Op. Dr. Yaşar Okan Akın, "Düzenli uyku ile kalple ilgili problemlerden, akciğerle ilgili problemlerimizden en basiti bir kalp krizinden, akıl ve ruh sağlığıyla ilgili problemlerimizden, demansla ilgili problemlerden kendimizi koruyabilmekteyiz" dedi. İnsanları akıl ve ruh sağlığından, kalp sağlığına kadar her alanda etkileyen uyku sağlıklı bir yaşam için olmazsa olmazlardan. Korona virüs sürecinde yaşanan uyku sorunları, insanlarda stres bozukluğu, anksiyete, gerginlik gibi durumlara neden oldu. Günde 5-6 saat uyuduğunu söyleyen bir vatandaş, "Uyku yeterli değil tabii ki de. Gün içerisinde fazla yoğun olduğum için spora gidiyorum farklı aktivitelerim var. Çok iyi olmuyor. Aynı zamanda yasakların olmasıyla da onları çok araya sıkıştırmam gerekiyor. Gün içerisinde yorulma oluyor" derken, günde 10-12 saat uyuduğunu belirten bir diğer vatandaş ise "Şimdi evde olduğumuz için sürekli oturur vaziyeteyiz ya da yatar vaziyetteyiz. O yönden uyku düzenimiz bozuldu. Sürekli uyumak istiyorum. Pandemi dönemi insana tembellik getirdi. Düzenimize de bozdu. Yorgun sinirli hissediyorum. Canım hiç bir şey yapmak istiyorum. uyumak istiyorum sürekli kısaca" dedi.
"Korona virüs süreci daha tahammülsüz olmamıza sebebiyet verdi"
Konunun uzmanı Op. Dr. Yaşar Okan Akın, korona virüs süreciyle birlikte bedeni yorgunlukların azaldığını dile getirerek "Bunlara bağlı uyku yapımız, uyku süreçlerimiz değişti. Gece daha geç saatlere kadar ilerleyen oturma şekli, sabah daha zor uyanmalar. Bu ister istemez konsantrasyon güçlükleri anksiyete, gerginlik hissi ve bazı stres hormonlarının salınımının artmasına bağlı da gün içerisinde daha stresli daha tahammülsüz olmamıza sebebiyet verdi" şeklinde konuştu. Ayrıca uyku süresinin kişiden kişiye değiştiğini söyleyen Dr. Akın, ortalama 7-9 saat aralığının yetişkin bir kişi için yeterli olacağını belirtti.
"Düzenli uyku ile kendimi akıl ve ruh sağlığıyla ilgili problemlerimizden koruyabilmekteyiz"
Düzenli uyumanın insanı birçok hastalıktan koruduğunu dile getiren Op. Dr. Akın, "Kardiyopulmoner problemlerden kalple ilgili problemlerden, akciğerle ilgili problemlerimizden en basiti bir kalp krizinden, akıl ve ruh sağlığıyla ilgili problemlerimizden, demansla ilgili problemlerden kendimizi koruyabilmekteyiz" ifadelerini kullandı. "Yatağa girdiğimizde 15 dakika içinde uyuyamıyorsak yataktan çıkmalıyız"Düzenli uyku ritminin çok önemli bir süreç olduğunun altını çizen Op.Dr. Akın, dikkat edilmesi gerek hususları şöyle açıkladı: "Yatağa girdiğimizde 15 dakika içinde uyuyamıyorsak yataktan çıkmamız gerekir ki kendimizi uykuya hazırlayıp o şekilde yatağa dönmemiz lazım. Uykudan önce kafein türü uyarıcı şeylerden kaçınmak lazım. Uykudan önce egzersizden kaçınmak lazım. Tam aksine gün içinde yapılacak 10-15 dakikalık basit bir egzersizle uykuya daha rahat ulaşmamızı sağlayabiliriz. Ağır yemeklerden uykudan önce kaçınmamız lazım. Uykuda kendimize has bir ritmimizi oluşturmamız lazım ki bunda da vücudun alışık olduğu gece belirli saatlerde uykuya dalıp sabah belirli saatlerde uyanmak şeklinde kendimizi hazırladığımızda çok daha dinç ve gün içerisinde daha rahat uyuyabiliriz."
"Trafik kazaları uyku apnesi olan hastalarda 3 kat daha fazla"
Uyku apnesi kısmıyla daha detaylı uğraştıklarını belirten Dr. Akın, uyku apnesinde hastanın gece solunum problemlerinin arttığını söyledi. Gece horlamalar ve horlamaların arasında nefes kesilmelerinin yaşandığını ifade ederek, "Bu da gece uykuda partneri rahatsız etmekle birlikte gün içerisinde de sabah kalktığımızda zor uyanma, gün içerisinde uykuluk hali, bilişsel fonksiyonlarımızın bozulması, kavramamız anlayabilme süremizin uzaması ve buna bağlı da gün içerisinde işlerimizde konsantrasyon bozuklukları yaşamamız, gibi bu tür problemler de oluşmaktadır. En yoğun yaşadığımız problemlerden bir tanesi uyku problemlerine bağlı gün içerisinde gördüğümüz trafik kazalarıdır. Trafik kazaları maalesef uyku apnesi olan hastalarımızda diğer vatandaşlarımıza göre 3 kat daha fazladır" bilgisini verdi. Uyku apnesini tedavi etmek için uyku laboratuvarları bölümlerinin olduğunu anlatan Op. Dr. Akın, "Bunlarla ilgili hastalarımızı uyku laboratuvarlarında bir gece gözlemleyip uyku süresi minimum 6 saat olmakla birlikte uyku yapısını değerlendirip buna göre hastamızı Kulak Burun Boğaz hekimleri olarak ya cerrahi yollarla ya da çeşitli yöntemlerle tedavilerini yönlendirmekteyiz" diye konuştu.