Zinde Yaşamın Sırrı; Az Yemek!

Acıktığınız için değil, zevk aldığınız için yemek yerseniz kaçınılmaz biçimde kilo alır ve sağlığınızı tehlikeye atarsınız. Eğer yemek yeme bağımlılığınız varsa, önerilerimize kulak vererek bundan bir an önce kurtulmaya bakın.

Bazı insanlar yemek yemek bazıları da doymak için yaşar.

Birinci gruptakiler için yemek yemek vücudun temel ihtiyacı olmasından öte bir süre sonra vazgeçilmez zevkler arasında yer almaya başlar. Her kültürün temelinde yatan ziyafetler, toplu yemek yeme zevki ve misafirperverlik dikkat çekici farklara dayansa da aynı temeldedir özünde. Her eğlencenin bir parçasında mutlaka yemek vardır.

Eğlencelerin, düğünlerin, arkadaş toplantılarının bol olduğu, uzun akşam yemekleri ve gece çıkmalarının arttığı yaz günlerinde kendinizi daha mutlu etmek için daha bol yemek mantığındaysanız fazla kilolar çoktan kapınızı çalmıştır.

Bunun önüne geçmek için yemeye başlamadan önce gerçekten aç olup olmadığınıza karar vermeli, duygusal yemelerinizin en çok hangi durumlarda tekrarlandığını tespit edip çözüm yolları bulmaya çalışmalısınız.

Yemek yemek bazılarında bağımlılık haline gelmiştir. Alkol veya sigara bağımlılığı gibi olmasa da bu bağımlılıkla mücadele etmek ciddi bir irade gücü gerektirir. İşte bu doğrultuda size birkaç öneri.

Besinlere karşı duyulan bağımlılık genelde fazla yemek tüketmekle sonlanır. Ancak Florida Üniversitesi'ndeki uzmanlara göre beynimizi daha az yemek tüketerek de kandırabiliriz. Küçük tabaklar ve kaseler kullanarak vücudun daha az porsiyon görmeye alışması, tabak bitirme psikolojisi ile tatmin edilmesi yardımcı olacaktır.

Zamanla, bu alışkanlığı tekrarladıkça beyin azla yetinmesini öğrenir. Bunu başardıktan sonra tabakta yemek bırakmaya çalışmak ikinci adım olacaktır.

Su rahatlatıcı özelliğiyle yeme ataklarının önüne geçebilir. Bunun için kendinize günlük su hedefi belirleyip bu hedefi gün içine yayarak tüketmeye gayret edin.

Herkesi diyetten uzaklaştıran farklı kalori tuzakları vardır. Eğer sizin düşmanınız şeker ve şekerli gıdalar ise öncelikle bulunduğunuz ortamdan şekeri uzaklaştırarak işe koyulabilirsiniz. Şekersiz şekerler, sakızlar, light tatlılarla zamanla yeme alışkanlıklarınızı değiştirmeli, yeme sıklığınızı düşürmeli, canınız her tatlı çektiğinde yemeyerek ilk adımları tamamlamalısınız.

Açlık yeme bağımlılıklarını tetikleyen tehlikeli bir durumdur. Bunun için asla kendinizi aç bırakmayın, yemek yemeyi istemekle gerçekten aç olmayı ayırt etmesini öğrenin. Fizyolojik olarak aç olduğunuzda yemek yiyin, göz açlıklarınızı umursamamaya çalışın.

Egzersizin vücudumuzun fiziksel görünümünde olduğu kadar kimyasında da geliştirici etkileri vardır. Spor yapan bireylerin daha mutlu oldukları ve daha az yedikleri belirlenmiştir. Bunun için kendi performansınıza uygun, keyifle sürdürebileceğiniz bir program oluşturun.

Yemekle kurduğunuz ilişkiler konusunda kendinizi yalnız ve gergin hissediyorsanız bunu mutlaka bir uzmanla paylaşın. Bu bağların kurulmasında altta yatan psikolojik etkenlerin rolü varsa, bunları beraber bulmaya ve yok etmeye çalışın.

Eğer tezgahta kocaman bir çikolatalı kek, dumanı üzerinde bir pizza veya abur cubur dolu bir kase bırakırsanız muhtemelen kendinizi kaybedersiniz. Bunun için evinizde, size tuzak kuracak yemekleri bulundurmayın.

İlgili Sağlık Konuları