Benim oğlum 5 yaşından gün aldı. Bazen kelimeleri 3 defa söylemek durumunda kalıyorum. Sürekli geniz akıntısı bulunmakta, burun tıkanıklığı olmakta ve sürekli öksürüğe yakalanmaktadır.
Dr. Hastane.Com.Tr Doktoru Hastane.com.tr
Kekemelik davranışı gösteren çocukların tedavisinde olumlu sonuç alınabilmesi için çalışmacı ve anne- babanın işbirliğine ihtiyaç vardır. Başlangıç olarak çocuğunuzla evdeki iletişiminizde aşağıdaki konulara uymanız yararlı olacaktır.
1. Kekemelik Konusunda Kendi Olumsuz Duygularınızı Giderin;
Sizin geriliminiz ona da yansıyacaktır, çocuğunuzu normal olarak kabul edin unutmayın ki hecelerinin % 10 unda kekeliyorsa % 90 ise kekelemeden söylemektedir. 'ileride ne olur' diye endişelenmek yerine ona şimdi nasıl yardım edeceğinizi düşünün.
2. Çocuğunuz Üzerinizdeki Konuşma Baskısını Azaltın;
a) Çocuğunuz konuşurken dikkatle dinleyin. Gözleriniz onda olsun, yüzünüzde endişeli veya gerilimli bir ifade olmamasına özen gösterin.
b) Çocuğunuz konuşurken sabırla bitirinceye kadar bekleyin, sözünü kesmeyin, bitirdikten sonra acele ile cevap vermeyin, diyalogunuz telaşlı bir hava içinde geçmesin.
c) Sürekli soru sormaktan vazgeçin, sorularınız evet - hayırla veya kısa sözcüklerle yanıtlanabilir olsun. Kendi arzusuyla konuşmaya başlarsa ona gerektiği kadar zaman tanıyın.
d) Onunla konuşurken kullandığınız ses tonuna da dikkat edin, bazen kelimelerle ifade edemediğimizi ses tonumuz ele verir.
3. Çocuğunuzun Üzerindeki Genel Stresi Azaltın;
a) Gündelik hayatınız çok konuşmalı mı geçiyor, dinlenmeye ve gevşemeye zaman kalıyor mu? Çocuğunuz ne yalnız amaçsız ve ilgisiz kalmalı nede aşırı bir telaş ve koşuşma içinde yaşamalı.
b) Davranış ve tutumunuz çocuğunuzu suçluluk, utanç ve yetersizlik duyguları içine itmemeli, çocuk kendisi ret edilmiş, itilmiş, hor görülmüş hissetmemeli bu gibi duyguların yarattığı endişeler kekemelik olarak ortaya çıkabilir.
4. Çocuğunuza Zaman Ayırın;
a) Çocuğunuzla elinizden geldiğince birlikte olmaya çalışın; nasıl konuşursa konuşsun sizin için çok değerli olduğunu konuşmasının önemli olmadığını hissettirin. Çocuğunuza bol bol okuyun, seçtiğiniz kitapların içerik olduğu kadar grameri dilinin ağırlığı açısından da yaşının uygun olmasına dikkat edin.
b) Aynı kitap (değişik zamanlarda) tekrar tekrar okunduktan sonra çocuğunuzun cümleleri tamamlamasına, bazen de hikayeyi kendi sözleri ile size anlatmasına izin verin . kitap hakkında soru sormaktan kaçının.
c) Kitap okumak yerine masal veya hatıra da anlatılabilir. Çocuklar küçüklük hikayelerini dinlemeyi severler.
d) Çocuğunuzun dil ve konuşmayla ilgili deneyimleri zevk verici olsun. Konuşmayı kızmak, azarlanmak, cezalanmakla değil mutluluk veren olaylarla özdeşleştirsin.
e) Duygu ve heyecanlarını sözle ifade etmesine olanak tanıyın. Söylediklerini önemseyin. İfadede güçlük çekiyorsa ona yardımcı olun.
5. Çocuğunuzun Konuşmasına Siz İyi Bir Model Olun;
a) Gerek konuşurken gerekse de okurken konuşma hızınızı yavaşlatın. Bu konuda kendinizi yavaş yavaş eğitmeniz gerekebilir. Cümleler ve kelimeler arasındaki zamanı uzatmakla ise başlayın. Sonra kelimeleri de daha yavaş yavaş söylemeye gayret edin.
b) Konuşmanızı yavaşlatmanın yanı sıra zahmetsiz ve yumuşak bir tarzda konuşmaya çalışın Çocuğunuzun da öğrenmesi gerekecek olan budur.
6. Çocuğunuzun Kekelemesine Uygun Tepkileri Verin;
a) Uygun tepki çoğu zaman hiç tepki vermemek, kekelemiyormuş gibi sabırla onu dinlemek, konuşmasını olay yapmamaktır.
b) Ancak bazen kelimeleri söylememek, takılmak ona çok sıkıntı verebilir, böyle zamanlarda sizden tepki gelmemesi daha da kötü olabilir. Bir şey söylemek ihtiyacı duyabilirsiniz. Bu durumlarda ses tonunuzda acımak olumsuz bir yorum kaygı ya da şaşkınlık ifadesi bulunmaksızın hafifçe gülümseyerek " bu kelime uğraştırdı seni" " bazen zor oluyor değil mi ?" gibi sözler söylemeniz gerekebilir. Bu gibi sözler onun gayretini tanıdığınızı ve kekelediği için onu suçlamadığınızı ifade edecektir.
c) Konuşmasını düzeltmekten" daha yavaş konuşursan kekelemezsin, yüzünü öyle yapma " gibi iyi niyetli ifadelerden kaçının, bunların çocuğunu kekelemesinin sorumlusu yapmak gibi suçlayıcı etkileri vardır. Kekelemesi hakkındaki duygularını onunla konuşmaktan çekinmeyin, kekelemesinin üzerinde durulmamalıdır.
Ancak çocuğunuz konuyu açtığı taktirde onun duygularını tanıyın ve paylaşın. Kekelemesi hakkında konuşmak tabu değildir, yalnız kekeleme kelimesi yerine konuşma zorluğu ifadesini kullanırsanız onu damgalamaktan kurtulursunuz. Herkesin birtakım zorlukları olabileceğini ifade edin Bu tavsiyeler, genel bilgilerdir. Fakat unutmayınız ki, özel rahatsızlığınız için en iyi tavsiye, şikâyetlerinizi dinleyen ve sizi muayene eden doktorunuzun tavsiyesidir.