Diyabet, Türkiye'de İki Kat Hızla Yayılıyor

Diyabet hastalığıTürkiye'de dünyadan iki kat, Avrupa'dan ise dört kat daha hızlı artıyor.

Türkiye Diyabet Vakfı'nca yapılan açıklamada, Dünya Sağlık Örgütünün, dünya tarihinde ilk kez bir sonraki kuşağın ömrünün önceki kuşaktan daha kısa olacağı öngörüsünde bulunduğu belirtildi.


Açıklamada, dünyada 382 milyon diyabetli olduğu ve 20 yıl sonra bu sayının yüzde 55 artarak yaklaşık 600 milyona ulaşacağı kaydedilerek, dünyada diyabet, obezite ve bununla doğru orantılı kalp damar hastalıkları ile kronik hastalıklarda büyük bir artışın söz konusu olduğu vurgulandı. 

Bu riski gören Birleşmiş Milletler'in, tarihinde dördüncü kez bir hastalıkla mücadele için toplandığı ifade edilen açıklamada, "Dördüncü toplantının diyabet için düzenlenmesi artış hızının ne kadar ürkütücü bir boyuta geldiğini ortaya koyuyor. Diyabet, tıpkı bulaşıcı bir hastalık gibi gün geçtikçe artış gösteriyor" denildi. 

Açıklamada, Türkiye'de diyabetin, dünyadan iki kat, Avrupa'dan ise dört kat daha hızlı arttığına dikkat çekildi. 


Diyabetin getirdiği ciddi riskler

Açıklamada görüşlerine yer verilen Türkiye Diyabet Vakfı'ndan Prof. Dr. M. Temel Yılmaz,  doğru tedaviyle diyabetin, yaşam süresini ve kalitesini olumsuz etkilemeyeceğini belirtti.

Ancak iyi tedavi edilmeyen ve yaşam tarzına dikkat etmeyen diyabet hastalarında ciddi riskler ortaya çıkabileceğini ifade eden Yılmaz, her iki diyabet hastasından birinin kardiyovasküler hastalık sebebiyle hayatını kaybettiğini, sinir sistemlerinde hasar görüldüğünü vurguladı.  

Diyabetlilerde normal hastalara göre 15 kat daha fazla uzuv kaybı yaşandığını anlatan Yılmaz, son 10 yılda diyabetin yüzde yüz civarında olan prevalans hızı göz önünde tutulduğunda yeterli etkin adımlar atıldığını söylemenin mümkün olmadığını kaydetti.

Yılmaz, çözüm önerilerini şöyle sıraladı:

"Diyabet hasta eğitimlerinin organ hasarlarını ve diyabet maliyetini yüzde 50 oranında azalttığını gösteren bilimsel veriler göz önünde tutularak diyabetli hasta eğitimleri yaygınlaştırılmalıdır. Diyabet eğitimi almış ve düzenli kan şekeri ölçümü yapan kişilerin diyabet kontrollerinin, ölçüm yapmayanlara göre anlamlı derecede daha başarılı olduğu çalışmalarla gösterilmiştir. Diyabetin doğru şekilde tedavi edilebilmesi için ölçüm cihazlarının güvenilir ve kaliteli olması son derece önemlidir. Ülkemizde pek çok Uzak Doğu kökenli ölçüm cihazı SGK tarafından geri ödenmektedir. Ancak bu cihazların sonuçlarının güvenilirliği ile ilgili hiçbir kanıt olmadığı gibi insanlarımızın sağlığını tehdit edici sonuçlara yol açtıkları görülmektedir. SGK tarafından ödeme listesine alınmış olan kan şekeri cihazlarının doğrulukları acilen test edilmeli, ölçüm cihazı firmaları için teknik servis zorunluluğu getirilmeli ve halkımızın güvenilir ölçüm cihazlarına fark ödemeden ulaşabilmesi için geri ödeme fiyatı iyileştirilmelidir."

Sağlık Bakanlığı'nın okul kantinleriyle ilgili aldığı önlemleri iyi bir başlangıç olmasına rağmen yeterli bulmadığını ifade eden Yılmaz, diyet ve diyabetik ürünlerin fiyatlarının ucuzlatılması, üretici ve tüketici için teşvik edici cazip önlemlerin alınması gerektiğini kaydetti. 

Yılmaz, sigarayı önleme kampanyası gibi şeker, beyaz un ve tuz tüketiminin azaltılması, kan şekeri ölçümünün özendirilmesi için sivil toplum kuruluşları ve meslek örgütleri ile etkin kampanyalar düzenlenmesi gerektiğini belirterek, besin ve gıdalarda kalori, karbonhidrat ve yağ oranlarını belirten etiketlerin görünür ve okunur şekilde olması gerektiğini vurguladı.

Egzersiz ve sporun gençlerden başlayarak teşvik edilmesi, özellikle diyabet ve obezite açısından yüksek risk altında olan ev kadınlarının yürüyüşe teşvik edilmesi gerektiğine işaret eden Yılmaz, diyabet ve obeziteyle mücadelede uzman hekim ile diyabet merkezlerinin sayısının artırılması gerektiğini ifade etti. 

İlgili Sağlık Konuları