Anal fissür, sert kalın bir dışkının anüsü yırtması ile ortaya çıkmaktadır. Hastalığın önlenebilmesi için tuvalet ihtiyacının asla ertelenmemesi ve fast food’dan uzak durulması çok önemlidir. En önemli tedavisi cerrahi ameliyat olan anal fissür, kadınların güzelleşmek ve gençleşmek için kullandığı botoks ile de tedavi edilebilmektedir.
Memorial Şişli Hastanesi Genel Cerrahi Bölümü’nden Op. Dr. Sertaç Demirel, “Anal fissürün botoksla tedavisi” hakkında bilgi verdi. Sert ve katılaşmış dışkının anüsten çıkımı sırasında yaptığı yırtık, anal fissüre neden olur. İshal ve anorektal bölgenin inflamasyonu ( iltihaplanması) da, anal fissürün oluşmasının diğer nedenidir. Makattaki kasların anormal şekilde kasılmasına bağlı olarak hasta çok şiddetli ağrı sorunu ile karşı karşıya kalır. Bu kaslar kasıldığında, hasta büyük tuvaleti yaparken popo kasları yeterince gevşemediği için sanki orada bir şey kopuyormuş, yırtılıyormuş gibi ağrı çeker. Bu durum, hastalığın en önemli şikayetidir. Hastalık tedavi edilmezse sosyaliteyi tamamen bozar. Hasta, tuvalet sonrası 1-2 saat ağrı sorunu yaşadığı için, korku yaşamaya başlar. Tuvalete gitmeyi ertelediği için de bağırsaktaki dışkı daha da sertleşir. Sert dışkı, hastaya çok büyük ağrı krizleri yaşatabildiği için tüm yaşam kalitesi olumsuz etkilenir. İş yoğunluğunun artmasıyla birlikte insanların bağırsak alışkanlıkları da değişmektedir. Büyük tuvalet ihtiyaçları ne yazık ki zaman kaybı bahane edilerek ertelenmektedir. Bu erteleme devam ettikçe beyin bir süre sonra bağırsaklara ileti göndermez. Çünkü ileti gittiğinde kişi bunu dikkate almamaktadır. Bunun sonucunda büyük tuvalete çıkma süresi uzar. 4-5 gün sonra tuvalete çıkıldığı zaman da bağırsakta bekleyen dışkının suyu emilmiş olur ve dışkılamada zorluk yaşanır. Kronik kabızlığı olan kişiler büyük tuvalete çıktığında, bağırsakları yeterince boşalmamış ve hala büyük tuvaleti var hissi yaşar. Bunlara bağlı olarak anal fissür çatlak riski de artmaktadır. Anal fissürde akut dönemde oturma banyoları etkili bir iyileşme sağlar. Hastalık 4 ile 6 haftalık bir durumdaysa medikal yöntemlerle tedavi mümkündür. Ancak 6 haftadan sonra medikal tedavinin başarısı düşer. Yeni bir çatlak, % 70 -80 oranında medikal tedavi ile başarıyla giderilmektedir. Ancak hastalık kronikleştikçe, çok ağrısal dönemlerde medikal tedavi denense de yine cerrahi girişim ile hastalığın tedavisi sağlanmaktadır. 6 haftadan uzun bir süre devam eden sorunda artık cerrahi girişim uygulanmalıdır. Kişinin büyük tuvaletini yaptığı sırada yanma ve acı hissettiğinde hemen bir doktora başvurması, erken tedavi ile ameliyat olma riskinden kurtulmasına olanak sağlar. “Gençlik iksiri” botoksa, anal fissür tedavisinde de başvurulmaktadır. Botoks, hastaya ciddi ağrılar yaşatan ve anormal bir şekilde kasılan kasların gevşetilmesi için kullanılmaktadır. Belli bir dozda ve miktarda uygulanmaktadır. Kas mekanizması olan her yerde kullanılabildiği için anal bölgedeki kaz spazmlarını da çözmek için tercih edilmektedir. Spazmı ortadan kaldırmak için iç kas bölgesine botoks enjekte edilmektedir. Kas spazmı çözüldüğü zaman da, dar yerden geçen dışkının oluşturacağı vurgu da yok edilmektedir. Dışkı yumuşatıcı ilaçlarla da yaralanma giderilmekte, o bölgedeki kısır döngü ortadan kaldırılmaktadır. Botoksla hasta iyileşme sürecini daha rahat tamamlamakta ve o çatlak iyileştiği zaman da tedavi sonuçlanmaktadır. Toksinin süreçsel ömrü olduğu için etkisini kaybettiğinde, spazm ve kasılma mekanizması tekrar devreye girmektedir. Bu nedenle toksin etkisi sürecinde iyileşmenin tamamlanmış olması gerekir. Anal fissür akut dönemdeyken botoks tedavisi uygundur. Eğer hastalık kronikleştiyse, botoksla tedavinin başarı oranı düşer. Kronik dönemde botoks; kasları gevşetir, ağrısal dönemi bitirir ama iyileşme sürecine olumlu bir etki etmez. Hastalık akut dönemdeyse ve hastanın ameliyat riski çok yüksekse, hasta ameliyattan korkuyorsa tabi ki botoks, çok iyi bir alternatif tedavidir. Botoksun bilinen bir yan etkisi yoktur. Hastalığın durumuna göre hekimin kararı ile kullanılacak doza karar verilir. Hasta botoks enjeksiyonundan sonra ki ayakta yapılan bir tedavidir, hastanede yatmaz ve evine gidebilir. Bir insanın günde 1 ya da 2 kez büyük tuvalete çıkması normaldir. Bunun için bağırsak terbiyesi çok önemlidir. İnsan, belli bir saate konsantre olduğu zaman beynin komutu ile o saatte uyanabiliyorsa, her gün aynı saatte de büyük tuvalet ihtiyacını giderebilir. Bunun için; “İşyerme geç kaldım”, “Tuvaletler kirli” gibi bahanelerle aslı tuvalet ihtiyacı ertelenmemelidir. Beynin, her gün büyük tuvalet ihtiyacı komutu vermesi için de kişinin bağırsak terbiyesi yapması etkili olur.