiği komplike bir süreçtir. Sadece sembolik gibi görünse de vücudumuzda ölçülebilir değişikliklere neden olur. Örneğin çok daha mutlu ve çok daha pozitif oluyoruz. Gün içinde hayal kurmak için daha fazla zaman ayırıyor hatta bazı geceler bunun için uykusuz bile kalıyoruz. Aşk gerçekten de üzerimizde güçlü etkiler bırakıyor ve bıraktığı etkilerin izleri kolay kolay silinmiyor.AŞK VAZGEÇİLMESİ EN ZOR BAĞIMLILIKTIR!Dopamin beynin zevk alma hormonudur. Kumar, sigara ve uyuşturucu bağımlılığında rol oynadığı gibi aşkta da hissettiğiniz duygulardan sorumlu olan hormon dopamindir. Aşık olan çiftlerin mutlu ve enerjik olması çok miktarda salgılanan dopamin hormonunun eseridir.Dopamin hormonu aşk kimyasalı olarak da bilinir. Bu tanımlamadan da anlaşılacağı gibi aşk duygusuyla doğrudan bağlantılı olan bu hormon yüksek miktarlarda salgılandığında aynı zamanda noradrenalin denilen ve dikkati, kısa süreli hafızayı, hiperaktiviteyi, uykusuzluğu ve hedef amaçlı davranışları da tetikliyor. Aşık olunca; dokunmak, öpmek ve sarılmak çok daha anlam kazanıyor…Oksitosin hormonu, aşık olunca devreye giren bir diğer güçlü hormon. Vücudumuzda birçok tepkimeye yol açan bu kimyasal, çifleri sakinleştirerek onları birbirine bağlıyor. Haliyle dokunma, öpme gibi eylemler daha fazla önem arz ediyor. Ayrıca cinsel dürtüleri de harekete geçiren oksitosin, partnerler arasındaki çekim gücünü arttırıyor.